◄ [MP:2] - BÖLÜM 47 ►

506 71 35
                                    

(Bilgilendirme: Boyundan öpücük gifidir.)

👁‍🗨: "Her baharda çiçekler açacak diye bir şey yok

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

👁‍🗨: "Her baharda çiçekler açacak diye bir şey yok. Ben sırf sen çiçek açasın diye bir yaprak misali dalımdan düştüğümü bilirim."

[x]

Jungkook merdivenlerden indi ve mutfağa doğru adımladı. Kapıdan girdiğinde tezgahtan bir bardak alarak su doldurdu ve dikledi. Mutfaktan çıkıp merdivenlere yöneldi yeniden ve üst kata çıktı. Odanın kapısını açtı, girecekken durdu başını kaldırıp içeri baktığında. Hemen kapıyı kendine çekip hafif aralık bıraktı ve sırtı kapıya dönük üzerindeki tişörtü çıkaran Lalisa'yı izlemeye başladı.

Genç kız çıkardığı tişörtünü kenara bıraktıktan sonra altındaki pantolonu da çıkardı ve aynada bedenine baktı. Çok zayıflamıştı. Saçlarını arkaya atıp omuzlarına, köprücük kemiklerine ve bacaklarıyla kasıklarına bakarken Jungkook hafif aralanmış dudaklarını ıslatarak kendisini izlemeyi sürdürdü.

Zombi olup bilincini yitirdiğinden pek bir şey hatırlamıyordu geçmişe dair ancak genç kızın ince ve güzel fiziğini gördüğünde zihninde hafiften canlanmıştı bazı şeyler.

Bacaklarına dokunduğu, boynunu öptüğü, genç kızın zevk alarak gülüştüğü saniyeler zihninde aktifleştiğinde Jungkook derin bir nefes aldı. Gözü dönmeye başlamıştı yavaştan, başına hafiften ağrılar giriyordu. Kapının kolunu sıkıca kavradığında Lalisa arkasındaki hareketliliği fark etti ve aralık kapıya baktı. Jungkook'u görünce arkasına döndü şaşkınca.

Kendisini mi izlemişti?

Bedeni çırılçıplaktı. Südyeni ve küloduyla duruyordu, utanarak ellerini arkasında birleştirdi. Jungkook baş ağrısını umursamayarak gözlerini açıp odaya girdi ve kapıyı kapattı arkasından. Başı önüne eğikti. Doğruca yatağa ilerlediğinde kendisine bakmayan Jungkook'ta bir gariplik olduğunu fark eden Lalisa, utanmayı bir köşeye bırakarak yatağın etrafından dolandı ve yanına geldi. "Aşkım, iyi misin?"

Jungkook yutkunarak yorgunlukla yatağa oturdu. Hiç iyi görünmüyordu. Dirseklerini dizlerine yaslayarak alnını ovdu. Derin nefesler alırken Lalisa korkuyla kendisine bakıyordu. "Jungkook sen iyi değilsin."

Üzerinde kısakollu bordo tişörtle durduğundan üşümeye başlamıştı Jungkook. Lalisa ayaklarının üzerine çömeldikten sonra dizlerinin üzerine çıktı ve ellerini çekti Jungkook'un. İşaret ve orta parmaklarıyla şakaklarına dokunup masaj yapmaya başlayınca Jungkook'un baş ağrısı biraz daha hafifledi. Gözlerini aralayıp Lalisa'nın yarı çıplak bedenine baktığında nefes verdi. "Üşütürsün, üzerine bir şey giy."

Lalisa gülümsedi. "Ben iyiyim, ilaçlarını aldın mı?"

Lalisa onun bir zombi olduğundan habersizdi. Hasta olarak biliyordu sadece. Jungkook başıyla onayladı. "Evet." Gözlerini kapatıp başını eğdi. "Devam et, iyi geliyor."

"Edeyim." Lalisa biraz daha yaklaşarak burnunu burnuna dokundurduğunda Jungkook gözlerini araladı. Lalisa gür kirpiklerine baktı. "Bir şey daha yapacağım, iyi gelmesi için. Olur mu?"

Jungkook başını hafifçe salladığında Lalisa dudaklarına kapanıp ayağa kalkarak üzerine doğru eğilince onunla beraber yatağa düştü. Sırtı yatağın kadife kumaşına yaslanınca Lalisa'ya baktı sakince. Lalisa saçlarını geri atarak kendisine gülümsedi. "Baş ağrın geçti mi?"

Jungkook başını iki yana salladı tekrar. Ama hafiflemişti ve daha iyi hissediyordu az öncekine nazaran. Lalisa tebessüm edip tekrar dudaklarına kapanınca Jungkook gözlerini kapadı. Lalisa Jungkook'un ellerine uzandı ve parmaklarını parmakları arasından geçirdi. "Sevgilim olmasan bile rol yapıyor olman çok tatlı Jungkook."

Genç adam gözlerini aralayarak yorgun bir ifadeyle baktı. "Hafızan yerine mi geldi?"

"Hayır ama sadece sevgilim olmadığını fark ettim."

Jungkook dudaklarını ıslattı. "Belli mi oluyordu?"

"Eh. Rol yaparken benim sana olan tavrım galiba hoşuna gidiyordu. Şu an bile sakinsin."

Jungkook sessiz kalıp yüzüne bakmayı sürdürünce Lalisa kıkırdadı. "Hoşlanıyorsun."

Genç adam bakışlarını üzerine doğru uzanmış genç kızın dudaklarına çevirdi, ardından beline çıkardı elini. Lalisa gözlerine bakarak tatlı bir kıkırdama sunduğunda Jungkook tebessüm etti. "Utanmıyorsun?" Dedi yorgun sesiyle mırıldanarak.

"Neden utanayım?"

"Utanmak sevgi işaretidir." Ve Jungkook aylar önce kendisinden öğrendiği bu sözden sonra ondan utanmaya başlamıştı.

"Benim seni sevmem için utanmama gerek yok ki." Jungkook gülümseyerek dudaklarına kapandı ve genç kızı yatağa yatırıp üzerine çıktı. Lalisa üzerindeki bordo tişörtü sıyırıp çıkarırken Jungkook dudaklarını yakalayıp emiyordu.

"Vazgeçtim," Dedi Lalisa. "Aşıksın."

"Evet aşığım." Jungkook boynuna doğru atılınca Lalisa güldü. Bacaklarını havaya kaldırıp kıpırdandı. "Huylanıyorum dur!"

"Lalisa," Jungkook mırıldandı tenine doğru. Genç kız ne olduğunu sordu. "Hm?"

"Seni kimseyle paylaşmayacağım."

"JUNGKOOK!" Birden Jimin'in sesi duyulduğunda ikisi de hızla doğruldu ve dehşetle kapıya döndüler. Kapı hışımla açıldığında Jimin telaşla kapıdan içeri baktı. "Taehyung hemen çıkmamızı söyledi. Hazırlanın!"

Geldiği gibi geri çıktığında Jungkook Lalisa'yla bakıştı. "Sanırım gitmemiz gerek, hadi gel." Lalisa'nın elinden tutup onu kaldırdığında Lalisa gülümsedi. "Artık rol yapmamıza gerek kalmadı."

"Birbirimize evet."

"Kimseye, çünkü artık gerçekten sevgilin olacağım." Dedi Lalisa dudaklarına kapanıp. Ardından geri çekildi. "Yatmak için sözüm olsun. Hadi, hazırlanalım ve çıkalım."

Jungkook sinsi bir şekilde gülümsedi. "Galiba aksiyon başlıyor."

Lalisa tebessüm etti. "Öyle, bebeğim."

[MEZAR PARTISI: IKINCI KITAP]

◄[SM/SEQ/AU!]► MEZAR PARTISI® (NO.II) | #thriller (✓)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin