Eda o sabah okula gitmek için uyanmıştı. Elini yüzünü yıkadı. Dişlerini fırçaladı. Annesi Eda'yı kahvaltıya çağırdı. Eda'da annesine cevap vermedi. Çünkü Eda çok agresif bir çocuktu. Yani aslında çocuk demek o kadar doğru olmaz çünkü Eda 21 yaşındaydı. O günde babasını görmek için gelmişti. Aslında onun bir evi vardı. Neyse işte kıyafetlerini giyinip kahvaltıya indi. Babasına günaydın dedi. Ama annesiyle konuşmadı. Yemeğini yedi tektar dişlerini fırçaladı, ayakkabısını ve montunu giyip çıktı. Arabasına bindi ama tam arabasını sürecekken bir miyavlama sesi duydu. Biraz dinledi ama bir şey duyamadı. Tam tekrar sürecekken bir kez daha miyavlama sesi duydu. Bu sefer arabadan indi ve biraz bekledi yine hiçbir şey duymadı. Neyse dedi ve arabaya tekrar bindi. Yine miyavlama sesi duydu. İyice dinledi. Ve sesin çantasının içinden geldiğini anladı. Hemen çantasını açtı. Ve içinden simsiyah bir kedi çıktı. Eda şok olmuştu. Ama sonra kediyi kucağına aldı. Sevdi biraz ekmek ve süt verdi. Sonra kediyi bıraktı. Ama kedi peşinden geldi.