◄ [MP:2] - BÖLÜM 29 ►

527 76 17
                                    

(Bilgilendirme: Şehir manzarasına karşı oturan bir adam gifidir.)

👁‍🗨: "Bir çiçek bahçesinde, oldukça narin görünen toprağın ta kendisiydin

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

👁‍🗨: "Bir çiçek bahçesinde, oldukça narin görünen toprağın ta kendisiydin."

[x]

Jimin telefonunu gülerek arka cebine atıp oturduğu koltuktan kalktı ve merdivenlere doğru ilerledi. Basamakları çıktıktan sonra odaya vardı, kapıyı hafifçe aralayarak karanlığın içine sızdı. Ardından kapatıp pencereye doğru ilerledi ve perdeleri açtığında dışarıdaki sokak lambasının ışığı odayı aydınlattı.

Rose yattığı çift kişilik kadife kumaşlı yatakta arkasına dönerken yüzünü buruşturup esnedi. "Off, her yerim ağrıyor..."

Gözlerini araladığında derin bir nefes bıraktı ve yutkundu. Pencerenin kenarında kendisine bakan Jimin'i fark edip kaş çattı. "Orada ne arıyorsun?"

Üzerinde toz pembe bir saten askılı ince ve kısa gecelik vardı. Sarı dalgalı saçları yastığa dağılmıştı ve nedense Jimin'in gözüne oldukça hoş görünüyordu.

"Ben yeniden dirilmek için, sana olan duygularımı feda ettim Park Jimin."

Adımlarını yavaş bir edayla yatağa doğru yönlendirdi ve yanına geldi Jimin. Başını yana çevirip genç kızın güzeller güzeli portresine ve bedenine baktı. Rose bir şey hissetmediği için utanç da hissetmiyordu. Başını yana çevirdi ve geriye doğru atıp kendisini inceleyen Jimin'e baktı. "N'apıyorsun gecenin bir vakti odamda?"

"Oda bana ait." Dedi Jimin ciddiyet dolu ses tonuyla. "Yatak da öyle."

"Yoo, kim dedi?" Rose arkasını dönerek boş yastığa sarılarak bacakları arasına aldı. Sırtı açıkta kalınca Jimin üçüncü bir yastık alıp arkasına yerleştirdi üşütmemesi için. Üzerine sıyrılan battaniyeyi örtüp bıkkınlıkla nefes vererek banyoya doğru yöneldi. Rose arkasından ifadesizce baktı. O banyoya girdikten sonra hızla kalktı ve saçlarını dağıtıp görünüşünü düzeltti. Geceliğini hafifçe aşağı çekerek dekolteleri belli ettikten sonra komodinin çekmecesinden ten renginde hafif bir ruj alıp dudaklarına sürdü, ardından yerine yerleştirirken hızla parfümü kaptı ve boynuna, bacak aralarına, gövdesine sıktıktan sonra geri koydu. Yatağa geri yatıp ay pozisyonu aldı ve Jimin'i beklemeye başladı.

Gelip de yatağına yatacak mıydı? Rose de inat eder çıkmazdı yataktan. Sonra Jimin uyuyunca yüzünü incelerdi belki. Hayaller hayaller...

Birkaç dakika sonra Jimin kafası ıslak bir şekilde üstünü giyinmiş vaziyette ayaklarında çorap olmadan buhar kaplamış banyodan çıktığında Rose uyuyor numarası yaptı. Jimin etrafta kurutma makinesini ararken saçlarının suyunu küçük bir havlu yardımıyla alıyordu. Çekmeceyi açıp tarağı aldı ve iyice kuruladığı saçlarını tarakla tarayıp tarağı geri koydu. Bir eliyle iyice dağıtırken yatağa doğru adımladı.

Rose'nin yatıyor olması onu alakadar etmezdi. Kendi bileceği işti, yatak Jimin'e aitti ve Jimin uyumak istiyorsa uyurdu.

Usulca yatağa girip sırtını Rose'ye döndü ve gözlerini kapatıp uykuya daldı umursamadan.

Rose gözlerini yavaşça aralayarak sessizce çıplak bacaklarını Jimin'in bacaklarına sardı ve gözlerini kapatıp uyumaya çalıştı.

[MEZAR PARTISI: IKINCI KITAP]

◄[SM/SEQ/AU!]► MEZAR PARTISI® (NO.II) | #thriller (✓)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin