Ece'nin ağzından devam~
"Selam sürtük! Beni özledin mi?" alayla gülümsemeye başladı.
"Fu-fulya!"
"Iıı Fulya değil. Nemesis! Ah! Uzun zamandır bu anı bekliyorum biliyor musun?" kahkaha atmaya başladı.
"Be-ben"
"SUS!" bağırması ile yerimde sıçradım.
"Bu halimi özledin mi? Hah benimki de soru! Özlemeseydin dün akşam yaşanmazdı. ÖYLE DEĞİL Mİ!?" korkuyla yere çöktüm ve ağlamaya başladım.
"Özür dilerim! Lanet olsun! Bağırma artık."
"BANA EMİR VERME!!!" yanıma çöktü ve
"İki yıl öncesini hatırlıyor musun? Sana HATIRLIYOR MUSUN? Dedim!!!"
Cevap vermeyince daha çok bağırdı
"Geri dönüşüm mükemmel olacak! Herkes bunu konuşacak! Sen ve o şerefsiz yaptıklarınızın bedelini ödeyeceksiniz! Bu hatırlamana yardımcı oldu mu!? HA!!?"
"Evet evet! Hatırladım. Özür dilerim geçmişte yaptıklarım için çok özür dilerim!" sinirle ayağa kalktı ve
"Hah özürmüş SİKERİM ÖZRÜNÜ! Madem özür dileyeceksin ne sikime gittin yattın Tarık ile!!"
"Be-"
"KES! Sen benim en yakın arkadaşımdın be! En yakınım! Ama sen ne yaptın? Benim sırtımdan vurdun! Neden çünkü kıskançlık yaptın! Ben seni hep kardeşim gibi gördüm oysaki." Durdu derin nefes aldı bana iğrenerek baktı
"Buna karşılık sen ne yaptın? Eski sevgilimi ayarttın! Onunla birlikte yattın. O iğrenç halinizi görmemi istediğin içinde iyi olmadığını yardım etmemi istediğini söyledin. Ben sana bir şey oldu korkusuyla gecenin bir yarısı taksiye binip gitmiştim! Taksiye! Öleceğimi hissettim ben ama yinede geldim. Ve neyle karşılaştım!!!" yanıma eğildi ve eliyle çenemi tutup yüzüne bakmamı sağladı.
"SENDEN. DE. O. ŞEREFSİZDEN. DE. TİKSİNİYORUM!!! İkinizde aşağılıksınız!" lafı biter bitmez elindeki kafamı ittirerek geri ayağa kalktı. Kahkaha attı ve aniden ciddileşti bu hali çok ürkütücüydü.
"Ben dün gece tıpkı o geceki gibi öleceğimi hissettim. Nef-nefes anlamadım. Kaplar açılıp o it içeri girdiğinde ne kadar korktum biliyor musun?"
"Ee! Yeter artık!" aniden bağırıp ayağa kalktım. Bana dönüp sanki bunu yapmamı bekliyormuş gibi bana döndü ve sinsice güldü. Ben konuşmaya devam ettim
"Her şeyde başarılı olmanı kıskandım. Sevgilin olmasını kıskandım. Aileni kıskandım. Evet SENİ KISKANDIM!!!İyikide o gece Tarık ile yattım. Haha o surat ifaden görülmeye değerdi. Keşke o yoğun bakımdan çıkmasaydın! KEŞKE O GÜN ÖLSEYDİN!!!" sınıfın kapısı tıklatılınca o tarafa döndüm. Fulya yanıma gelip yüzüme sert bir tokat attı. Tokadın etkisiyle sendeleyip yere düştüm. Yanıma eğilip bağırarak
"O GECE YEMİN ETMİŞTİM! YAŞADIKLARIMIN İNTİKAMINI ALACAM DEMİŞTİM! ŞİMDİ BUNUN İÇİN BURADAYIM!!!" yanıma eğildi ve saçlarımı tuttu çığlık attım
"AAHĞĞ!" kapı büyük bir gürültü ile açıldı. Ve Fulya birden havalandı.
"Bu burda bitmedi!! Yaptıklarınızı ödeyeceksiniz!!"Fulya'nın ağzından~
Sınıfın kapısı bir anda açıldı ve kendimi havada buldum. Ege beni sırtına almış sınıftan çıkarmaya çalışıyordu. Başarılı oluyordu da! Sınıftan çıkmadan önce Ece'ye bağırdım
"Bu burda bitmedi!! Yaptıklarınızı ödeyeceksiniz!!"Ege beni okul binasının dışına çıkardı ve yere indirdi
"NE YAPTIĞININ FARKINDA MISIN!?"
"BANA BAĞIRMAYI KES EGE!!" ellerimi tuttu
"Sen bu değilsin Güzelim."
"Beni ne kadar tanıyorsun ki!!? Ha! Sadece 20 gündür tanışıyoruz! 20 GÜN! Bu sürede beni ne kadar tanımış olabilirsin ki!!?" aniden dudağıma yapşınca afalladım. Birkaç saniye sonra kendime geldiğimde ellerimi tutan ellerinden sağ elini büküp diz çöktürdüm ve arkasına geçtim
"BİR. DAHA. BANA. SAKIN. DOKUNAYIM. DEME!!" onu orada bırakıp motoruma bindim. Kaskımıda takıp gaza bastım.Sahil kenarına geldiğimde motordan indim kaskı çıkarıp kolumun altına koydum ve sahil kenarında yürüdüm. Daha fazla dayanamadım ve yere çökerek ağlamaya başladım. Elimi karnıma koydum ve yüzümü gökyüzüne doğru çevirdim
"Özür dilerim bebeğim! Özür dilerim! Biliyorum şuan beni gökyüzünden izliyorsun ve benden nefret ediyorsun! Biliyorum! Çok özür dilerim. Ama söz veriyorum intikamımızı alacağım. SÖZ VERİYORUM!!" Kafamı dizlerimin arasına gömdüm ve tüm sesimle ağlamaya başladım. Tam o sırada sırtımda bir el hissettim ve kim olduğuna bakmadan elini tutup ters çevirdim.
