Okulun son günü bütün öğrenciler arkadaşlarına yazın neler yapacağı ve nerelere gideceği hakkında birbirlerine yaz planlarını anlatıyorlardı.
Telaşlı telaşlı öğrencileri geçmeye çalışan öğretmene çarpan Luna:
Özür dilerim öğr-
Ama öğretmenin o kadar acelesi olacak ki Luna'nın yüzüne bile bakmadan koşmaya devam etti .
"Nereye gidiyor acaba? bu ne telaş."
Kız arkadaşına dönüp:
"Bu yaz Marie ile takılmayı planlıyoruz sende bize katılmak ister misin Tina?"Marie arkadan bu teklifi duymuş olacak ki :
"Heyy bensiz ne planları kuruyorsunuz." diye aralarına atıldı.
"Sana zaten teklif etmiştim Mari.Tina'ya soruyordum yazın bizimle vakit geçirmek ister mi diye.
İkiside o sırada Tina'ya dönmüşlerdi bir cevap bekliyorlardı.
"Şaka mı yapıyorsunuz tabii ki sizinle olacağım bu yaz."ÇOK EĞLENECEGİZ" diye koridorlardan çıkıp bahçeye indiler.Evlerine doğru yürümeye başladılar.Tina,Marie'nin biraz çatlak olduğunu düşünüyordu.Diger öğrencilerden değişik bir havası vardı.Aslına bakarsak çocukluktan beri tanışmasalardı onunla arkadaş olacağını düşünmüyordu.
Luna ise Marie'nin maskeli hali gibiydi.Dışarıdan bakan biri Luna'nın melek gibi bir insan olduğunu,nazik ve sakin birisi olarak görürdü ama yanılıyorlardı,damarına basılırsa neler yapabileceğini bir Marie bir Tina biliyordu.O yüzden üzerine gitmemeye çalışıyorlardı.
Sohbet bir süre sonra kesildi.Yol ayrımlarına gelmişti.
"Ben buradan gidiyorum." dedi Tina ve arkadaşlarına el sallayıp evinin yolunu tuttu.Arkadaşlarına son bir defa baktı ama çoktan gözden kaybolmuşlardı....