(Bölümlerin içinde aslında olmayan şeyler (kurgular) var. Heimdall'ın yaşanılan önemli şeyleri söylerse lanetleneceği gibi.)
Bilgiler:
Adın S/A
Kader Tanrıçasısın. Kişilerin geleceğini önceden görüp bunu değiştirebilirsin.
550 yaşındasın. (Thor'dan 10 asır küçüksün.)
Thor ile kaderleriniz bağlandı ama bunu sen ve Frigga hariç kimse bilmiyor.
Asgard bu aralar çok sakindi ama Thor 9 diyarı sürekli koruma düşüncesi ile Asgard'da vakit geçiremiyordu. Gideli haftalar olmuştu. Ne kadar endişelensen de bunu belli etmek istemiyordun. Ormanda bunları düşünürken krallığa dönmek için yola koyuldun. Frigga'dan izin alıp onu bulmaya karar vermiştin.
- - - - -
"Kesinlikle olmaz S/A. Bu çok tehlikeli." Bunu istediği belli oluyordu ama endişelendiğini de saklayamıyordu.
"Fakat kraliçem, kendimi koruyabileceğim güçlerim var. Bunu halledebilirim. Sadece onu bulmak istiyorum."
Uzunca düşündü ve derin bir iç çekti. "Pekala. Bu Thor'un hiç hoşuna gitmeyecek ama bende endişeleniyorum. Gidebilirsin S/A."
Sevinmiştin. "Teşekkürler Frigga. Sizi hayal kırıklığına uğratmayacağım." dedikten sonra ayağa kalkıp saraydan çıktın.
Heimdall'ın yanına gittin.
"Geldiğini gördüm." dedi ve gülümsedi. Gülümsemesine karşılık verdin. "Tabi ki gördün."
Bifrost köprüsünü geçtikten sonra ilk Jotunheim'e göz atmaya gittin.
Geçitten geçtiğin anda seni kendi etrafına saran devler ve cadılar gördün. Devler o kadar uğraşılmayacak olsa da cadılar neredeyse senin kadar güçlüydü. Seni tanıyorlardı ve korkmuşlardı.
"Kaos çıkarmaya gelmedim cadılar. Thor'u aramaya geldim. Ama ona bir şey olduysa çok rahat kaos çıkarabilirim."
Hiçbirinde tek mimik oynamamıştı. "Tamam o zaman." diyip karşındaki cadının zihnine girdin. Saniyeler içinde kollarını salıp önünden çekildiler. "Şunu yapmanız için illa uğraştıracaksınız değil mi?"
Liderlerinin yanına gittin. "Thor nerede Dev?" Gözünü bir an bile gözünden ayırmamıştı. "Burada değil."
"İnanmam için kanıt sunmalısın ya da bunu kendi yöntemimle de halledebilirim ama şanslısın ki eğlenmek için vaktim yok." diyince etrafını birkaç dev daha sardı. "Hadi amaaa. Söylediklerimde ciddiydim."
"Bütün diyarda Mjollnir'ı arayabilirsin Kontrolcü." dedikten sonra bir of çektin. "Thor'un güçlerine sahip miyim sanıyorsun. Bu senelerimi alır. Sanırım bunu uzun yoldan halledeceğiz." Gözlerini kapatıp bütün devlerin zihninde Thor'u aradın ama bir şey bulamamıştın.
Devler beynindeki damarların eridiğini hissedip bir yandan da bağırırken gözlerini açtın ve hiçbir şey söylemeden arkanı dönüp Heimdall'ı çağırdın.
Asgard'a tekrar dönüp hüzünle yere oturdun. Heimdall bu halini görecek oldu ki "Devleri kışkırtmak da üstüne olmadığını düşünmeye başladım S/A." dedi. Yaptıklarına gülsen de hala yaşadığın endişenin üstüne çıkmıyordu. "Onu orada bulabileceğimi sanmıştım." Kafanı kaldırıp Heimdall'a baktın. "Heimdall, bana neler olduğunu gerçekten söyleyemez misin?"
"Söylersem neler olacağını biliyorsun. Kendi lanetimi düşünmeksizin daha kötüsü kaderi de değiştiririm. Bunu kendin çözmen gerek leydim." Hiçbir duyguyu hissetmemişti. "Biliyorum. Bunu çözeceğim." dedikten sonra köprüden geçtin. Saraya doğru yol alırken eglencenin arasında Loki'yi fark ettin. Kendine lanet okudun. "Odin'in sakalları aşkına. Nasıl bunu daha önce düşünemedim." diyip Loki'nin kolundan tutup onu saraya çektin.
"Thor nerede Loki?" Bir yandan şok ve gülümseyle sana cevap verdi. "Nereden bilebilirim? Elini indirsen de iyi edersin aslında." Elini yakasından çektin. "Yaptığın şeyler yüzünden tabi ki aklıma sende geleceksin. Bu yüzden beni suçlama." Daha da fazla korkmaya başlamıştın. "Beklenmedik şeyler yapsan ilizyonunu fark ederim, sence de öyle değil mi?" Devamlı şoku içerisinde sessiz kaldı. "Loki sakın." diyip zihnine girmeye çalıştın ama çok güçlüydü.
