7

20 3 0
                                    

( Bir hafta sonra )

Bir hafta olmuştu. Bu süreçte kendimi iyice toparlamıştım. Çocuklar her gün gelip ellerinden geldiğince çalıştırmışlardı. Yarışmaya iki gün kalmıştı. Sadece iki gün vardı. Bu süreçte kızlar sürekli benimle ilgilenmiş, Sude ne diyeceğini bilmediği için Ege abinin burada olduğu zamanlar gelmemişti. Utanıyordu veya ne konuşacağını bilmiyordu genellikle. Haklıydı. Kaç yıldır platonik olduğu insanın -yani platonik olduğunu sandığı- hislerinin karşılıklı olduğunu öğrenmişti.

"Bebeğim nereye daldın yine?"

Sude'nin sesiyle kendime gelirken düşüncelerimden yeni yeni sıyrılıyordum. Bir haftadır dalıp dalıp gidiyordum. Okula hazırlanıyorduk. Bugün sınıflar seviyelere göre ayrılacaktı. Ve Yasemin hâlâ aynı sınıfa düşmek için para vermek istemiyor, sürekli dua ediyordu.

"Hiç öyle."

Kısa bir cevapla geçiştirirken oynadığım tabağımı arkamda bırakıp giyinmek için odama girdim. Kafamı kurcalayan şeyler vardı. Mesela abim. Ne yaparsa yapsın bir türlü kafamdan atamıyordum. Olmuyordu işte.

***

Üniformamı hızla giyip çıktığımda kızlar hâlâ hazırlanıyordu. Sonra Yasemin'in sesini duydum.

"Ya Sude çocuk rica etti kıramadım!"

Ne oluyordu?

"İyi bok yedin!"

Sude'nin neredeyse sinirli olan sesi kulağıma geldiğinde ayaklandım.

"Ne oluyor?"

Sorduğum soruyla Sude'nin sinirli bakışları bana çevrilmişti.

"Mert rica etmişmiş. Anasının amıymış!"

Bismillahirrahmanirrahim ya!

"Ya." dedi Yasemin dudak büzerek.

"Hiç öyle büzme dudağını! Abinle konuşmamak için bu hafta içinde ne savaşlar verdim! Sen arkadaşlarıyla bizi almaları için çağırıyorsun ya!"

Ege Abi bizi almaya mı geliyordu? Hemde arkadaşlarıyla?

"Yavrum sakin ol."

Sude tekrar bana döndüğünde elini alnına koyup hafifçe ovaladı.

"Bakın sadece onunla ne konuşacağımı bilmiyorum tamam mı? Bu ilk defa oluyor. Ben hislerini öğreneceğimi hiç düşünmemiştim."

İkimizde Sude'ye anlayışla gülümserken Yasemin söze girdi.

"Abimi ilk kez bir kıza böyle bakarken gördüm Sude. Pek bilmem ben çevresini ama sana çok güzel bakıyor. Herkes farkında bunun. Eğer geri adım atarsan toplayacak bir şeyin kalmaz."

Bu sefer söze giren kişi bendim.

"Yıllarca bunun karşılığını bekledin. Hak ediyorsun. Böylesine bir sevgiyi en çok sen hak ediyorsun güzelim. Akışına bırak. Ege Abi her şeyden önce seni seviyor. Bunu bir oyunda da olsa itiraf etti. Daha fazla birbirinizi yormanın anlamı yok."

Samimi bir gülümsemenin ardından Sude bize sıkıca sarıldı.

"Salaksınız falan ama siz olmasanız ne yapardım bilmiyorum."

Sude'nin cümlesi beni güldürürken Yasemin hemen laf yetiştiriyordu.

"Kes lan. Bizsiz iki gün bile yaşayamazsın."

Sude'de gülmeye başladı. Nihayet ayrıldığımızda hızla Yasemin'e döndüm.

"Lan. Seninle Mert ne iş bir dakika?!"

Parçalı BulutluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin