Bir Süre Sonra
Derin bir nefes alarak camdan etrafa baktım. Havada bir sürü helikopter geziniyordu.
James'i saklamak için boş bir depoya gelmiştik. Hâlâ baygındı, kolunu bir demirin arasına sıkıştırmıştım. Kendinde olup olmayacağını bilmiyordum. Bu önlemi almam gerekiyordu. Depoda gezinip etrafı kollarken Sam bağırdı.
"Uyandı!"
Hemen içeri doğru girip odanın kapısında durdum. İçeri girmedim. Steve köşeden bana bakıp James'e yanaştı. James kafasını kaldırıp onlara baktı.
"Steve..."
"Hangi Bucky ile konuşuyorum?"
"Annenin adı Sarah'ydı..."
Tanrım, sonunda...
"Ayakkabılarının içine gazete kağıtları koyardın." Dedi sonrada gülerek. Steve sırıttı.
"Bunu müzede okuyamazsın."
"Bir anda iyi olmamız mı gerekiyor?" Dedi Sam. James durdu. Kafası çok karışık gözüküyordu.
"O nerede? Jessica nerede?" Steve derin bir nefes aldı.
"Onu öldürdün..." Diye fısıldadı.
Kafamı kaldırıp kaşlarımı çatarak ona baktım. James eğik başını kaldırdı ve şaşkın gözlerini kaçırıp tekrar başını eğdi.
"Hayır..." Diye mırıldandı. Steve tekrar etti.
"Bethany öldü..."
"Adım Jessica." Dedim olduğum yerden çıkarken. Steve'e sinirle bakıyordum.
"Yaşıyorsun..." Dedi James. Ona döndüm.
"Tabii ki yaşıyorum." Dedim ve yanına gidip kolunu sıkıştırdığım yerden çıkardım.
Hemen kendine çekti beni. Hiç sarılmadığı kadar sıkı sarıldı bana, kokumu hiç çekmemiş gibi içine çekti. Nefesimi tuttum. Buna o kadar ihtiyacım vardı ki...
"Eğer biraz daha böyle durursak, sarılacak bir Jessica'n olmayacak." Dedim. James gülümseyerek kollarını açtı.
Ayağa kalktım, kenardaki çantadan temiz bir bez alıp ıslattım ve James'in yanına oturup başındaki yarayı temizlemeye başladım.
"Neden böyle bir şey söyledin?" Dedim Steve'e.
"Gayet iyi biliyorsun."
"Tanrım... Steve." Diyerek başımı iki yana salladım.
"Olay ne?" Dedi Sam.
"James'in bana yaptıkları yüzünden böyle yapıyor. Hissettiği şeyi James'inde hissetmesini istiyor." Steve sessiz kalırken James başını eğdi.
"Zaten hissediyorum."
"Kontrol edildiğini çok iyi biliyordun, Steve. Ben de ediliyordum. Niye böyle saçma şeyler yapıyorsun?" Dedim ona dönüp. Steve derin bir nefes alarak sessiz kaldı ve gözlerini kaçırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐌𝐨𝐫𝐞𝐚 | 𝐁𝐮𝐜𝐤𝐲 𝐁𝐚𝐫𝐧𝐞𝐬
Ficção Científica1940'larda normal bir SSR Ajanı olan Jessica Bethany Rogers, 2. Dünya savaşıyla birlikte erkek kardeşi Steve Rogers ve aşık olduğu adam James Buchanan Barnes ile beklenmedik bir serüvenin içine sürüklenir...