hurts like hell | hyunlix

six

Felix anahtarla evin kapısını açıp eve girdiğinde oturma odasından gelen televizyon sesini duydu. Bakışlarını oturma odasına çevirdiğinde Jeongin'in tek başına televizyon izlediğini gördü. Montunu asarken "Ben geldim!" diye seslenmesiyle Jeongin ona dönüp şaşkınca baktı ve "Felix? Niye geldin?" diye sordu.

Felix, Jeongin'in tepkisine gözlerini devirip oturma odasına ilerlerken "Evet evet hoş buldum suratsız." dedi. Jeongin izlediği filmi durdurup kendini koltukta yanındaki boş yere bırakan Felix'e döndü ve "Yavaş amcık ve hoş geldin diyemiyorum çünkü bugün yalnız olacağımı sanıyordum?" dedi.

Felix kafasını Seungmin'in odasına doğru uzattığında odanın ışıklarının kapalı olduğunu gördü ve tekrar Jeongin'e döndü "Seungmin nerede?" diye sordu ve yanındaki tabaktan patlamış mısır alıp ağzına attı. O sırada Jeongin ona "Changbin hyunga kalmaya gitti, sen niye buradasın?" diye cevap verdi.

Felix gözlerini devirdi ve ağzındaki mısırı yerken "Sokakta mı kalıyım am balığı 'niye eve geldin' diye sorup duruyorsun." diye sinirle konuşurken Jeongin yüzünü buruşturup "Ağzındakini yutup öyle konuşsana amına koyim ya, mısırların midene inişine kadar gördüm." diyip kafasını aynı iğrenmiş ifadeyle geriye doğru çekti. Felix ona dik dik bakıp ağzına daha çok patlamış mısır tıkıştırırken Jeongin onu dikkatle izleyip "Ve evet soruyorum çünkü en son Hyunjin'e gitmiştin." dedi.

Felix'i yanaklarına doldurduğu mısırı çiğnerken kucağına aldığı tabaktaki mısırlarla oynamaya başladı, Jeongin ona tek kaşını kaldırıp baktı ve "Neyin var senin yine?" diye sordu. Felix ağzındaki çiğnediği mısırları yuttu ve Jeongin'e dönerek "Hyunjin çok tuhaf davranıyor." dedi.

Jeongin kaşlarını çattı ve "O hep tuhaf davranıyor zaten?" diye karşılık verdi. Felix kafasını sağa sola salladı ve "Bu seferki öyle değil işte, bana ilgi gösteriyor gibi. Bazen benden hoşlanıyormuş gibi davrandığını düşünüyorum." dediğinde Jeongin sorgulayan bakışlarla ona baktı ve "Hâlâ mı?" diye sordu. Felix başıyla onayladı "Son birkaç gündür bana karşı sürekli böyle, bugün beraber pizza yapmıştık ya geçen seferki gibi gitme falan dedi. Pizzayı yedik gideceğimi söyledim gece onda kalıyım diye yalvardı resmen." dediğinde Jeongin gözlerini büyüttü ve "Hayatta inanmam!" diye bağırdı.

Hyunjin'in bir anda böyle davranması herkes için yeni bir şeydi. Çünkü ilk defa oturup karşılıklı bir şeyler yemişlerdi, sadece yemek yemekle kalmamış Felix'in gece ondan kalması için yalvarmıştı resmen.

Jeongin, Felix'in kucağında duran mısırlardan birkaç tane alırken "Sen de ona ayak uydur madem, denemekten bir şey kaybetmezsin." diyip mısırları ağzına attı. Felix ağzındaki mısırı yuttu "Ya yanlış anlıyorsam? O zaman üzülen yine ben olurum ayrıca Hyunjin ondan hoşlandığımı anlayabilir." diyip dudak büktü.

Jeongin burnundan sıkıntıyla nefes verip ağzındaki mısırı çiğnedi ve "O zaman bırak artık hayatından çıksın. Sana umut verici şekilde davranıp sonra erkenden kalkıp seni bırakıp giden bir insanla nereye kadar devam edebilirsin? Üstelik ondan hoşlanıyorsun, aranızdaki şey bu belirsizlikle sonsuza kadar devam edemez bir yerde illaki patlak verir." dedi.

