Just A Pain

395 24 16
                                    


-| 2. BÖLÜM |-

Loki gözlerini Thor'a dikmişti yüzündeki acı çok net bir şekilde görülüyordu. Yaklaşık bir kaç saattir orada aynı pozisyonda Thor'un cesedinin başında bekliyordu. İnanamıyordu, inanmak istemiyordu. Şimdi ne olacaktı? Jane? Ya henüz doğmamış bile olan kızı? Loki bunları düşündükçe gözleri daha da derinleşiyordu zümrüt gözleri sanki Thor'u delip geçicekmiş gibi bakıyordu. Bir süre sonra bir şey oldu. Thor'un içinden elektrik topları yükselmeye başladı Loki tepkisiz kaldı çünkü biliyordu... Thor bir tanrıydı ve öldüğünde güçleri de başka bir zaman başka bir tanrıya verilmek üzere gökyüzüne çekilmişti. Thor da gidecekti. Loki, kardeşi yavaşça gökyüzüne yükselirken ona son bir kez acı dolu bir bakış attı, fısıldadı:

"Böyle olmayacaktı."

Acısı dudaklarında yer bulurken çarpık bir gülüş attı,

"Eğer aptallık tanrısı Thor bir kere de sözümü dinleseydi..."

Thor gözle görülmeyecek kadar yükselene kadar Loki ona bakmayı sürdürdü ve artık kardeşini göremediğine emin olduğu zaman, saraya ışınlan- bunu düşünürken yırtılırcasına gürleyen gökle beraber olduğu yere mıhlandı. Tüyleri diken diken olmuştu, bu sesi en son duyduğunda kardeşi yaşıyordu. Gözlerini havaya kaldırdı ve şimşeğin saraya doğru düştüğünü gördü. Oraya ışınlanmayacaktı, yürüyecekti çünkü düşünmek için zamana ihtiyacı vardı.

Ne diyecekti? Thor'u öldürdüm çünkü yemin etmiştik mi? Ya da bunu o istedi mi? Jane'e ne cevap verecekti ki? Ona yalan söyleyemezdi çünkü Jane birkaç yıldır onlarla yaşıyor ve yaklaşık 8 aydır Thor'un kızını karnında taşıyordu. Dolayısıyla kütüphanedeki tüm kitapları okumuş ve büyüler, asgard, dokuz diyar... Kısacası normal bir Midgradlının bilmesi gerekenden çok fazla şey hakkında bilgi sahibiydi. Yeminleri biliyordu ama Loki'nin onu öldürmek için her türlü yemin edeceğine emindi çünkü Jane yanlarına gelene kadar ve geldiğinden beri -12 yıldır- Asgard'ı Thor ve Loki beraber yönetiyordu ve Loki her zaman Thor'u çiğniyordu. Thor ve Loki birbirlerinden nefret etmiyorlardı ama içli dışlı bir ilişkileri de olmamıştı, 1600 yıldır beraber büyümüşlerdi.

Loki bunları düşünürken yüzü her zamanki  gibi ifadesizdi. Saraya vardığında bir muhafızdan Jane'in doğum yaptığını öğrendi. Hala tepkisizdi çünkü Thor ölmüştü ve aralarındaki bağı Jane de hissedebiliyordu, bu acı doğum sancısından bile büyüktü. Loki ruhsuz bir sesle:

"Nerde?"

Diye sordu. Muhafızın tarifiyle kapının önüne ışınlandı.

Kapıyı tıklattı sonuçta bir kadının doğum anına küt diye giremezdi. Onay aldığında kapıyı açtı ve bebeği gördü gözleri yemyeşildi ve bakışları ona kitlenmişti. Loki de ona uzun bir bakış attıktan sonra şifacıya döndü gözleri Jane'i ararken:

"Nerde?"

diye sordu. Şifacı acı gözlerle Loki'ye baktı. Bebeği kucağında tutuyordu:

"Bir fedakarlık yapması gerekiyordu..."

Yutkundu.

"...Bir Midgradlının bir tanrıça doğurmak için yeterince gücü yoktu..."

Gözleri Loki'den korkuyordu. Loki ise bir an duyduğu şeyle yerine mıhlanmıştı yeniden. Tanrıça... Ses kulaklarında yankılanırken asla Thor'un kızının bir tanrıça olacağı ihtimalini düşünmediğini düşündü. Ama çok normaldi. Babası tanrıydı ve tanrıların çocukları tanrı veya tanrıça olurdu. Loki yutkundu, şifacı cesaretini toplayarak ayağa kalktı ve bebeği Loki'nin kollarına bıraktı. Sonra da onu yerlere kadar eğilerek selamladı ve

"Lordum..."

diyerek odadan ayrıldı. Loki gözlerini bebeğe çevirdi, hayatında gördüğü en sevimli bebekti, gözlerini ondan alamadı yüzündeki ifadesizlikten eser yoktu, ağzı aralanmıştı, bebeği tekrar yerine koydu, odadan ayrılmadan önce tekrar yüzüne baktı. Gözlerinin yeşili Lokininkilere benzemiyordu, bu... Loki'nin gözleri doldu. Bu annesinin gözleriydi. Frigga... Loki ona bakarken yüzündeki sertliği sanki bir saniyeliğine kaybolmuştu. Bebekle arasında bir bağ oluşmuştu, o an anlamıştı onu artık bırakamazdı...

Odadan çıktığında onu Heimdall karşıladı. Loki de onu bekliyordu zaten.

"Şimdi ne olacak?"

Cevabını biliyordu ama onun da desteklemesini istemişti. Heimdall ise sessizliğini korudu. Loki ona baktı, düşündü Thor da ölmüştü artık ve...

"Kralın sana soru sordu Heimdall!"

Dedi yüzü her zamanki ifadesizliğindeyken zümrüt gözlerinden sinsilik akıyordu. Heimdall onun önünde eğildi ve

"Kralım..."

diyerek söze başladı. Bu kelimeyi zoraki bir şekilde söylediği her yönünden belliydi. Loki ona delici bakışlar fırlattığında devam etti

"...Asgard'ın tek varisi sizsiniz yarın bir taç giyme töreni düzenlenecek. Ve resmi olarak kral ilan edileceksiniz. Daha sonrası için bir fikrim yok."

Loki de aynısını düşünmüştü. Aklına bebek geldi. Heimdall sözlerini bitirmemişti ve devam etti:

"Ve o..."

Gözüyle kapıyı işaret etmişti. Sanki ona seslenmekten korkuyor gibiydi. Loki ona dikkatlice bakmaya devam ettiğinde bi an duraksadı, yutkundu devam etti:

"Adı... Thrud"

Loki ismi duyduğunda irkildi, ürpermesine sebep olan bebeği görme isteği birden içini kapladı. Bu isteği bastırdığında onun tanrıça olduğunu hatırladı. Heimdall'e seslendi.

"Heimdall! O ne... tanrıçası?"

Bu soru sorulduğunda irkilme sırası Heimdall'daydı nefesini tuttu ve hızlıca geri bıraktı sıkıntıyla söze başladı.

"Thor..."

Dedi gözleri acı doluydu. Devam etti.

"O öldükten bir kaç saat sonra doğdu sen Thor'un yanındayken..."

Sustu. Onu susturan Loki'nin boğazını sıkmasıydı. Gözleri öfkeyle parlıyor ve kaşları çatıktı. Loki tısladı:

"Öldüğünde yanında olduğumu kimse bilmeyecek!"

Heimdall anlamışçasına kafa salladı. Loki onu bıraktı ve devam etmesi için kafasını salladı. Heimdall boğazını tutarak devam etti:.

"Babasının güçleri, onu buldular ve Thor Valhalla'ya giderken artık başka bir tanrıçanın vücudundaydılar... Leydi Jane de bu yüzden..."

Cümlenin devamını getiremedi. Loki'nin önünde yerlere kadar eğilerek:

"Lor-...Kralım"

Diyerek onu selamladı ve oradan ayrıldı.

Loki duyduklarının etkisindeydi. 1600
yıldır bir 'Yıldırım Tanrısı' ile başı beladaydı şimdi ise o ölmüştü ve 'Yıldırım Tanrıçası' vardı. Loki odaya girdi bebekle karşılaştığında saçlarının kızıl olduğunu o an farketti. Bebek gülmüyordu, ağlamıyordu da... O Loki'nin ağzının bir karış açılmasına sebep olacak bir şey yapıyordu.

Elleriyle kıvılcımlat çıkarıyordu...

*Evet medyadaki Thrud! Gerçek mitolojide Thor'un kızının ismi Thrud (gerçi karısı da Sif ama neyse kdkekswjsjw) bende böyle bir isim verdim fotoğraf da onun adına çizilmiş. Gerçek mitolojide bereket tanrıçası ama mitolojiyle çok alakalı gitmediğim için burada yıldırım tanrıçası (eheheheheh 😀💚)

Her gün bir bölüm atmak da ne bilim değişik :) sjksdjwjdiwisjwkdj

Hepinizi seviyorum Bb*

❣︎ 𝐅𝐫𝐨𝐳𝐞𝐧 𝐓𝐡𝐮𝐧𝐝𝐞𝐫 || Loki Fanfiction Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin