Herkes Roséanne'in gizliden verdiği mesajları almış ancak kimse de çıkıp "Ve aklının köşesinde dursun sevgilim..." tümcesini fark etmedi.
Her neyse, eğleniyorum sadece. Bölüme geçmeden önce size kocaman sarılıp, teşekkür etmek istiyorum. Yaptığınız eşsiz yorumlar beni öylesine mutlu etti ki bunun benim için ne kadar değerli olduğunu size anlatamam.
Tüm güzel yorumlar için ellerinizden ve kalbinizden öpüyorum.
—
his name brightens my soul.
(onun ismi ruhumu aydınlatıyor.)Aslında kontrol edilmediği sürece her duygumuz biraz tehlikelidir. Korkularımız ecelimizi ayağımıza bir nefeste getirebilir, aşkımız ve onun sahibi ensemize tünemiş, ruhumuzu canımızdan ayıracağı günü bekleyen Azrail'in ta kendisi olabilirdi. Bu yüzden söz geçirmelidir insan kendine, aksi söz konusu olduğunda kim bilir, belki de kendi ruhumuzun Sur'una üflemiş oluruz.
Hissettirdikleri öyle içtendi ki, çıkıp yalan söyledim dese, bu bile yüreğime her şeyiyle otururdu. Bir anda orada öylesine bir yere sahip olmuştu ki ben bile kendime şaşırıyordum. Kulağıma fısıldayıp, altına imzasını attığı her söz tüm zerrelerimce beni baştan yaratıyordu.
Tanrım, beni bağışla... Sen bağlılıkları sevmezsin, birbirine bağlanan ya da bağlanmaya yüz tutmuş her ruhu birbirinden alıkoyarsın, bilirim. Ancak benim tümcelerim, sadece bu dünya için geçerli değil; eğer sözleri yalan değilse yüreğim, mahşerde de onun yanında.
Ve sen beni yeminlerimi yalancı çıkaran, ruhumdaki tahtın sahibi; Senden tek dileğim bundan sonra, lütfen kılıçtan keskin sözlerinle günden güne kuşattığın kalbimi ortadan ikiye, ikiden dörde, dörtten sekize, ayırma.
"Neden yaptın?" Sen benim sorduğum sorulara bakma, yüreğimin de sesini akıl sağlığım için duyma. Bunların hepsi çocuksu heyecanımdan, işitsen bile olan biteni sır gibi mezara kadar sakla. Sözlerin kuyu gibi çekiyor içine beni, aklım hayalim şaşıyor sanki.
Göğüs kafesimden yükselen sesi, hiç de güvenli olmayan yakınlığımızdan dolayı kulağına ulaşmış olmalıydı ki dudağında sahici bir tebessüm yeşerdi. Yeşer, yeşer ve filizlen ait olduğun topraklarda. Ardından yüce bir çınara benze, gölgende yaşat susuz kalmış bedenimi.
Benim bu cesaretim neredendi, doğruluğuna ant içerim ki bilmiyordum. Kırılsam yine enkazımda çürüyüp gidecektim, inanmaktan bahsediyordum. Yalnız kalsam yine kendi başıma iblislerimle kalacaktım, gülüşündeki topraklarda yaşamayı hayal ediyordum. Dönüşü olmayan bir yola viraj alıyordum, kendi sınırlarımı çizemeyecek olursam eğer, ne başka yola direksiyon sallayabilirdim, ne de freni bulup kendimi yanlışı gördüğüm an durdurabilirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
tears killed her | vrosé
FanfictionOkyanuslar seni sayıklar. Çünkü okyanuslar kaybeden ve kaybettiğini sananların gözyaşlarını da içine saklar. Öyle bir karmaşa götürüyor ki orayı, zihin kadar karanlık dibinde ölüm var. Ve ben tüm o yaygara arasında; sen ölmek istediğinde kırık düşün...