Tunç rengi gökyüzüne halkalar halinde dumanlar yükseliyor oba halkının çığlıklarıyla birlikte.Arşı sarsıyordu.Kadın çığlıkları ,kişneyen atlar , kılıç sesleri , ölüm ve insanlar dumana karışıp göğe yükseliyordu .Savaş naraları kulakları sağır ediyor bir oba kalediliyordu .Çadırların üzeri kan lekeleri gözler önünde belli oluyordu .Acımasızca ölüyordu masumane çocuklar.Hayatın bu tarafı acıydı , lanetliydi , soğuktu.Fidanlar yeşermeden kırılıyordu .Savaş nefretti , kindi , acıydı.Ve ellerinde meşalelerle 4 atlı yöneldi oba çadırlarının üzerine . Her çadırdan feryatlarla birlikte dumanlar yükseliyordu .Daha bir tunç oluyordu gökyüzü .Bu dört atlı kaderin lanetlenen dört atlısıyıdı .Lanetlerini şimdide Tongsu NOYAN' ın obası üzerine getirmişlerdi.Bütün oba katledildi.Dört çocuk hariç , dört beyoğlu hariç.
Ve ben Sancar.Bu da benim hikayem.
Annem , karındaşlarım , babam , amcalarım ,arkadaşlarım , dostlarım ve obam gözümün önünde öldürülmüştü.Bizi ise bir ağaca bağlayıp ölümü kalbimizin en içine işliyorlardı.Vahşet ve dört atlının gazabı obamız üzerinde dumanlara karışıp yükseliyordu.Biz 4 bey oğlu eli kolu bağlı ağlayarak ölümü bekliyorduk.Ölmeyi istiyorduk dört atlıdan . Ve annemi gördüm kaçıyordu ; peşinde kafasında kurt derisi üzerinde kalın postu olan çekik gözlü, ince bıyıklı, yüzünde sağ gözünün altı yara izi olan o adam o atlı koşuyordu atıyla birlikte.Annemi yakaldı ve göğsüne sapladı kılıcını.Annemi gözümün önünde öldürmüştü.Gözlerimi kapattım.Dayanamadım görmeye devamını ve bir tokatla açtım gözlerimi ,kanım donmuştu gözbebeklerim yuvalarından çıkacak gibi oldu ve anne diye attığım çığlık arşı inletmişti.Yerimde duramıyordum küfürler savuruyordum o atlıya.Elinde annemin kesik başı bana bakıp gülüyordu annemin o öpmeye kıyamadığım güzel yüzü kan doluydu gözleri hala açıktı .Durmuyor bağırıyordum.Ve en sonunda kalkanıya başıma vurduğunu hatırlıyorum.Gözlerim kararmıştı.Ne kadar süre geçti bilmiyorum . Yanık insan eti kokusuyla açmıştım gözlerimi o ağır pis kokuyla.Yanımda 3 beyoğlu bağlı duruyordu . bağlı olduumuz ağacın dallarında anne babalarımızın kesik başları asılıydı . artık ağlamıyor sadece bakıyordum . gözü açık annem ve babama . tekrar karardı gözlerim....