Selam okuyucuaşqlarım!! Biliyorum bu bölüm biraz gecikti :( deneme sınavım vardı üst üste :( Ama siz beni kırmayıp istediğim kadar yorum atmışsınız çok teşekkür ederim ❤️ Bide bir ricam var lütfen bu bölümü shawn'ın söylediği yerde Bruno Mars- Marry You açarak okur musunuz? multi'ye koydum fakat oynatmıyor sanırım :( Bu arada hikaye hakkında devam fikri olan bana mesaj atsın ;)
Not: TEOG'tan dolayı artık haftada bir bölüm yayınlayabileceğim oda ya cumartesi ya pazar günü olacak
( Nakarat)
Don't say no no no no no
Hayır hayır hayır hayır demeJust say yeah yeah yeah yeah yeah
Sadece evet evet evet evet deAnd we'll go go go go go
Ve biz gideceğiz gideceğiz gideceğizIf you're ready, like I'm ready!!
Eğer sende benim gibi hazırsan!!Cause it's a beautiful night,
Çünkü bu güzel bir geceWe're looking for something dumb to do!!
Ve biz yapacak çılgınca şeyler arıyoruzHey baby!
Hey bebeğimI think I wanna marry you!
Sanırım seninle evlenmek istiyorumIs it the looking your eyes,
Bu senin gözlerine mi bakıyor?Or is it this dancing juice?
Yada içkiler dans mı ediyor?Who cares baby?
Kimin umrunda bebeğim?I think I wanna marry you
Sanırım seninle evlenmek istiyorumEtrafıma bakındım. Benden başka kimse yoktu.
"Sanırım bir hata oldu. Ben yanlış zamanda geldim. Seremoniyi bozdum." Shawn şarkıyı bitirdiğinde şaşkın biçimde etrafıma bakındım. Nash, Matt, Taylor, Carter, Jack & Jack ve Aaron yan yana dizilmiş bekliyorlardı. Sanki lise mezuniyetine gidiyorlarmış gibi takım elbise giyinmişlerdi. Buluştuğumuz ağacın önünde duran Cam'i gördüm. Siyah bir takım giyinmişti. Çok yakışıklı görünüyordu. "Yoksa prova mıydı bu? Kız birazdan gelecek değil mi?"
"Ashley, kız burada."
"Hani? Tanışmak isterim." dedim bir sağa bir sola çevirip başımı. Kıza da ayıp etmiştim. Bunun ona özel olması gerekirdi, yanlış zamanda gelip spot ışığına yerleşmiş gibi olmuştum. Şimdi Cameron'la aramda bir şey var sanıp teklifini kabul etmezse kendimi affetmezdim.
Jack J ve Jack G birbirlerine bakıp sırıttılar. Diğerleri de bana bakıp gülümsüyorlardı. Neyin komik olduğunu anlayabilmek için üzerimde gezdirdim gözlerimi. Üstüme yemek dökmemiştim. Dişimde maydonoz falan da kalmamıştı. Ee, neye gülüyordu bunlar?
Nash hazırlıklı gibi elinde bir boy aynasıyla karşımda dikildiğinde, gözlerimi kocaman açtım. Cam'e baktım. "Bak. Kız orada. Sana bahsettiğim kadar güzelmiş, dimi?"
Yutkundum. Şaka yapıyor olmalıydı. Benimle alay ediyordu. Birazdan bu sadece provaydı Ashley diyip gülecekti beni şakaladığı için. Cameron beni kızdırmayı seviyordu.
"Hepsi senin içindi."
Yanıma adımlarken kalbim yerinden çıkacak sandım. Çocukların yüzüne bakıp durdum korkuyla. Elimi tuttu. "Ufaklık, sevgilim olur musun?"
O kız bendim. Bahsettiği kız, benmişim. Hassiktir.
-" Cameron... Ben... Şaka olduğunu söyle..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
All I Want | Cameron Dallas
FanfictionDudakları panzehirdi. Benimkilerse zehir. Ölümüne susamış gibi öperdi beni, kurtarmak isterdi her öpüşünde. Ama ben başından beri ölüyordum. Cam bunu göremiyordu.