Felix biraz düşündükten sonra ona hak verdi. Aralarındaki ilişkide bu belirsizlik ya da duygusal bir bağ olmadıkça sonsuza kadar süremezdi. Bu ilişkiyi gidebildiği kadar yürütmek istiyordu ama Hyunjin'in hayatından öylece çıkıp gitme düşüncesi son zamanlarda onu mahvediyordu. Ya hep ya hiç demesi gereken noktaya gelmişti, ya Hyunjin onunla olacak ya da yanındaki var ama yok hali tamamen yok olacaktı.

Düşüncelerinden sıyrıldı ve derin bir nefes aldı "Haklısın galiba, ben bi duşa girip geliyorum." diyip koltuktan kalktı. Jeongin onu kafasıyla onaylayıp banyoya gidişini izledi. Her ne kadar umursamaz gibi gözükse de Felix için en çok o üzülüyor ama Felix kendini daha kötü hissetmesin diye asla belli etmiyordu. Üzüldüğünü belli ederek onu daha çok üzmeyi bencillik olarak görüyordu, üzüntüsü Felix'inki kadar büyük değildi o halde bunu belli ederek onu daha da üzmeye hakkı yoktu. Hep kendi kendine böyle düşünürdü.

Felix duş almaya gitmesinin üzerinden yirmi dakika geçmişken, duştan çıkıp saçlarını kurulayarak oturma odasına girdi. Jeongin ona kısa bir bakış attıktan sonra odağını izlediği filme verdi. Felix koltukta yanına oturduğunda ikisinin de telefonundan gelen bildirim sesi ile dikkatlerini telefonlarına verdiler, Jisung gruba mesaj atmıştı.

Cehennemin Dört Yolcusu

Jisung: Napıyorsunuz amcklar

Jeongin: felix'in suratına bakıyorum malsf

Felix: Amını skeyşm Jeongin, mesajını görebiliyorum

Jeongin: e ben bunun zaten farkındayım amk

Jisung: Ben de iyiyim, sorduğunuz için sağolun amına

Felix: Jisung 🥺🥺 Nasılsın 💓💓 Bebek 🍼🍼✨ Sincabım 🐿🐿💖

Jisung: İyiyim bebeğim tşkler 🥺🥺💓💓

Jeongin: of bu emojiler ne ya kusucam

Felix: Napim

Jeongin: ebenin amını yap

Felix: Of kes minecraft köylüsü, kalk çamaşırları ser

Jeongin: yok ya ben niye seriyormuşum? çamaşır serme sırası seungmin'de

Felix: Seungmin evde mi amk? Kalk ser işte o senin yerine serer daha sonra

Jisung: Lan am balıkları siz aynı evde yaşamıyor musunuz yüz yüze konuşsanıza niye buraya yazıyorsunuz

Jeongin: ne kadar az yüz yüze iletişim o kadar iyi benim için ☺️✋🏻

Felix: Orospu.

Seungmin: Seungmin in the building

Felix: Hey Seungmin ✨✨ Please touch me 🥰💖💖 I feel so soft and fluffy 🐥🐥🌸

Seungmin: Felix 🥺🥺 Nasilsin bebegim 🧡🧡🧡

Jeongin: biz orospu çocuğu muyuz?

Seungmin: Aa Jeongin de buradaymis 🥱

Jeongin: evet maalesef... beş dakikalığına emojileriniz yüzünden kusmaya gitmiştim

Felix: Yoo yerinden hiç kalmadın

Jeongin: *bu bir ironiydi* 🤡

Jisung: İki dakika tuvalete gittim telefon bildirimler yüzünden ısınmış, en az benim kadar ateşli olmuş

Jeongin: ona gerçeği kim söylemek ister?

Felix: Jisung 🥺🥺 Sen ateşli değilsin 😖 sen bebeksin 🍼🐿

Jisung: Hepinizin amına koyim ya yatın uyuyun, iyi geceler ✋🏻

Jeongin: amım yok, iyi geceler ✋🏻

Felix: Hayır var, araştırmanı öneririm ✋🏻 iyi geceler 🧡🧡

Seungmin: İyi geceler 💖💖