My Old Friend Now My Boyfriend// Harlena

Benim de bir hayatım var

Sabah uyandığımda yanımda Harry yoktu. Üzerime hırkamı giyip aşağıya indim. Mutfağa gidip gizlice Harry'i izlemeye başladım. Bir yandan masum bir şekilde masayı hazırlıyor bir yandan da bir şarkı mırıldanıyordu.O masayla ilgilenirken yanına gidip arkasından ona sarıldım. Boyum ondan kısa olduğu için başım sırtına geliyordu ama bu bile hoşuma gidiyordu. Bir an korkudan sıçradı sonra da gülerek bana sarıldı.

"Sonunda uyandın uykucu. Günaydın."

"Günaydın. Bu arada masa harika görünüyor."

"Teşekkür ederim."

"Küçükken bahçede oynadığımız zaman bana yapraklar,çimenler ve çamurlarla yemek yapardın. Sen de gelişme var Harry."

"Ha-ha-ha çok komiksin. Ama gelişme konusunda haklısın. Ben artık usta bir şefim."

"Şeflik konusunda diploman var mı? Usta olacak kadar."

"Hayır ama yaptığım omletlerin tadına baktıktan sonra bence sen usta olup olmadığımı göreceksin."

Masaya oturduk. Harry haklıydı. Her şeyin tadı gayet iyiydi. Kahvaltıdan sonra Harry sinemaya gitmeyi teklif etti ben de kabul ettim. Sinemaya gitmeden önce benim evime uğradık. Harry arabada bekliyordu ben de hemen hazırlanıp arabaya bindim. Birlikte komik bir filme gitmiştik.Film o kadar komikti ki benim gülmekten karnım ağrımıştı. Filmden çıktıktan sonra biraz dolaştık, alışveriş yaptık, yemek yedik ve konuştuk.

"Tatlım artık gidelim mi?"

"Evet bence de gidelim. Çok yoruldum."

"Bende."dedi ve alışveriş merkezinin çıkışına doğru ilerlemeye başladık. Harry bir anda elimi tuttu. Ben de o elimi tutunca ilk ikimizin tutuşan ellerine sonra da onun yüzüne baktım. Gülümsüyordu.

"İlişkimizi artık herkes bildiğine göre bunu yapmamda bir sakınca yok değil mi?"

"Yok "dedim ve ona gülümsedim. Bir yandan yürüyüp bir yandan konuşuyorduk.

"Harry elimi tutman benim için sorun değil ama hayranlar?"

"Hayranlar üzülecek biliyorum ama benim de bir hayatım var. Ben de bir insanım ve benim de kız arkadaşım olacak, ben de onun elini tutacağım. Hem Eleanor ve Louis el ele tutşuyor,Zayn ve Perrie'de birlikte dolaşıyor.Bu konuda sadece ben yalnız değilim."

"Haklısın.Ben sadece hayranlarını düşünüyorum."

"Biliyorum sevgilim. Ama sen rahat ol."

"Haklısın." Konuşa konuşa arabanın yanına gelmiştik. Harry alışveriş poşetlerini bagaja koydu. Ben de öndeki yolcu koltuğuna oturup kemerimi bağlamıştım.

30 dk'ya benim evime gelmiştik. Harry'i içeri davet ettim ama o çocukların yanına gitmesi gerektiğini söyledi. Ben de o öyle dediği için ısrar etmedim. Onu öpüp eve girdim. Aldığımız eşyalar temizlensin diye onları kirliye attım ve üstümü değiştirip saçlarımı tepeden topuz yaptım. Daha sonra laptobumu alıp Twitter'a baktım. Bir anda takipçilerim artmıştı. İyi de ben ünlü veya hayranı olunacak biri değilim ki. Bazı insanlar bana beni sevdiklerini içeren sevgi dolu Tweet'ler, bazı insanlar ise bana olan nefretlerini içeren mesajlar atmışlardı. Hatta bazılarında küfür bile vardı. Bazı insanlar ise bana kendi dillerinde tweetler atmışlardı ama ne dedikleri hakkında en ufak bir fikrim yoktu. Sadece kötü bir şey yazmamasını umut ediyordum.Bana seni seviyorum diyen bir kaç hayranı takip ettim. Sonra sıkılıp kitap okumaya karar verdim.Kitabımdan 10 sayfa kadar okuduktan sonra Harry aradı.

"Steph."

"Harold."

"Naber tatlım?"

"İyi canım sen?"

"Teşekkür ederim iyiyim.Ben sana bir şey sormak için aradım.Yarın çocuklar kız arkadaşlarını da alıp bir ormana piknik yapmaya gidecekler. Bizi de çağırdılar gidelim mi?"

"Elbette olur.Peki ya magazinler?"

"Sen onu düşünme. Ormanın kuytu bir köşesine gideceğiz."

"Kuytu bir köşesi mi? İyi de oralar tehlikeli değil mi?"

"Merak etme sevgilim tehlikeli değil. Hem ben seni bir şey olursa korurum."

"Çok cesursun Harry." dedim dala geçici bir tonla.

"Öyleyimdir."

"Ama Liam bizi birlikte görürse üzülmez mi?Yani bilirsin Zayn ve Perrie, Louis ve Eleanor,s en ve ben. Biliyorsun Danielle'dan yeni ayrıldı."

"Liam şu an mutlu gibi. Danielle olayını da atlattı sanki. Yarın ne olur bilemem ama bunu sorun edeceğini pek sanmıyorum."

"Umarım daha iyi olur. Peki ya Niall o da üzülmez mi?''

"Umarım. Niall'ı düşünmene gerek bile yok önüne yiyilebilen herhangi bişey koy dünyayı umursamaz. Her neyse yarın ben seni 10'da alırım. Orada yaklaşık 2-3 gün kalacağız.O yüzden yanına bir kaç parça eşya al.Aynı zamanda sabah erkek kalkıp kahvaltı etmen lazım."

"Tamam o zaman ben hemen yatıyorum sabah erken kalkacağız."

"Tamam canım.Yarın görüşürüz.İyi geceler."

"İyi geceler."

Telefonu kapattıktan sonra kitap okumayı bırakıp odama çıktım.Saatimi sabah 8'e ayarladım ve kendimi uykunun güzel kollarına bıraktım...

yeni bi bölümle daha karşınızdayım canlarım şimdiye kadar hikayemi voteleyen ve yorumlayan herkese teşekkürler onlar kendilerini biliyolar. yeni hikayem 'liaison' a bakmayı unutmayın. hepiniz öpüldünüz...

yb +5 vote ve yorum