MUHAFIZ

45 3 1
                                    

Dışarıda ne kadar zamandır kar yağdığından emin değillerdi. Sadece artık camdan dışarısını göremiyorlardı. Konak o kadar soğuktu ki artık orayı ısıtmaya bile çalışmıyorlardı. Onları ilk endişelendiren bulutlardı. Koyu, çok koyu renkli bulutlar. Sonra bulutların içindeki elektrik atlamalarını gördüler. Bir türlü yere kavuşamayan yıldırımlar huzursuzca bulutların içinde dolaşıyordu sanki. Bu çok sinir bozucuydu. En sonunda keskin soğuk geldiğinde kar da yağmaya başladı. Uzun zamandır ilk kez İzmir'in güneyine kar yağıyordu, İngiltere'den gelen bu gençler bunu bilmeseler de eylül ayında Ege'de kar yağmayacağının farkındalardı.

Mahzen ve Konak yaşanan büyük depreme, sonrasında gelen artçı sarsıntılara dayanması dışında hayatlarında iyi giden hiçbir şey yoktu sanki. Levent bu yaşananın volkanik kış olduğunu düşünüyordu. Dev depremler süper volkanları süper volkanlar ise volkanik kışı tetiklemiş olmalıydı. Bir zamanlar Wikipedia'da okuduklarından hatırında kalanlardı bunlar. Depremin ve kışın bölgesel olduğunu umuyorlardı. Dev depremlerin neden oluştuğu ise tam bir muammaydı, mahşer gününün geldiğini düşünmeye başlamışlardı ki karın koyu gri-siyah arasındaki bir tonda olduğunu fark edince asıl moral bozukluğu başladı. Donmuş nem ve şehirlerin külleri yağıyor, gökyüzünden adeta şehirlerin gözyaşları dökülüyordu.

Mahzendeki küçük odayı kesif mum kokusu doldurmuşsa da Bülent bunu fark etmeyecek kadar uzun zamandır o odadaydı. Önündeki kitaba dalgınca bakıyordu. Şövalyelerden birinin doldurduğu başka bir günlüktü. Sayfalarının bunca zaman böylesine korunmuş olması bile bir mucizeydi. Bülent, Levent'in çeviriler için kullandığı şablonu kullanarak kitabı çeviriyordu. Ağır orta çağ kelimelerinin içinde kaybolmuştu. İlk olarak bir çift kanat sesi duyduğunu düşündü. Bu terk edilmiş bölümde nasıl olabilirdi ki? Acaba bir yarasa mı? diye geçirdi içinden. Yavaşça dışarı çıktı, koridora baktı. Boş koridorun her iki tarafına bakarken masasındaki mum hiç var olmayan bir rüzgâr tarafından sağa sola ahenksizce sallandığında ne yazık ki Bülent'in arkası dönüktü. Yerine geri döndüğünde odada onu şüphelendirecek hiçbir şey yoktu. Zaten şüphelenemeyecek kadar uykusu gelmişti. Yavaş yavaş gözleri ağırlaştı, uykuyla mücadele ederken birden nemi algıladı. Bu ona her şeyden garip geldi, nem ve yosun kokusu. Bunlar mahzende bulunmazdı. Nedenini bilmiyordu ama mahzende hiç nem yoktu. Neler olduğunu anlamak için gözlerini açtığında neredeyse küçük dilini yutacaktı.

Yumuşak, nemli toprağın üzerinde dimdik duruyordu. Artık odada değildi. Önünde uzanan kara gövdeli buruk ağaçlar bir duvar oluşturuyordu. Ağaçların sık yapraklarının altında uzanan bataklık etrafını çevreleyen geceden daha karanlıktı. Bataklığın kokusu olmasa bunun bir rüya olduğuna kendini rahatlıkla inandırabilirdi. Hemen önünde duran yerden iki metre kadar yüksekteki meşalelere baktı. Meşaleler kendileri için yapılmış dört ayaklı uzun şamdanlara takılıydı. Onları kimin, ne zaman yaktığını düşünmeden önce gözünün kenarında, bataklığın karanlığında ince bir ışığın çaktığını fark etti. Dikkatini önündeki bu ışığa verdiğinde çok küçük bir noktanın git gide ona doğru hızla yaklaştığını anlaması uzun sürmedi. Bülent'in şaşkın bakışlarıyla avuç içi büyüklüğünde boz bir saka önüne konuverdi. Bir süre kendine dik dik baktığını ve büyük bir merak içinde kendisini incelediğini düşündüğü saka birkaç kere yaptığı ufak sıçrayışlarla genç adamın yanına kadar geldi. Bülent devamlı kafasını yana çevirerek kendisini izleyen sakanın gözlerine hiç olmadığı kadar dikkat etmeye başladı. Saka sanki gözlerinde bir evren taşıyormuşçasına ufak ışıltılarla bakıyordu. Sanki Bülent'in vücudunu değil de tüm ruhunu inceliyordu. Bülent soluk alma ihtiyacı duymaksızın nefesini tutmuştu. Saka yeniden ufak sıçrayışlarla Bülent'in yanından sekerek arkasına ilerledi. Bülent bakışlarıyla onu takip ederken gözleri birden hayretle büyüdü. Arkasına bakmaya fırsat bulamadığı yerde eski, harabeleri artık yosun tutmuş bir tapınak vardı.

KIŞ ÇAĞI SERİSİ / YENİ VERSİYONUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin