Yalandan 'Sevgili' oluşumuz tüm Hogwarts'ın dedikodu malzemesi olmuştu.Ali sürekli beni ve James'ı gözetliyor birlikte olup olmadığımızı test ediyordu.Bu yüzden son iki haftadır sürekli çapulcularla takılıyorum.Tabiki Esma'da geliyordu.Ne gariptir ki Esma Regulusla iyi anlaşıyordu.Şifacı olmaya karar verdiğim içim Madam Promferyle dersim vardı.Hastane kanadına geldiğimde bileğimdeki tokatla saçımı topladım.Deri defter, mürekkep ve tüy kalemimi çıkartıp Madam Promfery'nin yanına geçtim.Gülümseyerek
"Merhaba Madam!"
O da gülümseyerek
"Merhaba tatlım.Bugünde erkencisin.Bir sorun yok değil mi?"
Başımı olumsuzca salladım
"Bir sorun yok Madam.Sadece haftada iki günde üç ders boşum.Bu yüzden erken geliyorum."
Anladım dercesine başını salladı
"İstersen şimdi başlayalım mı?"
"Evet."
Büyü mırıldandıktan sonra hasta kuklam gelmişti.Göz altlarında ve dudağında morluklar vardı.Yüzü sararmıştı ve gözlemlerime göre yavaş,hırıltılı nefes alıyordu
"Bu hastanın sence neyi var Eylül?"
Hastamla ilgili notları alırken sorusunu cevapladım
"Solunum yolundan zehirlenmiş."
"Peki bunu neye dayanarak söyledin?"
Nefesimi verip gözlerimi gözlerine diktim
"Yüzündeki sararma,göz altlarındaki ve dudağındaki morluklardan anladım.Ama en önemlisi de yavaş ve hırıltılı nefes alıyordu bu sayede solunum yolundan zehirlediğini anlamış oldum."
Kollarını birbirine kavuşturdu
"Peki tedavisi nedir?"
"Bilinci açık değilse koma pozisyonu verilir ve yarı oturur şekilde pozisyon verilir.Oksijen maskesi ve serumla vücudundaki toksit atılması sağlanır.En kısa zamanda St mungo'ya gitmesi gereklidir."
Gülümseyerek
"Aferin.Dediklerimi unutmaman iyi.Şimdi başka bir hastaya geçelim."
Kuklayı değiştirdi.Sol kolunda uzun ve derin bir kesik vardı.Kolu kandan gözükmüyordu.Kaşı patlamış sol bacağı olması gereken pozisyonda olmadığı için kırık olduğunu düşünüyorum.Hastayla ilgili durumu not aldıktan sonra
"Kaşı patlamış,sol kolunda uzun verin kesik var.İkisine de dikiş atılması şart.Sol bacağı olması gereken pozisyonda olmadığından kırık olduğunu düşünüyorum.Muhtemelen trafik kazası yada bir Bombarda büyüsüne maruz kalmış."
Eline iğne ve ipliği alıp kuklanın yanına geçti.Bende kuklanın yanına gittiğimde
"Bugün sana sütur (dikiş atmak) yapmayı öğreteceğim.Bu yüzden elimi iyi izle."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İşini bitirdiğinde hayranlıkla ona baktığımı görünce kıkırdadı
"Madam..bu..çok iyi.Dikişten neredeyse iz yok!"
İğne ve ipliği elime verip kuklanın kolundaki dikişi bozdu.
"Sıra sende."
Heyecandan elim titriyordu.Bu yüzden derin nefes verip yaraya odaklandım.İğneyi kullanım koluna geçirdiğimde gerisi gelmişti.Madam gibi mükemmel yapmamıştım ama ilk yapışım olduğunu düşünürsek fena değildi
"İlk yapışında mükemmel olacak diye birşey yok.İlkine göre iyi ama bu yeterli değil.Dikişi bozup tekrar yap.Kendini geliştirmiş olursun."
