Onu bayıltıp kanından bir damla alamazdım.
Plan iptal edilmiştir dedim kendime
Hiç olmazsa şimdilik.
ve Luhan'ın yanına dönerek, fantastik düşüncelerine katıldım.
Neden olmasın lu-ge keşfetmeye devam.***
- LUHAN -
Minseok'un benimle paylaştığı şeye kandimi fazla kaptırmış olacağım ki, gün boyunca kütüphaneden çıkmadım. Aradığı şeyi sadece anahatlarıyla bilsem de bana ayrıntılarını anlatmamıştı. Bu beni daha da fazla ajan gibi hissettirmişti. Yalnızca okulun bir zamanlar büyük bir tapınak olduğunu günümüzde restore edilerek eğitim merkezi olarak hizmete açıldığını söylemişti. İçimden bir ses işin için de daha fantastik şeyler döndüğünü söylüyordu fakat Minseok'tan ne zaman daha fazla bilgi almaya çalışsam o cool ifadesinin yerini bariz bir endişe ve korku alıyordu. Ben de fazla zorlamamaya çalışıyordum. Ama gerçekten merak ediyordum. Beni yardımcı seçmesinin nedeni yalnızca kendine yakın hissetmesi olamazdı kesinlikle, ne düşündüğünü bilmek imkansızdı. Kütüphaneye son bir kez göz gezdirip, gözüme batan gerçeklikten uzak bir şey göremeyince sonunda pes edip kapıyı arkamdan çekip uzun koridora doğru hızlandırdım adımlarımı, saatin kaç olduğunu bile bilmiyordum. Yavaşça gözlerimi saatime doğru kaydırdığımda 22:45 olduğunu gördüm. Acele etmezsem yine yurda giremeyecektim.
Sonunda odaya vardığımda Lay şekilsizce yatakta uzanmış çizgi romanlarından birini okuyordu. Beni görünce doğruldu ve hiç bir zaman düz olmayan yarı uykulu ses tonuyla
''Seni beklerken sıkıntıdan öldüm'' dedi
Böyle söylüyorsa kesin yine anlatacağı bir düzine hikayesi vardır diye geçirdim içimden... Bazı geceler gerçekten kalacak başka bir yerim olmasını diliyordum.
Ne oldu lay dedim? Pekte sıkılmışa benzemiyorsun. Bunu söylerken sinsi sinsi gülüyordum.
Otur yanıma diyerek yanındaki buruşmuş battaniyeye vurdu birkaç kere, ona doğru birkaç adım atıp yanına oturdum.
Ardından hiç oyalanmadan ne var ne yoksa ortaya döktü ... Artık kısık olmayan ağlamaklı sesiyle
''Dayanamıyorum artık'' dedi.
Merak etmeye başlamıştım. Neye, kime dayanamıyorsun ?dedim
''Sehun'a en yakın arkadaşımmış gibi davranmaya dayanamıyorum'' dedi. ve ardından benim soruma gerek kalmayacak bir hızla '' çünkü onu seviyorum'' diye devam etti.
Şok olmuştum. Gerçekten bir bu eksikti. Biraz çatlak oda arkadaşım en yakın arkadaşına mı aşık olmuştu yani? Ama ortada onun en yakın arkadaş statüsüne sahip olmasından daha büyük bir sorun vardı. Sehun sıradan biri değildi o Kim Jongin'in takık olduğu kişiydi. Kim Jongin okulun br numaralı zorbasının..
Lay benden bir cevap almamayı umursamamış olacakki yine aynı çaresiz ses tonuyla devam etti sızlanmasına
''En kötü şey de ne biliyor musun?'' ona herkesin bayılmasına aldırmıyorum. Ama Kim Jongin! onunla baş edemem işte'' diyip küçük bir çocuk gibi ağlamaya devam etti.
Ben ise onu dinlemeye devam ediyordum. Diyebileceğim bir şey yoktu. İnsanların sehun gibi birini neden sevdiğini anlamıyordum. O bana göre sadece gürültücünün tekiydi. Tabiiki Lay'e böyle söyleyemezdim.
Sonunda sessizliğimi bozarak bir şeyler söyleme gereği hissettim. Bence Jongin'e karşı bir şansın yok dedim. Sehun zaten güç meraklısı, popülarite düşkünü biri.. Jongin'i kızdırarak ona olan ilgisini bu şekilde belli ediyor olabilir.
Bunları söylediğim an Lay o masum surat ifadesinden kurtularak bana sanki hayatında gördüğü en iğrenç şeymiş gibi baktı.
''Nasıl konuştuğunun farkında mısın sen? onu seviyorum diyorum. Söylediğin şeylere bak bana cesaret vermen gerek.'' diye bağırmaya başladı. Gerçekten korkmuştum. Ben Luhan. Karanlıkta kılım kıpırdamadan ıssız bir ormana dalıp yıkık dökük evlere giren Luhan... Lay'in hışmından korkup battaniyeyi kafama kadar çektim.
''Kendini saklamaya çalışma'' diye bağırdı Lay... Battaniyeyi aralayıp suratına baktığımda artık o kadar da kızgın olmadığını dudağının kenarının gülmeye yakın bir ifadeyle kıvrıldığını gördüm. Ben yüzümü açar açmaz Lay acımadan yüzüme doğru bir yastık gönderdi. Yastık yüzüme ulaşmadan havada yakaladım. Ve sözlerimle yine onun kalbine hedef aldım.
''Genç ve sağlıklı bir erkek gibi hislerini başkalarına çevirmelisin''
Bu sefer gerçekten sağlam bir dayağı haketmiştim. Genç? sağlıklı? İçimde bulunduğum durum söylediklerimin tam tersiydi. Lay üzerime doğru gelirken gözlerimi kapadım ve tekrar battaniyeyle yüzümü örttüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ENDLESS LOVE
FantastikTANITIM: Luhan maceraperest, fantastik kitaplara düşkün ve gerçekliğe pek inanmayan bir çocuk. ... Yağmurlu bir günde tüm hayatı yıkık dökük bir evde değişir. Orada karşılaştığı yabancı... ''Kimsin sen? Kim böyle bir evde saklanır ki? Hem bu üzerind...