Soğuk havayı seviyordum.
Derin bir nefes alıp bırakırken hızlıca binaya giriş yaptım.Her ne kadar bu oyunları oynamak suç olsa da, son zamanlarda oldukça popüler olmaya başlamıştı. Ve daha önce asla oynamadığım hâlde bu gün oynamak zorunda olduğumu biliyordum.
Paraya ihtiyacım vardı.
Fazlaca hemde.
Ve bir oyun oynamaktan zarar gelmeyeceğini düşünüyordum. Arkadaşım Jennie daha önce bir kaç kere oynamıştı. Gerçi bu, başına çok iş açmıştı.
Zavalıların işine yarayan bir oyunda. Paranın insanları tanrılaştırdığı bir oyun. Fazla riskliydi, karşındakinin ne istediğini asla bilemiyordun. Ama yine de fazla insanın tercih ettiği bir oyundu.
Binayı, Jennie'nin verdiği adres ile bulmuştum. Sıradan bir otel odası gibi gözükse de içinde fazlaca Boss oyuncusu olduğunu biliyordum.
Hızlıca resepsiyona ilerledim. Jennie'nin dediğine göre, sadece Boss için geldiğini söylemek yetmiyormuş. Resepsiyondakinin polis olma ihtimali de vardı ama Jennie bunu endişe etmemem gerektiğini söylemişti.
Umuyordum ki polisle alakası olan biri değildi resepsiyonda ki.
Zenginlerin eğlencesiyken, bizim gibilerin risk aldığı bu oyun görünürde o kadar kötü değildi ama derinlere inip düşününce karşıdakinin seni bir av yerine koyduğunu fark edebiliyordun.
Seul'de yayılmaya başlayıp, ülkenin çoğunluğunun oynamaya başladığı bu yasak oyun tam olarak şu şekildeydi;
Herhangi bir Boss oyuncusu, zengin biri, karşısında ki para vereceği kişiye seçenekler sunuyordu. Eğer kolay olanını seçersen karşılığında daha az bir miktar para veriyorlardı. Seçeneklerden zor olanını, ama Boss oyuncusunun daha çok seçmeni istediğin seçeneği seçersen sana daha fazla para veriyordu.Zorunlu kurallar vardı. Mesela en az bir seçenekteki görevin, karşısıda ki kişinin yapabileceği bir kapasitede olmasıydı. Çünkü oyuna bir kere girdin mi, en az bir seçeneği yapmalıydın ve öbür türlü eğlenceli olmazdı. Yani en azından Boss oyuncuları için. Biz Boss oyuncusu muyduk ? Hayır, biz oyunda avdan başka bir şey değildik. Eğlenceli değildi.
İlk başta bir kaç kişinin sanki bir iddiaya girmişcesine oynadığı oyun daha sonra buna dönmüştü.
Resepsiyona gülümseyerek yaklaştım. Daha sonra ise bunu aptalca buldum.
Şahsen karşıdaki adam hiç mutlu bakmıyordu." Evet ?"
Fazla kaba olan görevliyi görmezden gelmeye çalışarak konuştum; "Ben şey için gelmiştim" dudaklarımı ısarak konuşmaya başladığımda hâlâ tırsıyordum. Yanlış bir yolmuydu ? Ya benden isteyecekeleri şey berbatsa ?
" Boss için mi ?"
Karşımda ki sarışın adam konuştuğunda ona hızlıca başımı salladım. Daha önce Jennie de bu oyuna katılmıştı ve ondan o kadar da kötü bir şey istememişlerdi. Yani sanırım ? Çünkü oyunun bir diğer kuralıda Boss oyuncusunun size sunduğu seçenekleri ve yaptığınız görevi kimseye söylememekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ᴋɪꜱꜱ ᴏʀ ᴋɪʟʟ •Taelice
Fanfiction"Önünde iki seçenek var Lisa, bunlardan birini seçmek zorundasın. Her ikisinin de sonuçları var, akıllıca seç" "Beni öp ya da öldür" V & L @lilyss-