Hızlı adımlarım Akın'a doğru ilerlerken onu görmenin verdiği mutluluk ile yüzümde bir gülümseme oluştu. Kollarım boynunu sardığında o da dostça sırtımı sıvazladı.
"Nereden çıktın sen oğlum?"
Akın'ın gülümsediğini hissettim.
"Asıl sen nereden çıktın manyak?"
Birbirimize sıkı sıkı sarılıyor, sanki yılların acısını çıkarıyorduk. Akın benim ilk arkadaşımdı.
Kafamı hızla kolunun altına almış, yumruğunu saçlarıma dayamış, hızla karıştırmaya başlamıştı.
"Lan yapma!"
"Ne zaman geldin buraya kahküllü?" dedi eğlenen sesiyle.
Söylediği şey ile gülümsedim ve zor da olsa geri çekildim.
"Artık kahkülüm yok."
Tek kaşını kaldırdı.
"Ee, neyi değiştirir? Sen farklısın işte. Kahküllümsün. Kahkülsüz kahküllüm."
Bazen saçmalardı. Ama çok yanımda olmuştu bu zamana kadar. Başımı arkamda duran Yasemin ve Bulut'a çevirdim.
"Tanıştırayım."
Bu kez ilk Bulut'a baktım. Çağatay'ı gördüğü zamanın aksine Akın'a gülümsemişti.
"Akın benim arkadaşım."
Akın bir adım öne çıkıp selam verir gibi eğildi.
"Çok yakışıklı, aşırı akıllı arkadaşım demek istedin herhalde."
Ona meydan okur gibi baktığımda tekrar konuştum.
"Aksine gerizekalı, egoist ve yobaz demek istedim hayatım."
Elindeki hayali silahı bana doğrulttu.
"Beynini dağıtırım kahküllü. Ama boştur şimdi orası."
Gülümsedim.
"Sen gelmeden eşit şartlarda konuşalım diye çıkartmıştım."
Akın aptal aptal baktıktan sonra yaklaşık üç dakika önce söylediğim şeyin farkına yeni varıp konuştu.
"Hayatın mıyım gerçekten?"
Yüzündeki ifade beni güldürürken Yasemin ve Bulut da gülmeye başlamıştı. Akın Yasemin'e elini uzattı ardından bana döndü.
"Bu güzellik kim?"
Yasemin anında kızarırken Bulut kolunu Yasemin'in omzuna attı. Bu onun sahiplenme şekliydi. Yasemin ile yakın olduklarını zaten biliyordum.
Yasemin Akın'ın elini sıktığında konuştum.
"Bahsetmiştim sana, Yasemin."
Akın şokla elini çekip mal bir ifadeyle onlara bakmaya başladı.
"Çüş, oha, yuh!"
Bildiği bütün kelimeleri sayacaktı herhalde.
"Yasemin olan Yasemin yani. Hani kelebek olan."
Yasemin'i iyice süzüp bana döndüğünde Bulut ve Yasemin kıkırdayarak gülüyordu.
"Ayıp be."
Akın bana kınar gibi bakıp konuştuğunda ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışıyordum.
"Yazıklar olsun. Onlara kaçtın bana kaçmadın. Yuh."