Azıcık geçmişe gidelim...
Okuldan çıkmıştım, eve gitmek istemiyordum ama gidicek başka yerim yoktu, yavaş ve isteksiz adımlarla evimin yolunu tuttum, daha şimdiden gözümün önüne geliyordu, babamın sarhoş, annemin mor yüzü, benim korku dolu bakışlarım, başımı iki yana sallayıp yürümeye devam ettim. Belki bugün olmıyacaktı, belki gidince ikisi sarmaş dolaş olucaktı, kim bilir...
Bahçe kapısını itip içeriye girdim, bahçe yolundan geçip, evin kapısını açtım, içeriye girince herzamanki görüntü karşıma çıktı, sanırım belkiler gerçekleşmiyecek.
Ayakkabımı çıkarmadan girdim, çünkü yerler cam kırıklarıyla doluydu, kırılan porselenler bardaklar, onların yanında babamın içmiş olduğu şarapların şişesi... heryer heryerdeydi... kapının sol tarafında bulunan salondan ses gelmiyordu, sağ tarafındaki mutfaktanda, korktum... birbirlerine birşeymi yaptılar?
Hızlı adımlarla odaları gezmeye başladım, kimse yoktu, bağırış sesleri yükseldi, garajdan geliyordu...
-Defol git şeytan görsün yüzünü it herif!!!
-Benimle düzgün konuş o dilini yırtar atarım!!!
-Bak sen!! Daha 5 dakika önce anneme etmediğin laf kalmadı şimdi bunlarımı diyorsun!!!? Sen gerçekten karaktersiz piçin teki-
Annemin sesini babamın eli bölmüştü... saçından tutup duvara yaslamıştı, annemin sinirden alev saçan gözleri, babamın merhametsiz kara gözleri, irkildim istemsizce, her zaman gördüğüm görüntüydü, sonumuzun nereye nasıl gidiceğini bilmiyordum.
Annemin sinir ile babamın yüzüne tükürmesiyle annemi yere yatırıp dövmeye başlamıştı, Annem acı ile kıvranırken bağırmamaya çalışıyordu, eğer bağırırsa adi herif daha mutlu olurmuş, annemin düşünceleriydi bunlar...
Annemin dudaklarının kanadığını gördüm, acı ilede neredeyse baygınlık geçiriyordu, hızla merdivenleri inip babamın kolundan asıldım,
-Yapma ölücek!!!
Koluna kısa bakış atıp beni ittirdi, kalçamın üstüne düşünce saçımdan tutup çekiştirdi, acı ile yüzümü buruştururken alkol kokan ağızı ile konuşmaya başladı,
-Seni her gördüğümde midem daha çok bulanıyor, göz zevkimin ağızına sıçıyorsun!! Lanet evlat! Sen neden annen gibi oldunki!! İkinizdende nefret ediyorum!!
Saçımı bırakıp tokat atmıştı, sabaha moraracağı kesindi, hiç birşey demeden yapacağını yapmasını bekliyordum, annemin 'ona vurma bana vur yalvarırım' bağırışları arasında dahada gaza gelmiş ve beni daha çok dövmüştü, artık hissizleşmiştim... canım acımıyordu... ama kalbim dayanmıyordu... ne zaman böyle dayak yesem, annemi ertesi gün gözü şişik halde bana gülümseyip, kahvaltı hazırlasa, o an ölmek istiyordum... kıskanıyordum... ailesi ile iyi geçinen çocukları, babasının okula gelip evladını sarmalayıp götürmesini... bende isterdim... ama kısmet değilmiş...
...
Ertesi gün annem yatağımın başına not bırakmış,
"Bebeğim, babanın iş için yurt dışında toplantısı olucak, yaklaşık 3 gün sürücek, yemeğini hazırlayıp dolaba koydum, çıkarıp ısıtır yersin, kendine dikkat et seni çok seviyorum..."
Annen...Notu iyice inceleyip bıraktım, anne... sen gel ama o adam gelmesin...
Kahvaltımı yapıp okula gittim, normal sıradan okul vakti geçirdikten sonra müdürün beni çağırmasıyla odasına gittim,
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İrresistible Love ~SOUKOKU♡~
FanfictionSoukoku ship'ini birtek ben tutmuyorumdur değilmi? eğlenmeniz dileği ile... iyi okumalar❤ Lise zamanı Dazai ve Chuuya... İlk birkaç bölüm de, yazım ve noktalama hatası olabilir. Bunu sorun edip tüm kurguyu çöpe atmak, kitaba laf atmak gerçekten uyg...