"Bak tatlım, dışarıda senin gibi dört yaşında iki çocuk var. Neden onlarla tanışmıyorsun?"
"İstemiyorum. "
" Neden ki? "
" Eski mahallemdeki aykadaşlayımı istiyoyum. "
Annesi yavaşça öne eğildi;
" Tatlım....Ben de arkadaşlarımı özlüyorum. Ama buraya gelmek zorundaydık. "
" Değildik! "
" Ama burda yeni arkadaşlarla daha güzel bir hayata başlayabilirsin. Haksız mıyım? "
Küçük kız,pencereden dışarı baktı. İki erkek çocuğu kendi çaplarında kumdan kale yapmışlardı. Çok yoruldukları belliydi,bayağı terlemişlerdi. Kız, derin bir nefes
aldı.
" Hadi bir tanem... Git ve tanış onlarla."
Kız aslında utandığından değil, eski dostlarını bırakmamak için tanışmak istemiyordu. Ama burada arkadaşı olmassa çok sıkıcı olacağı belliydi.
Üstünü giyinip aşağıya indi. Hava güneşli ve sıcaktı. Çocuklardan birisi onu fark etti.
"Hey! Neden gelip bize yaydım etmiyosun? Bir kişşi daha lazım"
Kız.,yavaşça yanlarına geldi. Ona seslenen çocuğun masmavi güzel gözleri,kumral dağınık saçları vardı. Ötekisinin kahverengi gözleri çakmak çakmaktı. Onun siyah saçları çok kısaydı. O sırada, genç bir kadın geldi;
"Merhaba küçük hanım! Adın ne senin?"
"Benim adım Ayzu. "
" Demek adın Ayzu... Pek duymamıştım"kızın yanağını gülümseyerek sıktı.
"Hayıy, adım Ayzu. "
"Heeee... Sen r harfini y söylüyorsun. Adın Arzu mu?"
!
"Evet. "
Oradan hemen siyah saçlı atıldı.;
"Benim adım Özgür. İstediğimi yaparım!"
Öteki de atıldı;
"Bende Volkan. Hani şu ateşler saçan... Piu piu piuuuuuu... "
" Tamam, hadi kaleyi tamamlayalım! "
O anda ondan mutlusu yoktu.Yeşil gözleri neşe saçıyordu.
******
Arzu'nun apartmanının üçüncü katından onlarım neşesini izleyen, sevimli bi oğlan vardı. Dalgalı sarı saçları, imrenerek çocukları izleyen kshverengi gözleri...
" Gökdeniz, sen de insene canım"
,,
"Hayır. "Her ne kadar istese de, utanıyordu işte...
" Tamam, ayakkabılarını giy ve benimle gel. "
" İstemi... "
" İstiyorsun. Ben anlamaz mıyım? Gel hadi. Hem o kızın velisine merhaba deriz Özgür'ün annesiye... Gel tatlım"
Gükdeniz, utana sıkıla aşağıya indi. Arzu denen kızın annesi, Özgür'ün annesiyle konuşuyordu. Çocuklar da kendi aralarındaydı.
"Özgür, Volkan. Bakın arkadaş geldi. Merhaba küçük hanım. Adınız nedir? "
" Adım Ayzu. Ama y yerinde başka bi harf varmış. "
" Yani adın Arzu. Bak, bu da Gökdeniz. "
" Gelsene Gökdeniz. Kale yapıyouz."
Gökdeniz ' in annesinin adı Melek, Özgür' ün annesinin adı Özge, Arzu'nun annesinin adı ise İrem idi.
Herkes kaynaştı. Anneler Azruların evine gittiler. Gökdeniz hala suskundu.
Özgür; Neden utandın? Bak kale bitti. Başka şeyler yapalım.
Volkan; Ne yapalım? Söylesene Gökdeniz.
Hepsi ne yapacaklarını düşünüyordu. O anda sokağın başında bir kız, hahkahalarla Alman Kurdu cinsi bir köpekle oynuyordu.
Gökdeniz;Mira geliyor!
Arzu üzülmüştü;
"Burada herkes birbirini tanıyor mu?"
Özgür; Hayır. Ben Volkan'ı tanıyordum, seni GökdeniZ'i ve o kızı değil.
Gökdeniz;"Ben de sadece onu...
Kız yanlarına geldi.Uzun kızıl saçları salıktı. Mavimsi yeşil gözlerinde heyecan okunuyordu.!
"Şey.. Ben Mira. Bu da Karamel, bir Alman Kurdu. Merhaba Gök! "
Göksu cevap vermedi. Çok utangaçtı.
Arzu;Aaaaaa!!! K-köpekkkkk! KOYKAYIM BEN KÖPEKLERDEN!
Mira; Korkma. Ben saldır demeden asla zarar vermez. O benim en yakın dostum. Halden anlar.
Karamel kıpır kıpıdı. Herkezi kokladı, yaladı. Arzu, elini yavaşça köpeğin yumuşak başına koydu, okşadı. Köpek elini yaladı. Arzu neşelendi.Karamel dişi bir köpekti.
Beş dakika sonra, hepsi kaynaşmıştı. Ama en iyi dostlar olacaklarından haberleri yoktu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALTI KAFADAR
AdventureBu, altı yakın dostun hikayesi. Dostluğun önemi, sevginin değeri var burada... Birbirlerini sonsuza kadar korumanın. En değerli hazine, iyi bir dosttur gerçekten de. İster dört ayaklı ister iki, kıymetini bil sende! ****** Tüm hakları saklıdır...