Karşısında dizlerini çökmüş, bitik durumda olan adamı dikkatlice izliyordu Berk. Saatlerce süren işkencenin sonu yok gibiydi. Adamın haykırışları soğuk ve boş depoda yankılanıyordu. Karanlığın içinde yüzlerini çokta göremiyordu kimse. Hiç ışık yoktu mekanda, tıpkı hikayeleri gibi..
Genç adam oturduğu koltuktan kalkarak, adamın yüzünü görebilecek kadar eğildi. Soğukkanlığını koruyarak tamamen sakin bir şekilde konuştu. "Gebermek mi istiyorsun Serdar? Bak ikimizi de yorma - konuş. Ya da sıkayım kafana, bitsin bu iş. " Dedi sadece onun duyabileceği fısıltıyla.
Nefesi sürekli kesildiği için kendine daha gelememişti Serdar. Pis pis sırıtarak yanıt vermişti Berk'e; "Berk.. Yeme beni oğlum. İkimiz de biliyoruz ki ihanetin nedeni değil bedeli var. Benim kurtuluşum yok - her ihtimale karşı ben öleceğim." Histerik kahkaha attı. O sırada Berk olduğu yerden alaycı tavırla doğruldu.
"Madem biliyorsun yolun sonu olduğunu, konuşsana lan puşt! Söylesene kimse sattın bizi?" Diye söyledi adama.
"Cik, cik, cik. Nasıl da babana benziyorsun. Tavırların, konuşma tarzın, dış görünüşün.. Aynı baban." İşte yine yapmıştı yapacağını. En acı yerinden vurmuştu onu. "Kurduğun cümleler bile benziyor." Berk'in çene kasları iyice tutulurken Serdar dediğinden vazgeçmiyordu. Berk diğer çocuklara işaret yapması ile adamın kafasını suya gömmüşler idi yine. Serdar tam boğulmak üzereyken Berk'in işaretiyle kafasını sudan çıkardılar.
Manyak gibi hem gülüyor hemde öksürüyordu. "Tanıyorum babanı. Bak belki önem vermeyeceksin ama, baban sana senin düşündüğünden daha yakın. Ara ara kafa dağıtmak için annene giderdi. Annen o zaman da pavy-" sözünün kesilmesinin sebebi Berk adamı vurmuştu. Kurşun tam alnından geçmişti.
Gözleri dolarken onun bu halini kimsenin görmesine izin vermedi. Arkasını dönüp yine bir emir verdi. Çoktan ruhunu teslim eden bedeni dışarıya çıkarıyordu adamları. Berk de aynı şekilde arkasından çıktı. Arabaya koşa koşa yaklaşıyordu. Ve o esnada biraz ileride, abisinin ölümüne şahit olan genç kızı fark etti. Ay kadar parlak yüzü vardı, ela gözleri lamba ışığında, en ağır günahların birine davet ediyordu.
Rezalet iyiyim bu aralar. Ayber ile başladık zaten, devam edelim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
rezalet İyiyim || AyBer
Fanfiction"O gün üzülme diye söyledim. Aslında rezalet iyiyim" "Değişti mi bir şey? Üç sene önceki gibi mi bakıyor gözlerin? Kokun hala naneli mi? Hala kahve içmeyi seviyor musun? Kırmızı şeytan mısın hala?" "Bilmem. Çok sular aktı. Ama istiyorsan gidip n...