Jungkook her zaman yaptığı gibi okul sonrası etütlerine kalmıştı ve şimdi de evine çıkan sokağın başındaydı. Kulağında kulaklıkla ıslık çala çala yürürken güneş batmaya başladığı için gökyüzü turuncu tonlardaydı. Rüzgar ılık ılık esiyor ve saçlarını karıştırıyordu. Her gün aynı şekilde tek başına eve gitmeye bayılıyordu. Özellikle bu havalarda keyfine doyum olmuyordu.
Çalma listesindeki dinlediği şarkı bitince kendisi değiştirmeyip sıradakinin çalmasını bekledi. O sırada ya tarafından cama vurma sesi geldi. Jungkook kulaklığın tekini çıkartıp etrafına baktığında, hemen solundaki pet shoptan geldiğini anlaması uzun sürmedi. Çünkü camın arkasındaki gri tüylü kedi aynı eylemi yapmaya devam ediyordu. Hem de Jungkook'un gözlerine bakarken.
Liseli genç bu duruma şaşırıp şarkıyı tamamen durdurdu. Kulaklığını da çantasına kaldırdıktan sonra kediyle bakışmaya başladı. Kedi cidden gözlerini ayırmadan Jungkook'un gözlerine bakıyordu. Bir süre sonra gencin dikkatini cama yapıştırılmış olan kağıt çekti. Üzerinde: "Kedi sahiplenmek isteyenlere müjde! Bu gri tüylü kedi ücretsizdir. Eğitimli ve evcildir. Gönüllü olursanız bir paket kedi kumu ve tasması bizden hediye." yazıyı okuduktan sonra kediyle gözlerini kesiştirdi tekrardan.
"Acaba seni almak için annemi ikna edebilir miyim? Denemeden öğrenemeyiz değil mi? Bence seninle çok iyi anlaşırız." Jungkook elini cama koydu, kediye dokunabilme arzusuyla. Kahve gözlü kedi bir camdaki ele bir de liseli gence baktıktan sonra ağır hareketlerle patisini kaldırıp, Jungkook'un elinin hizasına koydu. Jungkook bu hareketle iri gözlerini şaşkınlıkla büyütürken heyecanla ellerini çırpıp yerinde zıpladı.
"Tanrım! Seni kesinlikle ben sahiplenmeliyim! Yarın okul çıkışı ne olursa olsun seni alacağım, tamam mı? Başkasına gitme lütfen..."
Kedinin sesini duyamasa da miyavladığını küçük ağzını açıp kapamasından anlamıştı Jungkook. Bir süre daha yumuşacık görünen tüylerini süzüp koşarak evine gitti. Bu yaşına kadar ailesinden maddi anlamda bir şey istememişti. Yaşı daha 16 olsa da ebeveynlerinin onu kıracaklarını düşünmüyordu. Yani, umuyordu ki kırmazlardı...
***
"Anne ve baba, sizinle bir şey konuşmak istiyorum." yemek masasında yemeğini heyecandan yiyemeyip sonunda konuya girmişti Jungkook. Girmişti girmesine de nasıl devam edeceğini hiç bilmiyordu. En iyisi akışına bırakmak diye düşünerek tekrar söze girdi. "Bugün okuldan gelirken garip bir şey oldu." ebeveynleri iyice meraklanırken onlar da yemeği bırakıp Jungkook'a odaklandılar.
"Biliyorsunuz ki sokağın başında bir pet shop var. Onun yanından geçerken bir ses duydum ve o tarafa baktım. Bir kedi bana bakarak patisiyle cama vuruyordu. Ama gözlerini hiç ayırmadan hem de. Sonra onunla bakıştık hatta elimi cama koydum, o da üstüne koydu! Lütfen, lütfen onu sahiplenelim."
Anne ve babası birbirlerine bir bakış attı. Ama konuşan annesi oldu. "Jungkook, mağazada satılan bir hayvana para vermek bize pek doğru gelmiyor."
Ailenin tek çocuğu olarak atıldı hemen. "Para istemiyorlar. Hatta onu sahiplenene bir paket kedi kumuyla tasma hediye ediyorlarmış. Bir de tuvalet eğitimi de varmış! Lütfen anne, baba... Evde tek başıma çok sıkılıyorum. Küçük bir arkadaşım olsa fena mı olur?" dudaklarını büzüp başını eğdi. Ebeveynlerinin iç çekişini duydu. Tam izin vermeyecekler diye göz yaşı akıtacakken babasının sesini duydu.
"Pekâlâ sahiplenelim bakalım şu kediyi. İlk görüşte aranızda bir bağ oluştu sanırım ha?"
Jungkook hızla başını kaldırıp ciddi olup olmadıklarına baktı. Gerçekten ciddi olduklarını anlayınca yerinden kalkıp anne ve babasına sarıldı. "Çok teşekkür ederim! Çok teşekkür ederim! Çok iyi bakacağım ona."
Sevgi dolu bir sarılışın ardından iki yetişkine de öpücük verip geri yerine oturdu ve yemeğine iştahla başladı. Gerginlikten ve heyecandan bir türlü yiyemeşti çünkü. Yarın o gri kediyi alıp eve getirecekti ve tüm gününü ona ayıracaktı. O kadar heyecanlıydı ki, gece de karnına giren ağrılardan dolayı doğru düzgün uyuyamamıştı.
***
-bu kedimiiz... her bölüm sonunda atarım bir fotoğrafını.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Private Cat - {YoonKook}
FanfictionJungkook elini cama koydu, kediye dokunabilme arzusuyla. Tarçın gözlü kedi bir camdaki ele bir de liseli gence baktıktan sonra ağır hareketlerle patisini kaldırıp, Jungkook'un elinin hizasına koydu. Jungkook o an içinden geçirdi: Bu kedi benim olmal...