Herkes hayatının bir döneminde kendisini kurtaracak kahramana ihtiyaç duyar. Ama çoğu zaman kendi kahramanımız olabileceğimizi gözümüzden kaçırırız.
Ben kendimi dipsiz bir kuyudan kurtarmıştım. Sırada içindeki gücün farkında olmayanları kurtarmak v...
5 Gün boyunca neredeyse aralıksız antrenman yapmıştık. Edgeshot sınav için benden heyecanlı duruyordu ve beni sürekli farklı alanlarda geliştirmeye çalışıyordu -çift elle kılıç kullanımından tutun matematiğe kadar- bende onun bu bitmek bilmeyen enerjisinden yararlınmış ve daha da güçlü olmak için çabalar olmuştum. Tabi mola verdiğimiz zamanlarda her şey hakkında konuşup birbirimizi daha çok tanımıştık. Mesela onun hiç göründüğü gibi soğuk biri olmadığını öğrenmiştim. Çok eğlenceli bir kişiliği vardı fakat konu çalışmalarımıza geldiğinde içinden öyle disiplinli ve acımasız bir eğitmen çıkıyordu ki anlatılmaz yaşanır türünden. Her antrenmanımız sırasında -aynı anda hem dövüşüp hem de sorduğu sorulara cevap vermeye çalışıyordum- her yanlış cevabım karşısında daha da hızlı ataklara başlıyordu. İlk başlarda bunu çok yadırgamıştım ama şimdi daha iyi anlıyordum sayesinde kendimi aynı anda iki hatta üç yönde geliştirmeyi başarabilmiştim.
Tabi bu süreçte eve bir sürü kahraman ve polis gelmişti. Sürekli ifadem alınıp kötüler hakkında bildiğim şeyleri topluyorlardı. Bende elimden geldiğince onlara bildiğim şeyleri aktarıyordum fakat arada eksik anlattığım yerler vardı. O bilgileri kendime saklıyordum çünkü bizzat ben halledecektim bu bilgi ile gelen şeyleri. A birde ailem öldüğü ve sorumluluğumu alacak akrabam olmadığı için tüm haklarım ve mal varlığımın yönetimini Edgeshot üstlenmişti. Bir nevi ben reşit olana kadar velim sayılıyordu. Buna pek takmamıştım çünkü zaten 18 ime basmama 1 yıl kalmıştı. Gizemli kahraman olduğumu isteğim doğrultusunda kimseye anlatmamıştı.
"Hey bücür hadi alışverişe gidip sana yeni şeyler alalım. Hem sınavdan önce kafanı dağıtmış olursun" beraber alışverişe çıkmıştık ve bu o kadar tuhaf gelmişti ki ilk defa normal bir sivil olarak dolanıyordum etrafta. O gün her türlü mağazaya girmiş ve ihtiyacım olan tüm şeyleri almıştık. Eve gidince ise bana kalem ve biraz kağıt uzatarak istediğim kahraman kostümünü çizmemi istemişti. Eğer sınavı geçebilirsem bu benim kahraman kostümüm olacaktı ve bununla görevlere çıkacaktım o yüzden elimden geldiğince iyi bir kostüm çizmeye çalışmıştım.
Tam çizimimi bitirmiş eşyalarımı toplarken kapı tıklatıldı ve aralandı. Edgeshot beni tutup daha önce görmediğim bir odaya götürdü. İçeri girdiğimizde büyülenmiştim çünkü her tarafta farklı türlerden silahlar bulunuyordu. Ben odada gözümü gezdirirken masanın üstünde duran ve parlayan bir kılıç dikkatimi çekti ve yavaşça oraya yaklaştım.
O kadar güzeldi ki gözlerimden kalpler çıktığına yemin edebilirdim. Kılıç kabzasından sonra kırmızı bir renge bürünüyordu. Kabzası ise siyah pürüzlü bir tabaka ile çevriliydi. Ucunda v oluşturan parlayan demirler vardı. Kabzanın diğer ucunda ise iki ejderha kafası vardı. Dikkatli bakılınca çıkabilen barçalar olduğu belli oluyordu. Kılıçtan ayrı olarak o ejderha kafaları iki ayrı bıçak oluşturuyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Beğendin değil mi? Bu kılıç artık senin." şaşkınlıkla arkama baktım "Bu kılıç ailenden sana miras kalan şeylerden biri. O felaketin olduğu gün araştırma yaparken bu kılıcın tutulduğu kutuyu gördüm. Daha önce baban bu kılıç hakkında bir efsane anlatmıştı ne kadar doğru bilmiyorum ama anlatılana göre bu kılıç yüzyıllar önce özgünlüğü sihirli silahlar yapmak olan biri tarafından Akiyoma ailesinin en güçlü üyesi için yapılmış. Kılıç sahibinden başka kimsenin elinde duramıyormuş onu kullanmaya çalışanlar yanlışlıkla kendini kesiyormuş. Ve söylenene göre bu kılıç sahibiyle olduğu zamanlarda çok daha güçlü oluyormuş ve kesemeyeceği hiç bir şey olmuyormuş. Ne kadar yok etmeye çalışsalarda kimse becerememiş. Kılıcın bir ruhu olduğu da söylenir ve sahibini eğer severse ona daha fazla ve faklı güçler katacağına inanılır. Bu kılıç senin hakkın. Ataların tarafından sana bırakılan ve efsanelere konu olan bu kılıç artık senin ellerinin arasında parlayıp güçlenecek"
