A.Ş.K.

4.Bölüm

Tatile gideceğimiz oteli bulmuştuk. Yarın gidiyorduk. İlk defa babam olmadan bir tatile gidecektik. Ama çok güzel olacaktı. Hepimiz için.

Saat geç olmuştu, 12'ye geliyordu. Lara'yla Filiz Teyze bizim evde kalacak, sabah da arabayla(Filiz Teyze'nin arabası) Uludağ'a gidecektik. Ama sabah çok erken kalacaktık. Zaten sabahtan beri hiç durmadan tatil için çalışıyorlardı bide uykusuz mu gideceklerdi. Daha fazla uyanık kalmamalıydım. Tatilimin ilk gününe yorgun başlamak istemezdim. Nasıl olsa arabada da uyurdum. O kadar saat ne yapacaktık başka?

Hepimizin yorgunluktan bayıldığı koltuktan kalktım ve karşımda gözümü alan televizyonu kapattım. Üçü de bana 'Hayırdır ne oluyor, ne diye televizyonu kapattın?' bakışları atarken onları umursamadım ve merdivenlere yöneldim. Sonra arkamı döndüm ama onlar çoktan vazgeçmiş eski hallerine geri dönmüşlerdi.

Yanlarına gittim ve üçünü de gıdıklamaya başladım. Kesin çözüm olurdu bu hep. Onlar çığlık atmaya başlayınca durdum. Şimdi hepsi bana kızgın bakışlarını yolluyorlardı. Daha fazla uzatmadım. Kafamı başka yere çevirdim ve gülmeye başladım. Ama sonra onu yapmayı da bıraktım.

''Hadi kalkın da kendi odalarınıza gidin. Hem erken kalkıcaz diyorsunuz hem de burada oturuyorsunuz. Kalkmazsanız gıdıklamaya devam ederim ona göre. Hadi hadi hadi, aaa bak hâlâ oturuyor. Geliyorum bakın'' dedim. Annem de hemen karşılık verdi. Bi sussan olmuyor ama değil mi???

''Kızım sen bize cırlamak yerine kendin gitsene odana. Biz kendi işimize bakarız. Aaa görüyor musun Filiz, bacak kadar boyu var türlü türlü huyu var. Hadi Lara'cım sen de git odana Duru'yla biz annenle biraz daha oturacağız. Tamam mı tatlım?''

''Peki, öyle diyorsanız.''

Biz de Lara'yla benim odama gittik. Biraz tatilde yapacaklarımız için konuştuktan sonra ikimiz de yattık ve hemen uyuduk.

----------------------------------------------------------------------

Sabah uyanınca, bütün eşyalarımızı zaten geceden hazırlandığımız için hemen arabaya bindik ve yola çıktık. İki üç saate Uludağ'da olacaktık.

Yolda benim daha önceden seçtiğim bir şeyler dinledik veya konuştuk. Daha önce de söylemiştim Lara hiç susmaz. Onun olduğu yerde konuşmamak mümkün değil ki.

Otele geldiğimizde zaten önceden ayarladığımız için odalarımıza gittik. Lara ve ben, Filiz Teyze ve annem kalacaktı. Odalarımız birbirinden çok uzaktı. Bu iyi bir şeydi. Bize daha zor ulaşacaklar ve böylece biz de daha özgür olacaktık. Odaya girdiğimde kendimi ilk bulduğum yere attım. Yatak. Lara da aynı şeyi yaptı. Ne yoldu ama. Kendimi bildim bileli yol hep çok yorucu olmuştur. Saatlerce arabanın içinde olmak...

On dakikaya yakın bir süre sonra yüzümde bir ıslaklık hissetmemle uyandım. Kim o beni suyla uyandıran. Korksun benden. Hıııı!!!

Gözlerimi açmamla karşımda bana kızgın gözlerle bakan Lara'yı gördüm . Sonra bana bağırdı.
"Kızım iki saattir seni uyandırmaya çalışıyorum , insan bir uyanmaz mı ama değil mi yaa!!"
Onun böyle demesiyle ayağa fırladım. İntikamımı alacaktım ama şimdi erkendi hem de sırılsıklamdım, sırılsıklamdım!!!
Üzerime giyecek bir şeyler alıp hemen tuvalete girdim. Hızlıca giyinip Lara'nın yanına
gittim. O da giyinmişti. Akşam yemeğine yetişmeliydik. Zaten annemler bizi bekliyorlardı. Larayı kolundan çekiştirip odadan çıkardım.
Yaa hayır yine o kızgın bakışlar...
Ne yaptım yine ben?
Odanın anahtarı, hani şu genelde bir tane verilenler var ya, içeride kalmıştı!..