Multimedya: Anıl
Her şey yavaş yavaş düzeliyor ve bütün düşmanlar adım adım ölüme gidiyor. Bu bölüm birinden daha kurtuluyoruz hadi bakalım hayırlısı:D
Henüz finalin hangi bölüm olacağını bilmesem de tüm düşmanlar ortadan kalktığı zaman finalin yakın olduğunu anlayın gençler. Bu kitap bittiğinde sıra Pac-Man'a gelecek, o kitapta işinin ehli bir kadın seri katille birlikte olacağız.
Bu kadının ne kadar güçlü olduğunu görmek istiyorsanız sizi bu kitap bittiğinde orada görmek isterim:D
Şimdi iyi okumalar umarım beğenirsiniz lütfen oy ve yorum yapmayı unutmayınız.
***
"Asla unutma gülerken kaybettiklerini ağlayarak geri kazanamazsın..."
***
Evin bütün akışı normale dönerken kızları gizli duvarlar arasında çıkarmış salona indirmiştik, her yer silahlı adam cesetleriyle doluyken ev mahşer meydanına dönmüştü. Sarp dışarıdaki adamlarla ilgileniyordu birkaç yaralanan vardı ama bizden yana ölü yoktu.
En az zayiatla atlatmıştık bu günü, kızlara Eymen kısa bir açıklama yaptığında hepsini bir arabaya bindirdik Meleği iyi bakmalarını tembihledikten sonra onları dağ evine postalamıştık. Sarp etrafı toparlarken bizde annemi Eymen'in depolarından birine götürecektik ve kaç aydır savaştığımız bu ateşi söndürecektik.
"Yolun sonuna geldik anne."diye mırıldandığımda elleri bağlı bir şekilde karşımda ağlıyordu. "Boşuna ağlama anne gülerken kaybettiklerini ağlayarak geri kazanamazsın."ağzını elimdeki bezle bağladığımda onu arabanın bagajına tıkmıştık.
Midemin bulandığını hissettiğimde üzerinde fazla durmadım bugün biraz yorulmuştum ama onun öldüğünü görmeden dinlenmek istemiyordum. Arabaya bindiğimde elimle karnımı ovdum ve yutkundum, Eymen yan tarafa bindiğinde arkamızda başka bir araba ile korumalar da geliyordu.
Birlikte bir saat içinde ormanın ortasına bir depoya geldiğimizde arabayı durdurdu ve bana döndü. "Emin misin?"diye mırıldandığında bende ona döndüm.
"Belki anne kız olarak bir şansımız olabilirdi ama bu imkansız, bir insanlık yapıp onun bıraka da bilirdim sonuçta annem ama bilirsin insanlık insana yapılır ve benim anneme insan demeye bin şahit. Hani derler cennet annelerin ayakları altındadır diye bazı anneler cehennemin tam üzerinde duruyor, benim annem gibi anneler mesela."
"Haklısın."arabadan indiğimizde arka koltuğa yönelip oradaki küreği aldım. Eymen ile birlikte deponun az ilerisine ilerledik ilk birkaç toprağı ben kazdığımda hamile olmak beni çok çabuk yorduğu için korumaya vermiştim. Korumalar kazdığında deponun içindeki adamlar bir tabut getirmişlerdi, bugün Eymen diri diri bu toprağın altına girmişti ve şimdi aynısını o yaşayacaktı tek fark onu kurtaran kimse olmayacaktı.
Çukur kazıldığında bagajı açıp annemi tabuta sokmuştuk. Sanırım uzaktan biri bizi izlese beni dünyanın en hayırsız evladı ilan ederdi ama umurumda değildi. Onun yüzünden çok kişinin canı yanmıştı en başta da benim.
Benim canımı yaktı, Eymen'in hatta Hande, Hale, Sarp sonra benim bebeğim onu hala kucağıma alıp kokusunu bile içime çekememiştim. Peki ya ilk kelimesi ne olmuştu? Anne mi baba mı? Beni özlüyor muydu? Gerçi buda soru mu beni tanımıyordur bile. Ondan sonra Meleğin gerçek ailesini öldürdü beni çocuğumdan Meleği asıl ailesinden kopardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜL OLMUŞ KALPLER (Tamamlandı)
ChickLit"İzem!"diye bağırdığında durdum ona döndüğümde bana bakıp sırıtırken tekrar konuşmaya başladı. "Yoksa Selen mi demeliyim? Hangisi üzerine yattığın o ceset mi yoksa asıl kendin mi?"gözlerim dolarken arkamda Eymenin varlığını unutmuş bir şekilde mırıl...