0.0

1.3K 105 20
                                    

"Hyung nereye gidiyorsun?" diye sordum Sunoo Hyung'un kolunu tutarak. "Bilmem, uyumak istiyorum. Ama hiç uyanmayayım arkasından. Öyle uyumak istiyorum." dedi. "Ama öyle uyuyamazsın, o zaman ben ne yaparım?" diye tekrar sordum. "İstesem de öyle uyuyamıyorum zaten." dedi bana. Sonra kolunu bıraktım. O da odasına gitti. Ben ise sabaha kadar oturup düşündüm, onu nasıl mutlu edebileceğimi.

Sunoo Hyung böyle biri değildi önceden. Gülerdi, neredeyse her şeye gülümserdi. Hiç ağlamaz, hiç üzülmezdi demiyorum. Ama genel olarak bakıldığında Sunoo Hyung çoğu insandan daha neşeliydi. Annesi ölene kadar.

Annesi öldükten sonra herkesin bildiği Sunoo Hyung'um, resmen zıt bir ikizi varmış da yerine o geçmişcesine değişti. Çoğu şeye gülen Sunoo Hyung'um şimdi hiç bir şeye gülmüyor, neredeyse her şeye ağlıyor. Suratını asıyor sürekli. Keyfi yok hiç. Ben onunla ilgileniyorum. Ama elinde değilmiş. Mutlu olamazmış. Her şey yanlışmış. Öyle söylüyor. Her şey yanlışken mutlu olamazmış. Yanlış olan ne, neden eski haline dönemiyor bilmiyorum. Annesi öleli bir buçuk yıl oldu. Ben eski Sunoo Hyung'umu özledim. Tanrım lütfen ona neşesini geri ver. Onu böyle görmek çok zor.

_______
07.05.21

'yazmamam gerekiyordu bunu.

✓ everything is wrong ⌗ sunoo × ni-kiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin