>28<

590 77 122
                                    

"Bana neden öyle bakıyorsun?" Donghyuck, Mark'a sordu. "Sana o kedilerle ilgilenmediğimi söylemiştim. Onlar benim sadece arkadaşım."

Elizabeth ile görüştükten sonra Mark, Jisung ve Donghyuck evlerine geri dönmüştü.

Gece geç bir saatti. Bu yüzden Jisung kendi evine gitmişti. Mark ve Donghyuck, Markın odasına yatakta oturuyorlardı.

Elizabeth'in yanındayken, Mark, melezinin diğer hayvanlarla oynamasını görünce, Donghyuck'u kollarına alana kadar kıskançlık krizi geçirdi. Donghyuck oldukça mutluydu, bu Mark'ın kendisine bağlı olduğu anlamına geliyordu ama zaten ona bu hayvanları umursamadığını defalarca söylemişti. O sadece Mark'ı severdi başka kimseyi sevmez.

"O değil..." Mark bakışlarını kaçırdı.

"Öyleyse ne?" Donghyuck bir kedi gibi dört ayak üzerinde Mark'a doğru sürünürken sordu.

Mark, Donghyuck'un başını okşadı sonra yanağını sıktı ve baş parmağı ile ovuşturdu.

"Geçmiş yaşamından ne hatırlıyorsun?" diye sordu, endişesi gözlerinden belliydi.

Donghyuck soruyu gerçekten anlamayarak gözlerini kırpıştırdı. "Ben hiçbir şey hatırlamıyorum."

"Sana söylememi ister misin?" Mark, kedinin gözlerinin içine baktı.

"Bilmem gerekiyor mu?"

"Bazı tepkilerini açıklayabilir."

Donghyuck bir saniye düşündü.

"Bana söyleme."

Mark kaşını kaldırdı. "Emin misin?"

"Şu anda mutlu bir hayat yaşıyorum. Geçmişimin bir cehhenem olup olmadığı umrumda değil. Önemli olan şuan ki hayatımın olabildiğince iyi olmasıdır. Geçmişte ne olduğunu bilmeme gerek yok."

Mark, çocuğu kucaklayarak ona gülümsedi.

"Sen güçlü bir çocuksun Donghyuck."

Mark, kedi melezinin tatlı horlamalarını duyana kadar bu pozisyonda kaldılar. Gülümsedi, geri çekildi ve yatağa gitmeden önce çocuğu kucağına aldı.

Beş dakika sonra ışıklar kapandı ve Mark örtülerin altında Donghyuck'un yanında yatıyordu. Kolu beline dolanmış ve bacakları birbirine dolanmıştı.
(ç/n : kalp krizi...ᡕᠵ᠊ᡃ່࡚ࠢ࠘ ⸝່ࠡࠣ᠊߯᠆ࠣ࠘ᡁࠣ࠘᠊᠊ࠢ࠘𐡏~♡)

"İyi geceler kedicik." alnına iffetli bir öpücük bırakmadan önce Donghyuck'un kabarık kulaklarına fısıldadı.



~~~



Mark ertesi gün odasının kapısından gelen yüksek sesli bir öksürük ile uyandı.

Donghyuck'un bir şey sormak istediğini düşündü ama onu kollarının arasında hissettiğinde odada başka biri olduğunu anladı.
(ç/n : kaos...)

Mark kapının eşiğinde Jeno yu gördüğünde gözlerini fal taşı gibi açtı ve ona kaşları çatık bir şekilde baktı.

"Yani...bu bahsettiğin Donghyuck olduğunu varsayıyorum..." dedi uyuyan Donghyuck u işaret ederek.

"S-sen neden buradasın?" Donghyuck'un vücudunu saklamak için yorganı yukarı çekti. Jeno, Donghyuck'un melez olduğunu görürse her şey mahvolurdu.

Cat fight - Markhyuck (çeviri) ✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin