(Bilgilendirme: Silahın haznesinin takıldığı giftir.)
👁🗨: "Üstüne örtülen örtüyü kaldır, yeterince uyudun."
[x]
Jimin 3 gündür gözünde olan lensi saatler öncesinde çıkarmıştı ancak buna rağmen gözleri hala acıyordu. Siyah lens fazla acıtıyor olmalıydı. Bir yandan hastaneye doğru adımlıyordu. Koridora geldiğinde aradığı odaya girip kapıyı kapattı. "İyi akşamlar."
Küçük kız oturduğu yerden kalkarak elini kaldırdı ve selam verdi ifadesizce. Jimin de eliyle selam verdikten sonra ikizlerin arkalarından dolanıp yanlarında durarak uyuyan Rose'yle Lalisa'ya baktı.
"Rose bitti mi?" Diye sordu küçük kıza doğru. Küçük kız iğnesiyle bedenlerinde emilebilen örümcek ağıyla dikişler atıyor, ruhlarını bedenlerine geri getiriyordu. Jimin'e doğru bakıp başını salladı. Jimin bir iki adım gelerek elini Rose'nin yüzüne doğru yaklaştırdı ve bedeninin sıcaklığını hissetti.
Rose'ye gelirsek, aslında o da onlardan biriydi ve Jimin'le nişanlı rolü oynuyorlardı. Tıpkı Rose'nin kendisine taktığı Chaeyoung adının sahte olması gibi, bebek falan da yoktu. Çünkü ikisi de bekardı. Aynı zamanda hiç birlikte olmamışlardı. Sadece iş arkadaşlarıydı ikisi de fakat bir iki yakınlık oluyor olabilirdi aralarında. Jimin'in karakterinden kaynaklanan soğukluğu ve genç kızın da umursamazlığı konu olunca, biraz zor oluyordu ancak arada sırada yakınlık kuruluyordu aralarında.
Yani, Jimin aslında bir katil değildi. Çünkü Rose hastaneye yattığı vakit o kamera kaydını oraya koyan Min Yoongi'ydi ve onu aldattığı oyunu da, intihar ederken kendisiyle drama yaşaması da onun eseriydi.
Jimin'i bir katil yapamazdı zaten. İzin de vermezdi.
Jimin bakışlarını Lalisa'ya çevirdi. Deprem ve depremin doğurduğu felaketler planlarının dışındaydı. Genç kızın üzerine gerçekten beton düşmüştü ve şu anda çoktan ölmüş olması gerekiyordu fakat küçük kız bir antlaşma yapmış, ve onları dikerek yeniden hayata getirmeyi kabul etmişti. Tıpkı geri gelmek için onların kendilerinden bir şey vermeleri gerektiği gibi,
Küçük kız da öldüğü zaman yeniden dirilmek için sesini feda etmişti.
İkizler ayağa kalkıp Jimin'i hafif geri çektikten sonra Rose'ye bakarlarken maskelerini çıkardılar ve biri ağzını araladı. Genç kızın ağzının içerisine bakarlarken aslında olan, intihar ettiği zaman yere düştüğünde kırılan kemiklerini hafifçe eriterek birbirine yapışıp yeniden sağlam olmalarını sağlamaktı.
2 dakikalık süre sonunda ikizler maskelerini takıp geri çekildiklerinde Rose anında uyanarak derin bir nefes alıp yerinde doğruldu. Beti benzi beyazdan yeniden eski rengine gelmişti.
Jimin ve ikizler kendisine bakıyordu. Rose başını önce sola, sonra sağa çevirip ikizler ve Jimin'e baktı. Jimin'in kendisine soğuk bir edayla bakmasına alışıktı zaten. Fakat bu defa Jimin biraz daha farklıydı. Bakışlarında yumuşayan bir kısım vardı ve kalkmasına yardım ediyordu. Sırtına dokunan eli, kolunu tutan parmakları... Her neyse, o yine Park Jimin'di. Odunun teki.
Rose zorlukla yutkunurken zemine bastı. Açık pencerenin ardından dışarıya baktı bir anlığına.
Yeniden hayata dönmüştü.
[MEZAR PARTISI: IKINCI KITAP]
"Sonraki bölüm Lalisa'nın uyanışı. Daha sonra Jungkook'u göreceğiz.
O değil de başlardaki bilgilendirmeler çok ironik değil mi? Fldjdldkdş"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
◄[SM/SEQ/AU!]► MEZAR PARTISI® (NO.II) | #thriller (✓)
Ação"Kazık atan genç kız için sırada tek bir hedef kalmıştı: Bay Lee'yi öldürmek. Fakat işler sandığı gibi gitmemektedir ve farkına vardığı dehşet gerçekle beraber planları altüst olur." (DİKKAT! Kitap erotik içerik bulundurmaktadır.) Karakterler: #kimj...