BÖLÜM 4: Kız Dişli Çıktı

28 5 3
                                    

Fulya'nın ağzından~

Otobüs çok bekletmeden gelmişti cüzdanımdan otobüs kartımı çıkartıp otobüse bindim. Ve cam kenarında oturmak için yer aradım. Ortalarda tek oturan bir teyze vardı yanına yaklaşıp "Afedersiniz teyzecim" kadın bana bakıp "Buyur kızım" dedi sıcak ses tonuyla. Bu gülümsememe sebep olurken konuşmaya devam ettim "Cam kenarında oturabilir miyim acaba? Ka-kapalı alanları pek sevmem de..." Kadın tereddüt etmeden "Tabi kızım gel" ahh o kadar rahatlamıştım ki anlatamam "Teşekkür ederim teyzecim çok teşekkür ederim!" dedim ve oturdum. Az da olsa rahatlamıştım.

Otobüs kütüphaneye gideceğim cadde de durunca indim. Ve yürümeye başladım. Biri koşarken omzuma çarptı ve özür dileyerek koşmaya devam etti. 'Bugün ne boktan bir gündü öyle' dedim kendi kendime. Biraz daha yürüdükten sonra kütüphaneye yetişmiştim. Üyelik kartımı görevliye gösterdikten sonra edebiyat hocasının geçen hafta verdiği yıllık ödevim için gerekli olan kitapların bölümüne ilerledim. Çok geçmeden elimde 10-12 farklı kitap ile cam kenarında ki boş bir masaya oturdum ve notlar çıkarmaya başladım.
(4 saat sonra)
Çalışmaya o kadar dalmışım ki saatin farkında bile değildim. Görevlinin kütüphanenin kapanacağını bildiren konuşmasını megafondan duyduktan sonra kendime gelmiştim. Okuldan saat 17 gibi çıkmıştım ve şuan saat 21'i geçmek üzere apar topar eşyalarımı toparlayıp kütüphaneden çıkmıştım. Telefonuma baktığımda annem ve babam beni defalarca aramıştı "Ahh ne yapacam şimdi ben? Çok endişelenmişlerdir!" Tam annemi arayacağım sırada telefonumun şarjı bitti "ALLAH KAHRETSİN YA!! Şimdi ben nasıl haber vereceğim onlara?" Ne yapmalıyım diye düşünürken otobüs durağına yetişmiştim.
Etraf karanlıktı ve karanlıktan hoşlandığım da söylenemezdi. "Hadi ama nerde kaldı bu otobüs!!?" Kendi kendime söylenirken karşıdan buraya doğru gelen iki adamı gördüm 'Bir siz eksiktiz!' dedim içimden.

Berke'nin ağzından~

Son ders edebiyattı ve her derste olduğu gibi oturma düzenleri aynıydı. Fulya hâlâ solgun duruyordu. Edebiyat hocası geçen hafta bir yıllık ödev verdiğini ve ödevi bizimde yapmamızı söyledi.

Paydos zili çaldığında Ege'ye dönüp "Ödev için kütüphaneye gidelim biraz araştırma yapar sonrada bara gideriz ha ne dersin?" beni kafasıyla onayladı ve ikimizde ayağa kalkarak sınıftan çıktık. Benim arabam tamirde olduğu için Ege'nin arabasına binip kütüphaneye doğru yola çıktık. Çok geçmeden yetişmiştik. Kütüphaneye girip ilk önce üyelik kartı aldık sonrada kitapları aramaya koyulduk. Gerekli kitapları alıp ortalarda bir yere oturduk. Çok geçmeden Fulya'yı cam kenarındaki masaya giderken gördüm seslenmek istedim ama Ege engel oldu. Ve haklıydı da daha ilk günden kıza neler yaşattık öyle.

1.30 - 2 saat daha çalıştıktan sonra Ege yerinde kıpardanıp "Ahh! Çok yoruldum ilk günden bu kadar ders çalışmak fazla bana hadi gidelim artık" dedi onu başımla onayladım  toparlanıp kütüphaneden çıktık. Çıkmadan önce Fulya'ya baktım hâlâ çalışıyordu.

Bir bara gidip 1-2 saat zaman geçirdik. Eğer araba kullanacak olmasaydık Ege'nin içmesine nasıl engel olurdum düşünemiyorum. Son birkaç yıldır gerçekten çok fazla içiyordu. Bu hoşuma gitmiyordu ama engelde olamıyordum.

Saat 21'i geçmişti eve gitmek için Ege'yi dürttüm zorda olsa onu bardan çıkarmıştım. Arabayı ben kullanacaktım çünkü benim salak kuzenim engel olmaya çalışmama rağmen çok fazla içmişti. Sarhoş da değildi ama ne olur ne olmaz diyerek onu yan koltuğa itip şoför koltuğuna geçtim. Yolda giderken Ege'nin sesiyle ona döndüm "Berke bu kız Fulya değil mi!?" bakışlarımı o tarafa çevirdim. Ege haklıydı o Fulya'nın ta kendisiydi "Siktir lan kıza saldırıyorlar!!" hemen arabayı durdurup hemen Fulya'nın yanına koşmaya başladık. Biraz daha yaklaştığımızda Fulya'nın yardımımıza ihtiyacı olmadığını fark ettik çünkü kız tek başına iki adamı da yere sermişti. Wooğğw Berke'ye dönüp"Kız dişli çıktı ya lan" dedim birbirimize sırıttık. Ardından Fulya'nın yanına geldiğimizde adamlar çoktan kaçıp gitmişlerdi.

Ege'nin ağzından~

Fulya'nın yanına yetiştiğimizde adamlar çoktan kaçıp gitmişlerdi. Ben olsam bende kaçardım aq kız onları mahvetmişti doğrusu hayran kaldım.

