I said shut up -ls-

who is she

medya Ziam :)

2000+ kelime var ♡ az biliyorum üzgünüm

bundan sonra geciktirmemeye çalışacağım özür dilerim

Harry düşünüyordu tamı tamına bir haftadır düşünüyordu. neden söylemişti ki sanki? bunca yıldır içinde yaşamıştı, hislerini içinde yaşamaya devam etseydi bunların hiçbiri olmazdı. harry saçlarını karıştırdı ve ağlamaktan incelmiş sesi ile konuştu "b-ben böyle olacağını bilseydim." gemma ona teselli etmek için sarılıp sırtını okşadı ve konuştu. "Harold, böyle olacağını bilemezdin."

"bilirdim Gemma. o benim en yakın arkadaşımdı ne tepki vereceğini bilirdim, bilmeliydim." deyip kalktı ve tuvalete gitti. bitik gözüküyordu gözleri kıpkırmızı olmuş ve yeşili solmuştu, omuzları çökmüş, ten rengi solmuş, dudakları ısırmaktan kanamıştı. kendini o halde görünce dudağı kıvrılmıştı gerçekten kötü gözüküyordu. bu düşüncelerden ayrılmak için kafasını iki yana salladı ve kendini küvete attı.

yarım saatir duştan çıkmamıştı ve telefonu çalıyordu, "Lanet olsun." deyip küvetten çıkıp üstüne havlu aldı, daha sonra hızlı adımlar ile odasına girdi, arayan Zayn'di. harry telefonu hemen açıp kulağına getirdi.

"dostum, bu gün çocuklar ile kafede buluşacağız s-" Harry, Zayn'in sözünü kesip konuştu "size iyi eğlenceler o zaman." aslında dışarı çıkması iyi olabilirdi, ama orada louis olursa onun yüzüne bakamazdı bile.

"sende gel lütfen." tıpkı hir çocuk gibi ısrar etmeye devam ediyordu Zayn. Harry pes edip onun göremeyeceğini bildiği halde kafasını olumlu halde salladı.

"louis gelmeyecek değil mi?" Zayn sustu "Zayn, Louis gelirse gelmem. son zamanlar neler yaşadığımızı biliyorsun." dedi emin bir şekilde, ama gideceğini ikiside biliyordu. "Ama- ama Liam'da gelecek, sende gel lütfen, harry." Harry bıkkın bir nefes vererek tekrar konuştu. " ne zaman, nerede?" "bu gün bir-iki saat sonra herzaman buluştuğumuz kafede." harry onaylar şekilde mırıldanıp telefonu kapatıp yatağa fırlattı.

koridorlarda Gemma'yı arıyordu, bu suratla oraya gidemezdi ya. sonunda Gemma'yı bulduğunda herşeyi anlattı ve Gemma onu onaylayıp odasına götürdü.

bir sürü malzemesi vardı, "tamam, ilk olarak yüzünü temizleyeceğiz." Harry yüzünü su ile yıkayacakken Gemma onu durdurdu. Harry sorar bakışlar ile bakarken, Gemma eline bir şey alıp Harry'e uzattı "bununla yıka Harry." dedi.

uzun süre bakım yaptıktan sonra, Harry hazırdı. mükemmel gözüküyordu, tıpkı bir melek gibi mükemmeldi.

üstüne birşeyler geçirdikten sonra aynanın önüne geçti ve iyi göründüğüne emin olana kadar kendine baktı ve kafasını salladı. ayağına vanslarını giyip evden çıktı. cafeye geldiğinde herkes oradaydı Zayn, Liam ve Louis. Niall nerede bilmiyordu ama her halde gelirdi.
Harry, louis'i gördükten sonra derin bir nefes aldı ve içinden "herşey güzel olacak, herşey güzel olacak." demeye başladı bu dediğine inanmıyordu ama inanmak istiyordu.

"sonunda gelebildin harry." Harry sadece gülümsemek ile yetindi. boş yere oturup, etrafa bakınmaya başladı. işte oradaydı ama yanındaki kimdi? güzel bir kızdı. yeşil gözlü, kumral hafif dalgalı saçları, dolgun dudakları, minik burnu ve mükemmel bir fiziği vardı. Harry kıza baktı. kız harry'nin kız haline benziyordu. ama bunu umursamamaya çalıştı, sadece çalıştı.

"selam." deyip oturdu louis, yanındaki kızda onun yanına oturmuştu. "dostum, eleanor'dan ayrıldıktan hemen sonra birisi ile çıkacağını düşünmemiştim." dedi Zayn haklıydı. çünkü o kızdan ayrılmak için çok çabalamıştı ve ayrıldıktan hemen sonra bir başkası ile mi çıkıyordu? bu çok saçmaydı.