Akşam olana dek sütur alıştırması yapmış kuklanın başından hiç ayrılmamıştım.Madam beni kontrol etmek için yanıma geldiğinde memnun olmuşcasına gülümsedi
"Düzeltmişsin.Gryffindor'a on puan.Ama yarında sütur alıştırması yapmaya devam edeceksin.Yaklaşık bir hafta böyle devam edeceğiz.Hadi akşam yemeğini kaçırmadan gitmen gerek."
Eşyalarımı çantama yerleştirip omzuma aldım.Hastane kanadını hızlı adımlarla terk ederken koridordaki öğrenciler bana garipçe bakıyordu.Umursamayarak ortak salona geçtiğimde bütün bakışlar bana dönmüştü.Ellerime baktığımda kurumuş kan olduğunu görmüş bu garip bakışların nedenini anlamıştım.Yerime geçtiğimde çapulcular bana merakla bakıyordu.Susup yemeğimi yemeye başlamışken beklediğim soruyu Peter sormuştu
"Eylül e-ellerin neden k-kanlı?"
Bakışlarımı ona yönelttiğimde ağzımdaki lokmayı yuttum
"Şifacı olmaya karar verdiğim için Madam Promferyle dersim vardı.Bana bugün dikiş atmayı öğretti de.Yorgunluktan elimi yıkamayı unutmuşum korktuysan özür dilerim."
Sirius heyecanla
"Vay canına!Çok havalı."
Gözlerimi devirip güldüm
"Öğrenince yapması zor olmuyor."
Peter başını olumsuzca salladı ve konuşmamıza katıldı
"Hayır!Bir canlının hayatının sana bağlı olmasının verdiği büyük bir sorumluluğu ve stresi var.Ben yanlış bir şey yapmaktan tedavi edemezdim muhtemelen."
"Abartmayın.Bende Seherbaz olup suçlu olsada bir insanı öldüremezdim.Buda vicdan meselesi aslında."
Üçüde aynı anda göz devrince Remus'a odaklandım.Bugün oldukça yorgun gözüküyordu ve yüzü sararmıştı
"Remus senin neyin var?Bitkin gözüküyorsun."
Tedirginlikle gülümsedi
"Birşeyim yok sadece sınavlara çalışırken kendimi kaptırıp sabahlıyorum."
James da alayla
"Sen kendini şimdiden şifacılığa kaptırmışsın Sevgilim."
Diyip göz kırptı.Bende alayla güldüm
"Alakası yok James.Zaten kim bakarsa hasta yada bitkin olduğunu anlayabilir."
Oflayarak yemek yemeği bıraktım.İştahım kaçmıştı sinirle gözlerimi grilere diktim
"Aynı ve bir kere daha sorarsan uyurken dudaklarını dikerim.Bir daha da konuşamazsın.Anladın mi Sirius?"
Remus'un kolun girip korkmuş gibi yaptı
"Koru beni caniden sevgilim.Yoksa bir daha öpüşemeyiz."
Remus kolunu Siriustan kurtarıp ona vurdu.Yanakları utanmaktan kızarmıştı
"Kes sesini.Yoksa Eylül'ün yapmasına gerek kalmadan ben dikerim o dudaklarını."
Sirius dramatize ederek ağlıyor adına James'a doğru dönüp konuştu
"Çatalak beni bu ikiliden kurtar dostum.Yoksa dünyadaki tek yıldız burayı sonsuza dek terk edecek."
James gülerek
"Beni aldatmadan önce düsünecektin bunu Pati.Ama hala arkadaş olduğumuz için bir kereliğine seni koruyabilirim."
Peter bu konuşmamıza kıkır kıkır gülüyordu.Esma yanımıza gelince yanakları kızarmış yemek yemeği bırakmıştı.Kendine resmen çekidüzen vermişti.Bu gözümden kaçmasada belli etmedim.Galiba Esma'dan hoşlanıyordu.Esma'da saçma sohbetimize katılmış bir süre boyunca daha konuşmuştuk.Ben yatakhaneye geçerken çapulcular yapacağı şaka için koridordan sapmışlardı.Yarın olunca kesin öğrenirdim zaten.
