STAY | hyunjin + yeji

f o u r t e e n

Geçen sene, müsabakalardan bir ay önce...

"Hadi yürüyün!" diyerek duvar kenarına doğru koşmaya başladı Yeji.

Chaeryeong ise gergince etrafı incelerken "Yakalanacağız, bence yapmayalım." dedi.

"Hadi ama Chaer! Buraya kadar gelmişken geri dönemeyiz. Hem Nayeon Unnie'den taktik almam gerek."

Ryujin göz devirerek pansiyon binasının ilk katındaki pencereye ulaşmak için kenara atılı kutuları dizmeye başlayan Yeji'nin yanına ilerledi. "O son sınıf, senin gibi ikinci sınıf bir velete neden yardım etsin?"

Yeji sinirle Ryujin'e dönerek "Ben ikinci sınıfsam sen nesin?" dedi. "Hem Yuna da yüzme klübüne katılmak istiyordu. Ona da yardımcı olur."

Yuna'dan destek almak istercesine "Değil mi Yuna?" diye sordu. Yuna çekinerek kafasını salladı.

Kutuları dizmeyi bitirdiklerinde Yeji anında kutuların üstüne tırmandı. Neredeyse dengesini kaybedip düşecekti ki yanında dikilen Ryujin üst üste dizilmiş kutuları tuttu. Yeji bir ayağını Ryujin'in omzuna koyarak pencereye uzandı. Ryujin "Ne yapıyorsun sen!" diye bağırsa da Yeji onu dikkate almayarak pencereye vurdu.

Perde aralanıp pencere açıldığında üst sınıflardaki profesyonel yüzücü Im Nayeon'un oda arkadaşı Park Jihyo'yla karşılaştılar.

Jihyo'nun kaşları Yeji'yi görmesiyle anında havalanırken Yeji'yi kolundan tutup içeri çekti. "Ne işiniz var burada?" diye sorarken Yeji içeri geçip üstünü düzeltti. "Ahjumma görürse çok kızar kızlar. Bazen odaları kontrol etmek için katlardan geçiyor çabuk geri dönün."

Yeji kutulara tırmanan Ryujin'e yardım etmek için pencere kenarına giderken "Nayeon Unnie'nin haberi vardı." dedi.

Onlar pencereden içeri geçerlerken Nayeon saçlarını kurulayarak banyodan çıktı. "Geldiniz mi kızlar? Kusura bakmayın, sabah konuştuğumuzu unutmuşum."

"Sorun değil." dedi Yeji. Ardından ise Yuna'yı kolundan çekerek yataklardan birine oturdu. "Hadi bize deneyimlerinden bahset Unnie."

Nayeon pencereyi kapatırken kıkırdadı. "Peki."

Hemen karşıdaki yatağa, Jihyo'nun yanına oturdu. "Evet, ne duymak istiyorsunuz?"

Yeji heyecanla kıpırdandı ve oturduğu yerde dikleşti. "Okulda çok popülersin ve çok yeteneklisin. Bayan Manoban sürekli senden bahsediyor. Bunun sırrı ne? Ben de senin kadar başarılı olmak istiyorum."

Nayeon güldü. Islak saçlarını omuzlarının arkasına atarken "Bir sırrı yok aslında." diye başladı. "Her zaman söylenen şeyleri söyleyeceğim büyük ihtimalle. Sıkı çalışmak. Ama bunun yanında kendine güvenmek de çok önemli. İstersen her şeyi yapabilirsin. İlk önce istemen ve kendine güvenmen gerek, gerisi zaten geliyor."

Yeji kafasını salladı. "Peki," dedi. "Birkaç üniversiteden yüzme bursu aldığını duydum. O nasıl oluyor tam olarak?"

Nayeon yeniden güldü. Utanarak ellerini saçlarına geçirdi. "Bu kadar popüler miyim gerçekten?" dedi kendi kendine. Ardından anlatmaya başladı. "Sporcu bursu aslında onun adı. Herhangi bir spor dalıyla uğraşıyorsan ve o dalda ilerlediysen, lisansın varsa, gerçekten başarılıysan ve belirli bir seviyenin üstündeysen okullardan, kolejlerden burs teklifi alabiliyorsun. Derslerin çok iyi olmasa bile."

Yeji genişçe gülümseyerek "E bu harika bir şeymiş!" diye şakıdı. "Ben de alabilir miyim?"

"Yeterince çabalarsan neden olmasın?" dedi Nayeon omuz silkerken.

Geldiklerinden beri Jihyo'yla fal bakan diğerlerinin aksine bütün konuşmayı her ayrıntısına kadar dinleyen Yuna "O belirli seviyenin üstü nasıl belirleniyor?" diye sordu çekinerek. Yüzmede yeniydi ve kendini yetersiz hissediyordu. Hâliyle de birkaç şey öğrenmek istiyordu.

Nayeon gülümsedi Yuna'yı tatlı bularak. "Katıldığın yarışmalarda elde ettiğin dereceler, kazandığın madalya ve kupalar, son olarak da alanında uzman kişilerin senin hakkındaki görüşleri ve tuttukları notlar, belgelerle falan belirleniyor. Ayrıca herhangi bir sağlık sorunun ya da sabıkan olmaması gerek." Omuzlarını düşürerek devam etti. "Bilirsiniz, örnek öğrenci mevzuları. Sorunlu birini okullarında istemezler."

Yuna ve Yeji susarak düşüncelere daldığı sırada Nayeon yan taraftaki çekmeceden tarak almak için hareketlendi. Karışmış ve kurumaya başlamış saçlarını tararken "Bu burs mevzusu ilginizi çekti sanırım?" diye sordu Yuna ve Yeji'ye doğru.

Yeji hevesle kafasını salladı. "Evet. Ben de senin kadar başarılı olmak istiyorum."

"Mezun olmana daha iki sene var Yeji. Bu uzun bir zaman."

Yeji gülerek kafasını salladı. Herkes yeniden susup ortamda Jihyo, Ryujin, Jisu ve Chaeryeong'ın fısıltıları duyulmaya başladığında kapının dışından çığlıklar gelmeye başladı. Nayeon tarağı bırakıp kapıya yöneldi. Kapıyı açtığı gibi ise içeriyi yoğun bir duman ve is sardı.

Nayeon suratını perdeleyerek "Neler oluyor burada!" diye bağırdı. Karşı odalarından çıkan Sana ve Momo çıkışa doğru koşmaya başlayarak "12 numarada yangın çıkmış!" diye bağırdı.

Jihyo panikle ayaklanarak "Orası koridorun sonundaki oda!" dedi.

Panikleyerek çıkışa doğru koşmaya başladılar. Onlar önden giderken Yeji arkada kalmış alevlerin arasındaki silüetleri seçmeye çalışıyordu. Olduğu yerde dikilirken omzuna birinin çarpmasıyla sendelemiş ve dengesini kaybetmişti. Kendisine çarpan bedeni, Soojin'i gördüğü gibi ayaklanıp "Ne işin var senin burada?" diye sordu. Ardından da "Yürü gitmemiz gerek." diyerek kolundan çekiştirmeye başladı.

Soojin ise inat ederek alevlere doğru ilerlemeye başlamıştı. "Miyeon orada! Onu almam gerek, bırak beni."

"Saçmalama öleceksin!" diye bağırdı Yeji hâlâ Soojin'i çekiştirmeye devam ederken.

"Bırak dedim Yeji! Sen gitsene." dedi bu sefer Soojin. Normalde araları bozuktu ve Yeji'nin şu an inat etmesi ona çok garip geliyordu.

Yeji en sonunda sinirle "Ne yaparsan yap." diyip Soojin'i alevlerin arasına itmişti. Soojin sola doğru savrulup omzunu duvara çarpıp yere düşerken yanan kolonların bir tanesi de tam üstüne düşmüştü.

Yeji sadece korkuyla olanları seyrediyordu. Soojin'in saçları tutuşup kısa kollusunun açıkta bıraktığı yerleri ve tişörtünün kumaşı yanarken Ryujin hızla Yeji'yi çıkışa doğru sürükledi.

İtfaiye ekipleri sonunda geldiğinde yangından çıkabilmiş herkes korkulu gözlerle içeriden çıkacakları bekliyorlardı.

Sonunda Soojin'i çıkardıklarında Yeji nefesini tutmuştu. Saçlarının çoğu yanmıştı. Yüzü kötü değildi, sadece dumandan dolayı kararmıştı. Kollarında ciddi yanıklar vardı.

Soojin birkaç ay sonraki müsabakalara katılamayacak durumdaydı. Yeji ise kendini birinciliğe taşımak istiyordu.

••

Kafanızda çoğu şey birleştirmiştir böyle diye düşünüyorum.

Bu arada geçiş bölümü tadında olduğu için biraz kısa.