"Bay Jung ile işiniz ne zaman biter efendim?"Yardımcı dedektif başını evraklardan kaldırarak merakla başına dikilen sarışına baktı.
"Senin ifaden alındı mı evlat?"
Yoongi başını salladı. Jung Hoseok'u göz altına alan insanlar tabii ki onun da ifadesini almıştı ve Yoongi en ufak bir şüphe uyandırmayacak kadar iyi rol yaptığının farkındaydı.
İnsanları anlamak bir noktada onların ne durumda ne beklediklerini de bilmesini sağlıyordu.
"Kendine kalacak başka bir yer bulsan iyi edersin evlat, belki evine dönersin ha? Polisler yine nöbette olacak sonuçta."
Yoongi adama resmi bir baş selamı verdi.
"Sanırım haklısınız, evime dönsem iyi olacak."
"Bekle, bizim çocuklar sana eşlik edecek."
Dedektif evrakları kolunun altına sıkıştırarak cebindeki telefona uzandı. Parmakları tuşların üzerindeyken Yoongi'nin beklemediği bir soru yöneltildi kendisine.
"Şu hocanla çok yakınsın sanırım değil mi?"
Siktir, dedi Yoongi içinden. Bu adam oldukça zekiydi.
"Bir hoca öğrencisine ne kadar yakınsa o kadar yakındım ancak..."
Dedektif gözlerini Yoongi'nin gözlerine dikti merakla.
"Bana fazla yakındı, son zamanlarda evime gitmeyi bile düşündüm."
Dedektif anladığını ifade edercesine başını sallayarak telefonu kulağına yasladı. Telefon birkaç çalışta açıldı.
"Alo, Min Yoongi'yi arka kapıdan alıp evine bırakacaksınız...
Evet... Evet öyle.
Dedektif Chan Hyuk'un dediklerini unutmayın. Kolay gelsin."
Dedektif telefonu kapatarak cebine sıkıştırdı.
"Gel bakalım evlat, sana eşlik edeyim."
"Gerek yok efendim."
Dedektif keskin bir cevap verdi sarışına, itiraz edemeyeceğini belirten bir tavırdı bu.
"Israr ediyorum."
-
Yoongi evine girdiğinde yaptığı ilk şey üzerindeki montu çıkararak kazağının örttüğü, yarısı pantolonunun içinde kalan kitabı çıkarmak olmuştu.
Sarışın yorgunca yere çöktü, ikisinin de hayatını karartacak şey en başından beri üzerindeydi. Yapması gereken şey basitti, kağıtları da kurdelayı da yakacaktı. Ancak polisler bir anda gelmişti ve o ana kadar Jung Hoseok'u kurtarma fikri aklında yoktu bile.
Derin bir nefes alarak ayağı kalktı tekrar, dinlenmek için vakti yoktu. Yaptığı ilk şey Jin'in odasına girmek olmuştu, odasının penceresinden ulaşabildiği bir yangın merdiveni vardı binada.
Pencerenin önüne geldiğinde perdeyi hafifçe aralayarak aşağı baktı.
Anlaşılan polislerden teki habersizce kaçma ihtimaline karşın yangın merdivenin aşağısını tutmuştu.
Benden de şüpheleniyorlar, diye düşündü Yoongi.
Dedektif Chan Hyuk ve yardımcısının ortalama polislerden farklı olduklarını biliyordu.
Birkaç saat öncesinde Jung Hoseok ile görüşmek için izin istediği zamanı hatırladı.
"Suçsuz olduğunu kanıtlanacak." demişti Yoongi karşısında kelepçelerle oturan adama.
"Öyle mi dersin Yoongi-ah?"
Sarışın gülümsedi.
"Benden o kadar kolay kurtulamazsınız Bay Jung."
Yoongi karşısındaki adamın hayatının bir parçası haline gelip daha sonrasında elini kolunu sallaya sallaya hayatından çıkmasına izin vermeyecekti.
"Senden kurtulmak istediğimi kim söyledi?"
"Öyle mi dersiniz, Bay Jung?"
Hoseok daha demin kurduğu cümlenin oğlan tarafından aynı şekilde kullanılmasına güldü.
"Beni mi taklit ediyorsun şimdi?"
Yoongi odanın dinlendiğini bildiğinden başını iki yana salladı. Ayağa kalkarak Jung Hoseok'a bir adım attığında odadaki hoparlörlerden gelen ses oğlanı durdurdu.
"Mesafeyi koruyun lütfen."
Yoongi geriye doğru iki adım attı.
"Kendinize iyi bakın Bay Jung."
"Sen de öyle Yoongi, derslerinden geri kalayım deme."
"Tabii ki Bay Jung, görüşmek üzere."
Yoongi derin bir iç çekerek perdeyi kapattı. Jin'in yatağı üzerine bıraktı bedenini yorgunca.
"Kötülerin farkı bu, değil mi Jung Hoseok?
Bir sürü kişiyi kurtarabilirim ancak onun yerine tek bir kişiyi kurtarmayı seçiyorum.
Beni ne ara kendine çevirdin? Yoksa o güzel gözlerin öngördü mü yine her şeyi çok önceden?"
•
•
Umarım gidişat hoşunuza gidiyordur. Hatam varsa affınıza sığınıyorum.
Destek veren herkese çok teşekkür ederim
İçten sevgilerimle, pamyu-san
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dancy, the killer • sope
FanfictionMin Yoongi, Dancy'nin öldürmekten duyduğu zevki ve hazzı anlamaya başladığında bunun sebebi, kendini bir katilin yerine kafa karıştırıcı bir kusursuzlukla koyabilmesiydi. Jung Hoseok ise Yoongi'nin koruyucusuydu, şimdi ve sonsuza kadar...