Isırık

'' Bir kadeh daha doldur ''

-"Bir kadeh daha doldur. " dedim barmene ve bardağı ona uzattım. Yanımdaki güzel kızla beraber her zamanki gecelerdeki gibi yine barda oturuyordum.

-" Ee nerde okuyorsun ? " diye sordu bana.Gülümsedim. Aslında bir sevgilim vardı ama onu çok önemsemiyordum. Belki de yanlış yapıyordum ama neyse şu an anı yaşamalıydım.

-" Beverly Hills Lisesi'ndeyim. Sen ? "

-" Ben okumuyorum. Okulu bıraktım. "dedi.

-"Neden ?" diye sordum. Bu soruma biraz sıkılmıştı sanki ondan dolayı cümleme devam ettim. " İstemiyorsan anlatmak zorunda değilsin." dedim gülümsedim ve yanağına bir öpücük kondurdum. O sırada barmen içkiyi uzattı. Kıza döndüm bardağı havaya kaldırdım ve kaşlarımı kaldırarak sordum :

-"Fondip ? ". Güldü , başını sallayarak onayladı ve o da kendi bardağını eline aldı.

-" Beraber sayacağız.Başlıyorum üçte fondip. "dedi ve göz kırptı. Saymaya başladı.

-" Bir , iki veee üç. "dediği anda bardağı diktim.Boğazımda hissettiğim yanma mideme doğru indi işte bu hissi seviyordum. Tamamen içine bardağı masaya koyup yüzümü buruşturdum. O da yüzünü buruşturmuştu.

-" İyiydi ha ? " diye sordum.

-" Mükemmeldi. " dedi.Güldüm.Şu an biraz sarhoş olduğumu hissediyordum. Hafif başım dönüyordu. Tabi dönecek çok içiyorsun götlek herif dedim kendi kendime. İç sesimden sıyrılıp tekrar kıza döndüm. Tanrım çok güzeldi.

-" Adın ne ? " diye sordum.

-" Alexandra. Senin ? "

-" Nicholas ama Nick diyebilirsin."dedim. Güldü ve o da :

-"Alexandra ama Alex diyebilirsin. "dedi.O sırada telefonuma mesaj geldi. Cebimden telefonu çıkardım. Ekranda çıkan mesaja baktım.

-" Yine hangi bardasın adi herif ? " Tabi ki bu mesajı atan Sean'dan başkası olamazdı. Sean benim en yakın arkadaşımdır. Okulda popülerliğini benimle sağladı şerefsiz. Cevap yazdım.

-" Merkezde bir bardayım adını hatırlamıyorum dostum. " Mesajı gönderdim ve telefonu cebime koydum. Tekrardan Alex e döndüm.

-" Ee Alex yalnız mısın ? Yani burada herhangi bir arkadaşın falan var mı evine bırakacak ? "

-" Maalesef bu gece tek geldim. "dedi.

-" Buradan çıkıp bir kahve içmeye ne dersin sonra da seni evine bırakırım."dedim.

-"Olabilir. "dedi gülümseyerek. O sırada tekrar mesaj geldi. Lanet olsun Sean bir kere de doğru zamanda mesaj at. Tekrar telefonu çıkardım.

-"Her nerdeysen ve hangi kızlaysan hemen buraya gel yavşak herif. Anlatacaklarım var." Tam da zamanı yani.

-"Tamam. " yazdım. Alexandra ya döndüm ve :

-" Sanırım planımızda bir değişiklik oldu çok özür dilerim gitmem gerek. "dedim masaya parayı bıraktım, Alexandra yı yanağından öptüm ve ceketimi alarak bardan çıktım. Lüks spor arabama bindim. Evet evet zengindim. Şimdi anlatayım. Ben Nicholas Martin. Şu filmlerde gördüğünüz okulun popüler çocuklarındanım. Lisede üçüncü sınıftayım. Son sınıflar benden nefret eder.Etmeleri çokta anormal bir şey değil zaten. Çünkü çoğunun sevgilisini elinden alıyorum. Sizden küçük bi veledin sevgilinizi kapması biraz koyar dimi ? Ailemin parası var.Bu da para göz sürtüklerin peşimde pervane olmasını sağlıyor tabi. Hepsiyle sevgili rolü oynarım ve onlarla oynarım. Para için gelen kızlarla işim sadece budur. Ve tabi Sean var.Kendisi en yakın dostumdur. O da popülerlerden ve ailesinin en az bizim kadar parası var. Ama o adi pislikten nefret ediyorum. Parası olduğu halde hala benden borç para alıyor şerefsiz. Şimdi de onun sözünde önemli bir şey için onun yanına gidiyordum. Hakikaten sarhoş olmuştum. Arabayı kontrol etmekte zorlanıyordum o yüzden hızımı azalttım. Ormanlık alana geldiğimde kimse olmadığı için tekrar hızlandım. O anda karşıma bir köpek fırladı. Direksiyonu kırdım ve sonrası karanlık.

Uyandığımda arabadaydım. Sıkışmıştım. Zorla olsa da kapıyı açmayı başardım ve yola çıktım. Burada kimse yoktu zaten ıssız bir yoldu gecenin bu saatinde ise kimse olmazdı. Arabaya gittim. Telefonumu bulmaya çalıştım. Bir kaç dakika sonra aradıktan sonra buldum. Sean'ı arayacaktım gelip beni bu lanet yerden alacaktı. Arama tuşuna bastım ama bastığım gibi arama sonlandırıldı.
-"Ahhh hadi ama ! Lanet olsun ! Hani bu sıçtığımın operatörü her yerde çekiyordu! " diye bağırdım ve evet hat çekmiyordu sinyal yoktu. Bir umutla yolda biri geçer diye beklemeye başladım. Ama kimse yoktu. Kazadan nasıl kurtulduğuma baktım koluma hafif çizikler vardı ve başımda derin bir kesik olmalı ki elimi başıma attığımda kanı hissettim.Gerzek herifin tekisin Nick ! Tam bir gerzeksin ! O sırada ormanlıkların içinde bir şey gördüm. Dikkatli bakmak için gözlerimi kıstım hayır bu bir şey değildi biriydi. Ona doğru gitmeye başladım.

-"Hey ! Kaza yaptım da bana yardim edebilir misiniz ? " diye sordum. Yakınlaştıkça adamı daha net görüyordum. Üzerinde bir kapşonlu vardı ve kapşonu kafasına geçirmişti.Yavaş yavaş yaklaşıyordum ama bu kapşonlu heriften tırsmaya başlamıştım. Haydi Nick ne korkuyorsun sadece yoldaki bir adam. Hayır gecenin bu saatinde ormandan çıkan ürkütücü bir adam. Korkmama rağmen yaklaştım. İnsanlar öyle yapmazlar mi zaten ? Korku filmlerinde ellerimizi yüzümüze kapasak da korkacağımızı bile,bile gene elimizi aralayıp bakarız. İste şu an tam bir aptallık abidesi olarak korktuğum halde ona yaklaşıyordum. İyice yaklaştığımda ise kafasını kaldırdı. Gözleri kırmızıydı. Yok artik. Hadi ama Alacakaranlık ta falan miyiz ? İleri atıldım ve kaçmaya başladım. Daha bir kaç adımımdan sonra beni yakaladı ve yere çiviledi. İşte o anda belimde müthiş bir acı hissetim ve acıyla bağırdım. Nick oğlum şimdi ayvayı yedin işte...