"İyi misin" diye telaşla sordum. Minicik okul eteğini düzeltirken bize döndü içimden 'eteğinin neden bu kadar kısa' olduğunu geçirmeden edemedim. "Sizin burda ne işiz var?"dedi şaşkın bir sesle. Korku mutluluk hüzün endişe gözlerinde her türlü duyguyu görebiliyordum. Berke "Bardan dönüyordukta seni görünce koşarak yanına geldik iyi misin!? " "İyiyim. İyiyim bir şeyim yok"dedi. Gözüm kolundaki morluğa kaydığında oraya baktığımı fark etmiş olacak ki "Acımıyor. Eve gittiğimde buz koyarım geçer."dedi Berke'nin konuşmasıyla bakışlarımı Fulya'dan çekip Berke'ye yönelttim. "Bu kapalı yolda ne yapıyorsun?" "Otobüs bekli- Bir dakika ne kapalı yol mu!!?" "Hıhı" 7-8 metre arkamızdaki yolda çalışma yapılacağını bu yüzden kapalı olduğunu gösteren levhayı işaret ettim. "Siktir bu daha önce yoktu! Karanlık olduğu içinde görmemişim! Yani yarım saattir boşu boşuna bekliyorum burda. Ahh!" elini alnına vurarak söylemişti bunları.

Tekrar bize dönerek "Telefonunuzu kullanabilir miyim?" dediğinde telefonumu cebimden çıkarıp verdim. Birkaç numara tuşlayıp arama düğmesine bastığında çok geçmeden karşı taraf telefonu açmıştı. Telefon açılır açılmaz Fulya "Anne" dediğinde karşı taraf da endişe dolu ses tonuyla karşılık vermişti "Fulya!? Neredesin sen kaç saattir? Neden telefonunu açmadın!!?" Fulya sakinliğini koruyarak "Kütüphaneye gitmiştim saatin kaç olduğunun farkında değildim. Apar topar eşyalarımı toparlayıp çıktım sizi arayacağım zaman telefonumun şarjı bitti. Otobüs beklerken de iki serseri bana saldırmaya çalıştı. Onlarla biraz boğultum. " dedi ve sustu karşı taraftan "nE!? Sen iyi misin bir şey oldu mu? Sana zarar ver-" "Sakin ol anne onları bir güzel patakladım" dedi kendinden emin bir şekilde. "Birazdan evde olurum merak etme. Eve geldiğim de daha detaylı anlatırım. Şimdi kapatmam lazım" karşı tarafın cevap vermesini beklemeden telefonu kapatıp bana geri uzattı. "Teşekkürler" "Rica ederim"

"İstersen seni evine bırakabiliriz" dedi Berke. Fulya tereddütte kaldı önce sonra lafa ben girdim "Bu saatte otobüsler geç dolanır. En az yarım saat daha beklemek zorunda kalırsın." dediğim şey ile kolundaki siyah ince kayışlı zarif saatine baktı ve kafasıyla onayladı. "Bu taraftan" diye yön gösterdi Berke üçümüz yanyana arabama doğru yürüdük. Fulya arka koltuğa geçeceği sırada "Şey-" "Merak etme arabanın üstünü açarım" söylediğim şeye karşı başıyla onay verip arabaya bindi. Berke şoför koltuğuna bende yan tarafına oturdum. Oturur oturmaz arabanın üstünü açtım. Ve yola koyulduk.

Fulya'dan evinin adresini alıp GPS'e konumu girdim. Aynadan Fulya'ya baktım ve "Bu etek neden bu kadar kısa" diye mırıldandım. Duymuş gibi kafasını kaldırıp bana baktı. Bende aniden kafamı önüme çavirdim ve "Arkada ufak bir çarşaf olucaktı bacaklarını örtebilirsin. Arabanın üstü açık olduğu için serin hava esiyor" diyerek lafı değiştirdim. Arkasına dönüp çarşafı aldı ve bacağına örttü. Hâlâ üşüyor gibiydi bu yüzden ceketimi çıkartıp ona uzattım "Teşekkürler" dedi ve ceketi giydi. Fulya ceketi giydiğinde minicik bedeni içinde kaybolmuştu. Çok şirin gözüküyordu. Bu haline gülümsemeden edememiştim.

Berke bana bakarak "Az bak kıza aq fark edecek" diyerek sırıttığında hâlâ Fulya'ya baktığımı yeni fark ettim. Sahte bir sinirle ona tısladım ve "Kes sesini lan göt şimdi duyacak kız yanlış anlayacak" dedim "Merak etme fark etmez" diyerek sırıttı it. Bende önüme döndüm.

Fulya "Şey rica etsem şurada ki telefoncunun önünde bekler misin" Berke dediğini yapıp telefoncunun önünde durdu. Fulya arabadan ineceği sırada "İstersen senin yerine ben gidip alayım alacağın şeyi" dedim "İyi görünmüyorsun" diyede ekledim. Başıyla onaylayıp cüzdanından parayı uzattı ve "Taşınabilir şarj ve flaş alır mısın" dedi parayı alıp 'tamam' dedim. Ne bekliyordunuz kendim mi ödeyecektim birde. Dediklerini alıp arabaya bindim para üstünü ve istediklerini ona verdim "Teşekkürler" dediğinde "Önemli değil" diyerek yanıt verdim. Ardından yola devam ettik.

SELAAMM~
YENİ BÖLÜMLE KARŞINIZDAYIM UMARIM HOŞUNUZA GİDER 😘
YORUM YAPMAYI VE OY VERMEYİ UNUTMAYIN KUZULARIM SİZLERİ SEVİYORUM 💜🦋

FOREVER TOGETHER (SONSUZA DEK BİRLİKTE)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin