Gon herzamanki heycanı ile yatakta büyükannesinin hikayesini,ayın oğlunu anlatmasını bekliyordu.İlk kez 3 yaşında dinlediği bu hikayeyi 12 yaşında yine aynı heyacanla dinliyordu.Her gece rüyalarını süsleyen beyaz saçlı,buz bakışlı oğlanın
hikayesini anlatmaya başladı büyükanne.Bir zamanlar gece yarısı bir çingene kadın aya yalvarmaya başlamış,kendi çingene adamına kavuşmak için,gecenin sonunda ay kadına kara tenli adamına kavuşacaksın ama ilk çocuğunu bana vermen şartıyla demiş.
kadın sormuş aya , ey gökyüzünde ki ay bir insan çocuğunu ne yapacaksın? Ay anne olmak istiyormuş ama onu anne yapacak aşkına kavuşamıyormuş,böylece gün doğmuş ve ay batmış.Yıllar sonra çingene kadın kavuşmuş adamına ve bir oğlan doğurmuş
bembeyaz teni ve saçları buz mavisi gözleri olan bir çocuk gelmiş dünyaya.Çingene adam kadına dönmüş bu çocuk bir çingene değil diye , kadını öldürüp çocuğu ormana bırakmış.Böylece doğmuş ayın oğlu.Gon hikayenin bitmesi ile kendine uykuya teslim
etti her gece ayın oğlunun rüyalarına girdiğini bilmeden.Böylece yıllar geçti Gon efsaneyi unuttu,ta ki bir gece parkta ayın oğlunu Kılluayı görene kadar.Gon unutmuştu tanımadı ama Kıllua hatırlıyordu gecesini aydınlatan bu sıcak gülüşü nasıl unuturdu ki?
Usulca yanına yaklaştı bulduğu imkeansız aşkının ve uzunca izledi onu.Gon sonunda hatırladı efsaneyi De luna diye bildi sadece. killua elini tuttu ah benim gecemi aydınlatan güneşim imkeansız aşkın imkeansız çocukları olan biz sonunda buluştuk şafak vaktinde.
Adım Killua rüyalarıda yıllarca seni aradım,şimdi karşımdasın güzel gülüşlüm.Aciz kulaklarımın güzel dudaklarından dökülecek adını duymasına izin verirmisin? Gon adını söyledi usulca yıllarca rüyalarında olan bu adamı 18. yaş gününde bir şafak vakti bulmuştu Gon.
Konuştu Kıllua aynı rüyamdaki gibisin gülüşün geceyi aydınlatıyor,bu şafak vakti sana kavuşmak tüm hayatıma bedel hisettiriyor.Güneş doğup da ay kaybolana kadar konuştular asla kavuşamayan ay ve imkeansız aşkı güneş bu iki gencin bedeninde buluşmuştu adeta.
Güneşin sıcaklığı ile parlayan gözler ve buz mavisi bakışlar buluştu ve usulca birleşti dudakları tüm evrene inat birleşti dudakları tüm kainata inat birbirlerinin oldu iki beden ve ardındaki yaralı ruhlar..Sonsuza kadar sevdiler ve sonsuza kadar düzene inat birlikte oldular .
Sadece bedenleri değil,ardındaki ruhlar sıkıca sarıldı birbirine sonsuza kadar bırakmamak için.Asırlardır kavuşamıyan aşıkara inat.O gün ilk kez tanışsalarda birbirlerini o kadar iyi tanıyorlar sadece bakışarak dahi öylesine iyi anlaşıyorlardı ki.Kader denilen şey varsa tam
olarak bu aşk için var olmuştu.. Yüzlerine vuran güneş ile ayrıldı dudaklar bu öpücükle mühürlenmişti ruhları.Ay ve güneş tüm zıtlıklara inat birlikteydiler artık..
---------------------------------------------------------
Selam ben nini~kun bu hikaye kıssa olmasına rağmen çok hoşuma gitti. Killuanın Gon ve efsanesini *güneşin oğlu şeysi* keşfedişini yazmamı istermisiniz?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hijo de la luna | killua x gon
RomanceAy ve Güneş imkeansız aşıklar iki gencin bedeninde kavuşurlar..