"Berke! Senin ne işin var burda? Ne zaman geldin?"
"Önce kolumu bıraksan diyorum." kolunu bıraktım ve konuşmasını bekledim.
"Sen okuldan çıktığında ben arabadaydım ve peşinden geldim. Yaniii... En başından beri buradaydım."
"Yoksa se-sen"
"Evet her şeyi duydum." dolu dolu olan gözlerim ile ona baktım. Hiç beklemediğim anda bana sarıldı ve "Her şey geçecek kardeşim. Her şey geçecek. Anlatmak ister misin?" dediğinde kafamı kaldırıp ona baktım. Ve kafamla onayladım.
"Tarık ile ortaokuldan tanışıyorduk. Liseye girince sevgili olduk. Ece ile çocukluktan beri arkadaştık. Hatta kardeş gibiydik." burnumu çekip devam ettim.
"Bir buçuk yıl önce Tarık ile aramızda bir şeyler yaşandı. Bir ay sonra hamile olduğumu öğrendim. Ne yapacağımı bilemedim ilk önce aileme anlattım onlar okulu dondurmamı ve bebeği kabul ettiklerini söyledi. Sonra Tarık'a anlattım o buna hazır olmadığını düşünmek istediğini söyledi. Ben bunu Ece'ye anlattım. O gece Ece bana iyi olmadığını hemen yanına gitmemi söyledi. Korkmuştum çünkü o benim kardeşim gibiydi. Apar topar bir taksiye bindim"
"Taksiye mi!?"
"Hıhı. O zaman öleceğimi hissettim. Ama umursamadım. Nefes almakta zorlanıyordum. Ece'nin evine geldiğim de onu Tarık ile birlikte gördüm. Ve koşarak ordan uzaklaştım. Ece bana komplo kurmuştu. Ben bunları düşünürken bir araba çarptı. Hastaneye kaldırıldım. Yoğun bakımda bir hafta kadar kaldım. Kendime geldiğimde..." elimi tekrar karnıma koydum ve devam ettim
"Kendime geldiğimde bebek yoktu."
Berke bana daha da sıkı sarıldı
"O gün yemin ettim bebeğimin intikamını alacatım!" Berke hâlâ bana sarılırken konuşmaya başladı
"Okula ilk geldiğimiz gün sana sürekli bakma sebebimiz ne biliyor musun?" kafamı hayır anlamında salladım.
"Ölen kız kardeşime çok benziyordun. Yüzün bana onu hatırlatıyordu. Hatta onunda kapalı alan ve karanlık korkusu vardı. Ve. Ve o tacize uğradı. Daha fazla dayanamadığını söyleyerek kendini öldürdü." sesi titriyordu. Ama devam etti.
"Şuan birbirinize çok benzedeğinizi hissediyorum. Ama o senin kadar güçlü değildi. Bununla başa çıkamadı. Ve bu dünyadan gitti." yutkundu ve gök yüzüne baktı
"O şimdi orada senin bebeğin ile birlikte bizi izliyor. İkiside mutlu. Ve bebeğin senden nefret etmiyor. İnan bana!" kafamı salladım ve daha sıkı sarıldık.
"Hande şuan yanımda değil. O beni burada bırakıp gitti. Ama sen gitme tamam mı? Hep burda kal!"
"Gitmeyeceğim! Hep burda başının etini yemek için kalacağım!" gülümsedi bende gülümsedim
"Ama intikamımı alacağım! Buna engel olamazsınız. Ne sen ne de... Ege."
"Zaten Ege bunu öğrendiği zaman o piçte yaşamaz o sürtükte! Merak etme!" Doğru mu söylüyordu. Ege beni gerçekten bu kadar çok mu seviyor??
"Berke?"
"Hımm"
"Ege bunları öğrendiğinde benden nefret etmez değil mi? Beni bırakmaz değil mi!?" teleşla sorduğum soruya Berke kesin ve net bir şekilde
"Saçmalama! Ege seni her şeyden çok seviyor. Onu ilk defa bu kadar huzurlu görüyorum ben. Hem seni annesini sevdiği gibi seviyor. O kimseyi annesi ile aynı kefeye koymazdı. Ama sen onu için başkasın!"SELAAAMMM~
DUYGUSAL BİR BÖLÜM OLDU 🤧
İYİ OKUMALAR 💋
OY VERMEYİ UNUTMAYIN 💋🦋💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FOREVER TOGETHER (SONSUZA DEK BİRLİKTE)
Roman pour AdolescentsÇoğu şey umduğunuz gibi ilerlemeyebilir. Ama sorun etmeyin. İlerlediği yolu istediğiniz şekle sokabilirsiniz. Unutmayın ipler sizin elinizde! Hiçbir şey göründüğü gibi değildir. Fulya'da öyle içine kapanık sert ve umursamaz gibi görünse de aslında t...