SENİ DERT ETMELER// CHANBAEK(MPREG)

BERABER BÜYÜLEYELİM

           Gözlerimi bir yandan açık tutmaya bir yandan da yürümeye  çalışıyordum. Dün gece aksi gibi Haneul huysuzdu, Chanyeol da dışarda bir iş için Kailer ile toplanmıştı. Bugün de benim okulda seçmelere katılmam gerekiyordu. Zar zor yetiştiğim seçmelere uykulu halim ile bile seçilmiştim neyse ki. Ayılmak için kendimi okulun tuvaletine attım ve soğuk su ile yüzümü yıkamaya başladım. Soğuk su en azından eve kadar uyanmamı sağlamıştı.  Yüzümü peçete ile kurularken kapının açılıp kapanma üstüne de kitlenme sesini duydum. Peçeteye yüzümden çekip içeri gelen kişiyi görmek için döndüğümde şok olmuştum. Gerçek anlam da olduğum yerde felç bile geçirmiş olabilirim. Taeyong duvara dayanmış elinde bir dosya ile bana bakıp sırıtıyordu.

''Ne işin var burada'' dedim geri geri doğru adımlarken

''Korkma, sadece konuşmak için buradayım'' dedi yüzünden gülümsemesini silmeden

''Ama ben seninle konuşmak istemiyorum '' diye bağırdım. Kapıdan çıkmam için yanından geçmem gerekiyordu ama yanına yaklaşmaya kesinlikle götüm yemiyordu.

''Biliyorsun çok meraklı biriyimdir. Merak ettiğim bir kaç soru sorup gideceğim o yüzden korkma. Zaten çocuk sahibi olan bir omegaya asla zarar vermem'' dedi ve elindeki dosyayı bana uzattı. Israrla uzanıp almıyordum.

''Hadi ama seni öldürmeyecek al sadece'' dedi ve çok yaklaşmadan elinden dosyayı aldım

''Söylesen babandan bu kadar nefret ederken ah pardon üvey babandı. Nasıl olurda ona çok benzeyen biri ile beraber olursun'' dedi tekrar duvara dayanıp kollarını çaprazlayarak

''Ne saçmalıyorsun sen gider misin artık'' dedim elimdeki dosyaya asla bakmıyordum.

''Gideceğim zaten konuşmamız bitsin gideceğim. Hadi aç dosyayı bak anlayacaksın'' dedi tüylerimi diken diken eden sesiyle. Elimdeki dosyaya yalandan bakmaya başladım sırf gitsin diye ama dosyanın Chanyeol hakkında olduğunu görünce ona baktım şaşırarak.

''Ne hakla sevgilimi araştırdığın dosyayı bana verirsin'' diye çıkıştım hemen

''Anlaşılan senin okumaya niyetin yok tabii belki de yazanları biliyorsundur hm'' dedi gözlerini kısarak. ''Mesela sevgilinin uyuşturucu ticaretinde olduğunu biliyor musun ya da kara para falan olaylarını'' dedi gözlerini gözlerimden çekmeden. 

''Söylediklerin hepsi yalan anladın mı uğraşma bizimle'' dedim elimde dosyayı yere fırlatarak.

''Yoo hepsi gerçek, baya iyi adamlarım bu işte bak mesela eski sevgilisine şiddet uyguladığı da yazıyor neydi adı Zelo mu?'' deyip göz kırptı. İçimde asla bir şüphe oluşmuyordu sırf piçliğine yapıyordu bunları biliyordum.

''Söylediklerimin hepsi gerçek Baekhyun, dilersen ona da sor kaç kişiyi öldürdüğünü, kaç kişiyi zehirlediğini. Hepsinin doğru olduğunu anlatır o sana '' dedi ve duvarla ilişkisini kesti. '' Üvey babandan çokta farkı olmayan leş bir adam o ama eğer beni seçseydin güzelim ben seni babandan da korurdum hem de güzel bir gelecek sağlardım'' dedi ellerini cebine koyup

''Sen bana anca mutsuzluktan başka bir şey getiremezdin ve senin leş dediğin adama deli gibi aşığım ben yani dediklerinin bir önemi yok git artık'' dedim dik durarak.

''Öyle olsun ama bil ki kapım sana hep açık Baekhyun, istediğin zaman gelip benim olabilirsin'' dedi ve arkasını dönüp çıktı. Anca rüyasında görürdü.

          Gittiğinden emin olduktan sonra yerden dosyayı alıp okumaya başladım. Dediklerinin hepsi yazıyordu ama inanmak istemiyordum çünkü bunlar yalandı Dae'nin sırf Chanyeolu yıkmak için attığı yalanlardı. Tamam çokta normal bir hayatı olmadığını biliyordum, ona hep mafya diyen dalga geçende bendim. Ama yaptığı işlerin bu olduğunu asla tahmin bile etmiyordum. Zenginden çalıp fakire dağıtmaktı onların felsefesi. Yani bu işerle asla uğraşmazlardı. Ama ya öyleyse fikride aklımdan geçmiyor değildi. Chanyeol ile birbirimize söz vermiştik, sorup öğrenmeden asla tepki vermeyecektik artık. O yüzden hızla okuldan çıkıp eve yürümeye başladım yolda yürürken de aynı zamanda lafa nasıl gireceğimi nasıl anlatmam gerektiğini düşünüyordum. Ne kadar dalarak yürüdüysem artık birine çarpmam ile iki adım geriledim. Çoktan mahalleye bile girmişim ve çarptığım kişi Heechuldu. Bir de onunla uğraşmak istemediğim için 'üzgünüm' deyip devam edecektim ama yüzünü görmem ile olduğum yerde kaldım.