2 yıl sonrası...
Gökhan ölümüne susar ,ayrılığını konuşmaz, takmıyormuş gibi yapar.
gülşen boğulana kadar konuşur ,tek konusu bu olur .yapılacak en aptalca davranış ise karşı tarafı kıskandırmaya çalışıp gülünç duruma düşmektir.
erkeğin suratının ,kadının saçının rengi değişir.
Gökhan geberene kadar içer .Çok sevmişse ve uzun bir ilişkiyse dibe vurduğu andır. Ayrılık vakti uyur, işlerini yapmaz, derslere gitmez ,hiçbir şey yapmaz velhasıl kendi içerisinde bitirmeye çalışır .Bol bol sigara içer ve bilgisayardan sezen aksudan bende yoluma giderim şarkısını dinler nakarat kısmı gelince Gökhan delicesine;
+Ben de yoluma giderim
Ezdirmem kendimi
Ama gezdirmem de gönlümü
Gider acımı çekerim. Diyerek bağırır.
Gülşen apayrıdır. Güşen içine atmaz bi kere sorumluluklarını bir kenara da bırakmaz. Arkadaşlarına anlatır derdini . Gökhan gibi ağır atlatmaz, hatta gayet normal bir biçimde atlatır ,istisnalar hariç notunu düşmek gerekir bu cümle için . İçmez genelde, kafasını dağıtmaya çalışır.
Gökhan ,hala tek başınadır. İçer tek başına sigarasından derin bir nefes alır . gülşen ise arkadaşları olan bengisu ile buseyi yanına toplar ve ağlama nöbetleri eşliğinde sabahlara kadar konuşur. Bir taraftanda bengisu ile buse bu erkeklerin hepsi aynı diyerek gülşeni rahatlatmaya çalışır.
Gökhan her ne olursa olsun o kişiyi unutmak ve silmek için bin bir türlü hale bürünür. Ve bunu yaparken de hiç sevmiyormuş gibi yapar. Gökhan gezer tozar içer etrafa bakar eskiye gider yine ilerler..
Gülşen ise daha çok arkadaşlarıyla vakit geçirmeye ,onlara ağlanıp sızlanmaya başlar. Daha çok internete girer, daha çok yemek yer, daha çok tatlı yapar, daha öfkeli olur . Melis danişmendin bin doz öfke şarkısını dinler.
Seven erkek: Dertlenir bir süre çocuklaşır kabuğu ile oynamasa iyileşecek yaralar misali olayı kaşır uzatır kendini de karşı tarafı da sıkar. Zaman zaman alkolle kızı barındıran beyin hücrelerini öldürmeye çalışır. Daha önce birlikte olduğu veya kendisinden hoşlandığını düşündüğü kızlara umut verir ,yara bandı arayışı içindedir. Bir an gelir sevmeye devam etse de işine gücüne döner birine gözü takılır kıyaslar bazen eler bazen de yeni kız karşısına dikilip gitmesine izin vermez.
Ayrılan kız : Verdiği kararın arkasında durur .Bir süre erkeğin çocuklaşmasına tahammül eder uzatırsa kızar ,uzatmazsa huzura kavuşur. Arada bir yalnız hisseder kafası karışır öncesinde sevdiyse mesaj atar, arar yoksa kendi kendine moda girer. Ne olursa olsun hayatını sekteye uğratmaz ,zamanla biri hayatına girer , çocukla bir ilişkiye başlarsa ilk problemlerine kadar geçmişi tamamen rafa kaldırır. Sonrasında seven çocuk akla gelir ve sıradaki ilişki zehirlenmiş olur.
DEPRESYON ZAMANI:
Gökhan: Yeni bir sevgili aramaya başlar ya da tek gecelik ilişkilerle ayrılık acısını unutmaya çalışır.
Gülşen: Bol alışveriş yapar ,tüm detayları kız arkadaşlarına anlatıp ağlar kuaföre gider. gülşen yanlış bilir,
Gökhan ise kadınların bildiklerinin aksine öyle neyse bu sefer olmadı önümüzdeki maçlara bakalım diye düşünmez ya da hiçbir şey olmamış gibi hayatına devam edemez .. her şeyde onu arar ,onu görmek için rüyalara yatar, duvarlarla konuşur ,derdini anlatabilecek birilerini arar ama o birileri bile onu asla anlamayacaktır. Ağlamak ister doya doya ağlayamaz çünkü toplumun ona yüklediği bir sorumluluk vardır; erkeker ağlamaz ! ama o erkek öyle bir ağlar ki salya ,sümük akar akar.. bununla da kalmaz tüm suçu kendinde aramaya başlar ve kafayı ye . Kısacası; etmeyin ,eylemeyin bizde bir anadan doğduk.
Sevmek değiştirir insanı .Ne iken ne oldum dedirtir. Akıl almayacak şeyler yaptırır.
Farklı farklı şeylerden bir teselli ararsınız. Ancak bu kalpteki yara hiç bir şeye benzemez . Hayata nefret dolu gözlerle bakarsınız. Ancak içinizdeki sevgi hala devam etmektedir. Vazgeçemezsiniz bir türlü yapamazsınız. Onun dışında başka birini sevemezsiniz arkadaş gözüyle görmeye dayanamazsınız.
Günler geçer biraz daha rahatlarsınız. Tamamen vazgeçmek imkansızdır ama bir yerden başlarsınız. Tam unutmaya başlıyorum derken geri gelir. Yarıda bıraktığı işi tamamlamaya geldi dersiniz. Kalbinizde ki kor sevgi ateşi tekrar canlanır. Sevgisinden eminsinizdir bu sefer. Her dokunuşunuz da biraz daha bağlanırsınız. Gece uyumadan önce gülüşü gelir gözünüzün önüne mutlu olursunuz .Kokusu hiç eksik olmaz burnumdan ben gökyüzü olurum o da beni aydınlatan yıldızım.
2 aylık bir mutluluğun arkasından yine aynı şey olur. Bir kez daha yarı yolda kalırsınız . Kabullenemezsiniz .Mutluluk her zaman yarım kalmamalı dersiniz. Fakat hayat size sürekli çelme takmaktan yorulmaz . Oysa siz sadece sevmişsinizdir. İşte o zaman dersiniz ki ' seni sevmek eşittir en büyük günahım.'
alışmaya çalırşırsınız tekrar ,kolay değildir yine aynı acıları yaşamak sanki replay tuşuna basmış gibi hissedersin .Artık yeni bir başlangıç yapma zamanı gelmiştir. Oyuncak olmaktan çıkarsınız. Sevginiz için , onun için ondan vazgeçersiniz. çünkü onun mutluluğu senin mutluluğundur. İşte o zaman hayat size acı bir şekide gülümser . Ve ardınızda bıraktığınız o sevgiliye son sözünü söylersin : ' Kalbine karşılık hayatımı verdim ,son sözüm üstü kalsın.'