Yere çöktün. Loki'nin zihnine girmeye çalıştıkça senin beyin damarların erimeye başlıyordu. "Loki lütfen bırak beni. Onu seviyorum. Bunu biliyorsun! Ona ihtiyacım var."
"Onun kaderini kendine bağladıktan sonra cidden hala ona ihtiyacın mı var?! Kardeşimi senden kurtarmaya çalışıyorum seni cadı!" Duyduklarının şoku ve acıyla ayağa kalkmaya çalıştın. "Ben cadı değilim ve onu kendime bağlayan ben değilim." Ağlamaya başlıyordun. Bir anda aklına onun şuan ilizyon yapıyor olması geldi.
Yaşadıkların aslında gerçek değildi. Senin beyninde sana acı ilizyonunu gösteriyordu. Kendine bir kez daha lanet okudun ve ayağa kalktın. "Loki şu ilizyonları geçelim artık lütfen." dedikten sonra onu arkanda bıraktın ama koşarken Loki'nin zihnine girmeyi de unutmadın. O şuan burada değildi ama onun ilizyonu olan şeyleri göstermeyecek diye de bir şey yoktu.
Diyarın en altına yani ölü askerlerin bulunduğu yere indin. Loki arkası dönük seni bekliyordu. "Nerede o?" dedin.
"Burada S/A. Ama önce açıklamanı istiyorum." Gözleri merakla bakıyordu. "Bu nasıl oldu?"
"Burada yaşayan eski büyücülerden biri ben Kontrolcüyken ve gücümü kontrol edemiyorken lanet bağladı ve beni Thor'un zihnine hapsetti." Gözlerin dolmuştu. "O olmadan yaşamam imkansız. Ama bu onu sevmiyorum anlamına gelmiyor." diyip yere çöktün. "Şimdi lütfen onu geri verir misin artık."
"Demek bu yüzden son zamanlarda güçsüzsün." dedi Loki. Kafanı kaldıramadın. "Thor döndüğünde bunun bir çözümünü bulacaktık." dedin.
Arkasında tanıdığın bir siluet belirdi. "Bunu hemen halledebilirdik S/A." dedi Thor. Onu görünce gözyaşlarını artık tutamıyordun. Ayağa kalktıp kucağına koştun. Thor, Mjollnir'ı yere bıraktığı zaman ağır ve tok bir ses çıkardı.
Ona sarılırken hasretini giderecek kadar sarılmaya çalıştın ama bu sana yetmemişti. Uzun saçları hala gürdü ve mavi gözleri sana özlemle bakıyordu. "Nerelerdeydin?" dedin. Onu bu kadar özleyeceğini tahmin edememiştin. "Sana yemin olsun Thor. Kendimi düşünmüyorum. Senin için çok endişelendik."dedin.
"Aslında sadece sen endişelendin S/A." dedi Thor. Dediği şeye şaşırmıştın. Kollarından ayrıldın. "Nasıl yani?"
"Herkes biliyordu laneti." dedi ama yüzünde üzülmüş bir tepki vardı.
"Yani bu saraydaki herkes sana olan sevgimi mi denedi." Şaşkınlıktan gözlerin dönmüştü. "Ne- Ne cürretle sana olan sevgimi tartarlar."
Loki köşede sessizce sizin tartışmanızı dinliyor ve arada sırıtıyordu.
"S/A, Odin'den söz ediyoruz. " dedi Thor. "Ve hala gücünü kontrol edemiyorsun sadece farkında değilsin."
"Ne? Odin mi?" Nefesin azalıyordu. "Sen gittiğinden beri her şey planlı mıydı yani? Benim hayatımı tahlikeye attın ve bundan önemlisi benim sana olan sevgimden şüphe mi ettin?" Derin ve sık nefesler almaya çalışmaya başladın. "Madem bunu çözebilirdik, neden yanımda değildin?"
Thor adımlarla yanına yaklaştı. "Bak sevgilim, -" diyecek oldu ama sözünü yarıda kestin ve tekrar ağlamaya başladın. "Yaklaşma bana." diyerek geri adımlar atmaya başladın.
Yere çöktün. Gözlerin kararmaya başlamıştı. Bunu hak etmediğini düşünüp zihnini kapatmaya karar verdin.
- - - - - - - - - - - -
Arkadaşlar hikaye çok fazla Thor ile hayal et'e benzemedi ama bölüm bölüm olsun dedim. Ara ara Kader Tanrıçası'na bölüm atmaya devam ederim. Diğerlerinde de aynı şekilde böyle gitmeyi düşünüyorum. Yazım yanlışı varsa kusura bakmayın
Umarım seversiniz :*
