1; ve biliyorum, tüm sıcaklığın gerçek.

17 7 1
                                    

Taktığım kulaklıklarım beraberinde bindiğim vagon harekete geçmiş, harelerim boş yer arayışına çıkmıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Taktığım kulaklıklarım beraberinde bindiğim vagon harekete geçmiş, harelerim boş yer arayışına çıkmıştı. En sonunda gözüme kestirdiğim yere doğru giderken genç bir oğlanın oraya oturduğunu görmüştüm. Yumruklarımı sıkmaya başladığımda, eş zamanlı olarak dişlerimi de sıkmıştım. Olası bir krizi engellemek için oradan kalkması gerekiyordu...

Yavaşça yanına adımladım. Elimi omuzuna koyduğumda gözlerimiz kesişti.

"Kalk."

Anlamazca bana bakarken sözcüğümü yineledim.

"Kalk."

Başını iki yana sallayarak yanını gösterdi. "Burası da boş ve cam kenarı. Cam kenarını sevmez misin?" dediğinde gözlerim oraya kaymıştı.

"Cam kenarı bana hatırlamak istemediğim şeyleri hatırlatıyor. Sevmiyorum." diyerek soru sormasını engelleyerek cevabını da vermiştim.

"Pekâla, ben geçerim." deyip, yana kaydığında gözlerimi birkaç saniyeliğine kapatmış ve şarkının sesini artırarak huzurla dolmuştum.

Boş yere oturduğumda kulaklığımın çekildiğini hissettim.

"Ne dinliyorsun?" diyerek kulaklığımı kendi kulağına yerleştirdiğinde sıkkınca bir nefes vermiştim.

"The Truth Untold..."

Diyerek şarkının ismini telaffuz ettiğinde gözlerine baktım. Ağlamasına gram kalmıştı... Yavaşça şarkıyı söylemeye başladığında sesi dikkatimi oldukça çekmişti.

Jeongguk'un sesinin aynısıydı ve onun partını söylüyordu...

"You know that I can't
(Yapamayacağımı biliyorsun.)

Show you me.
(Göster bana.)

Give you me...
(Ver bana...)"

Yutkunarak gözlerine baktığımda gözyaşlarının serbest kaldığını görmüştüm.

"Hey, neden ağlıyorsun?" diyerek kendi ağlamamı da engellemeye çalıştım.

Yalnızca başını iki yana salladı... Eli açmak için maskesine gittiğinde vazgeçmişcesine geri indirdi. Onun yerine şapkasını çıkardı ve bana hiçte yabancı gelmeyen saçlarla karşılaştım.

Vagon durduğunda ikimizde aynı anda inmek için ayağa kalkmıştık. Bu davranışlar neden hiç yabancı gelmiyordu?

Jeongguk, seninle ikiz gibiydi. Siz bir kişinin iki bedende vücut bulan hâliydiniz... Bu davranışlar onunkilere benziyor...

İç sesimi takmak istemesemde aklımı kurcalayan düşünceler bir çığ misali hâlâ önüme yığılıyordu.

Vagondan indiğimizde ikimiz de aynı yöne ilerlemeye başlamıştık. Onun adımları hızlıydı ve ben ona yetişmek için her şeyimi ortaya döküyordum. En sonunda ona yetiştiğimde kolundan tutup, durmasını sağladım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 01, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

the truth untold | taeggukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin