Cʟɪɴᴛ Bᴀʀᴛᴏɴ // 𝐻𝑒𝑑𝑒𝑓 #1

828 42 72
                                    

 (Bu bölümde kurgular mevcuttur. Clint harici geçen Marvel karakterlerin bu hikayedeki hayatları kendi hikayelerine yansımayacaktır.)

  Adın: s/a
  MMA öğrencisinin. Koçun Clint'dir.
  Eski sevgilin sana takıntılıdır ve sürekli rahatsız ediyordur.

 

  Gözlerini açtığında güneşin çoktan doğmuş olduğunu gördün. Gözlerin direk saatine kaydı. Saatin on olduğunu fark ettin. Ağzından bir küfür kaçırarak hemen ayaklandın. Sıcak bir duşa girip hemen çıktın ve eline telefonunu aldın.

  Clint seni 6 kez aramıştı. Geri döndün. "Beni bu kadar sevdiğinizi bilmiyordum Bay Barton."

  Kaşlarını çattığını hissediyordun. "Hey, 2 saat fazla uyudun ve ne ara huysuz büyükannelere döndün sen?" güldün. Seni iyi hissettirmesini seviyordun.

  "Aramızda bir huysuz var ve o da sensin Bay büyükbaba." dediğinde kıkırdadı. "Tamam hadi oyalanma. Kaç saattir seni salonda bekliyorum." dedi. "Beş dakikaya hazırım." dedin ve telefonu kapattın.

  - - - - - -

  Salona girdiğinde her şeyi hazırlamış koltukta seni bekliyordu. İçeri girdiğinde gülümsedi. "Selam küçük kız."

Karşılık verdin.  "Pek de küçük sayılmam aslında." diyip eline sargıları sarmaya başladın. O çoktan hazırdı.

  Karşı karşıya geçtiniz ve ellerini açtı sana. Sen yumruk atmaya başlayınca o da engeller çıkarmaya başlamıştı. Zorlanıyordun ama çaktırmamaya çalışıyordun. Sen hızlı hamleler yapmaya çalıştıkça o daha da hızlanıyordu.

  En sonunda yorulup dizlerinin üstüne oturdun. Kafanı kaldırdın ve yüzüne baktın. "Avangers ekibine katılmak istiyorsun ama gerçekten iki dakika sonra böyle pes edersen seninle işimiz çok galiba küçük kız."

"İki dakika dediğin yarım saat ve ekibe katılmak istiyorum evet ama dövüş yordu artık. Bana ne zaman okçuluk öğreteceksin?" dedin.

"Daha dövüşü bile tam kavrayamadın. Ayrıca Avengers'a katılman için en iyisi olman gerekiyor." dedi.

  Ayağa kalkarken elini tuttu ve "Neyin iyisi olacağım? " diyip iç geçirdin. "Birinizin ya süpergücü var ya da özel bir yeteneği."

  Sana hiçbir şey söylemedi. Sadece gülümsedi ve "gel" dercesine kafa salladı. "Kahvaltı yapmamışsındır. Hadi." dedi. "Yok sağol. Aç değilim."

  "Hadi ama, ısrar edi-" diyecekken sözü yarıda kesildi ve telefonun çaldı.

   "Efendim Carol?" dedin. Clint'de yakın arkadaşını tanıyordu, bu yüzden ne diyor anlamında kafasıyla işaret yaptı. Bir dakika istedin ondan.

  "S/A, bugün eve geçerken senin dairenden sesler geldiğini duydum. Yine o olabilir diye endişelendim ve bakmaya gittim ama kimse yoktu. Yedek anahtarın hala bende ama senin için endişeleniyorum." dedi Carol.

  Şaşırmıştın çünkü yeni taşınmıştın ve evini öğrenmesine imkan yoktu." Tamam Carol, ben hallederim. Haber verdiğin için sağ ol. " dedin. Üstledi." Oraya tek başına gitmiyorsun s/n. "diyip telefonu kapadı. Onu asla anlamayacaktın.

  Tekrar Clint'in yanına gitmek için arkanı döndün ama o seni kapının arkasında dinliyordu. Hiç de saklanıyormuş gibi durmuyordu. "Sen beni mi dinliyorsun?" dedin zaten sinirli olan halinle. "Evet, veya hayır. Kulak misafiri oldum diyebiliriz." dedi ve yanına geldi. "Bir sorun mu var?" Ellerini omzuna koydu.

Aᴠᴇɴɢᴇʀs ɪʟᴇ Hᴀʏᴀʟ Eᴛ // ᵐᵃʳᵛᵉˡHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin