10.bölüm

154 8 2
                                    

karaca o sabah içinde anlam veremediği bir  sıkıntı ile  uyanmıştı   hemen elini telefonuna attı daha   bi hayli erkendi saat   dün haberlere  anlatılanlar  sebebi ile  çokcada  düşünceliydi 

 yüzünü yıkayıp hemen  saadeti aradı  saadet  telefona  çıkmadı  açmayacağını  bilsede  annesini aradı ama  evet   yine açmamıştı  karacanın telefonunu  sonra  damla yengesini aradı  oda  amamıştı  bu işte  bişeyler vardı  

saatler  sonra  karacanın telefonu çaldı arayan cennetti evde kim var  kim yoksa  hepsini  gözaltına   almışlardı onu  haber etmek için  aramıştı    demek bu yüzden ulaşamamıştı kimseye 

montunu alıp  bir  hızla  asağı indi karaca merdivenler  birer ikişer  inerken azerin sesini duydu 

demek elli milyon  ha  acaba  ben mi öldürsem  yamaçı hem yamaçtan kurtulurum  hemde yolumu  bulurum  

azerle  göz göze gelen karaca   dahada  sinirlenerek  hızla kapıya  doğru yönelirken azerde durumu anlayıp  kapıya karacadan önce koşarak kapıyı  açmasını  engeller

karaca sinirle  

napıyosun ya sen 

azer

  nereye hayırdır 

karaca  yine  sinirle 

sırıtma  duydum söylediklerini  zaten artık benim bburda bile olmamam bakmıyorsun ki

yaa yamaç bir  amcan yamaçmı  elli tane yamaç  var   

karaca yemedim  bunu dercesine    azerin gözlerine bakarak  boynunu eğer

azer tekrar 

yaa  şaka   yaptım şaka geldin buraya elimizi  kolumuzu  bağladın tamam bişey demiyorum şaka yaptım 

karaca tekrardan sinirlenerk sesini yükseltti  

ya  bunun şakası olmaz

azer alttan alarak 

tamam doğru söylüyon özür  dilerim  dediklerime kızdın onun içinmi  gidiyon

 diye  devamına  ekledi azer ortamı yumuşatmak için 

azerin geri vites  yapması nedeniyle  yumuşayan karaca  naif sesiyle

 babannnemleri  almışlar karakola  gidiyom 

azer şaşkınlıkla  niye  diyerek kalakaldı 

 karaca kapıdan  çıktığında  azer  hemen kendini toplayarak  

karaca  diye seslendi  öyle tek  başına  olmaz   ben götürecem seni...


yol boyunca ikisininde sesi çıkmamıştı  azer ne kadar karacaya  baksada  karaca azere bakmamakta kararlıydı   bu aralar   gösterdiği  ilgi  ve alaka karacayı oldukca korkutuyordu   karaca hep  onla  karşı karşıya  gelmeye alışkındı ama  yanyanagelmek ellerini tutmak   söz konusu bile  olamazdı   ilerde  acı çekmek yerine  hiç  başlamamış bir ilişki olarak kalmalıydı aranlarındaki hisler

azer ise  çoktan  herşeyi  göze almıştı  oysa...

karakolun önüne geldiklerinde  azer  arabayı park eder  aniden kapıdan inen karacaya  

sen burda bekle  diye ikazda  bulunur 

saçmalama  bende gelcem 

ya iki dakka  laf  dinle ya  bütün aileni almışlar  amcanın  başına  ödül koymuşlar  bütün memleket amcanı  arıyo  ortalık karışık   sen  hala burda gelecem gelmicem 

vaveylâHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin