2.BÖLÜM
Pat diye söylemesemiydim acaba?Alıştıra alıştıra söylenecek bişeyde değil ki lan bu.Sanki hamileyim demişim gibi öyle bir bakıyolar ki kendime sövdüm o dakika.
"Sen iyi misin?"Dedi en soldaki çocuk hala şaşkın surat ifadesiyle.
"Iyiyim,sen?"
"Bir de dalga mı geçiyorsun"diyerek sinirden güler gibi oldu bizim kaslının yanındaki.Hayır anlamıyorum ben ona sordum bırakında sövecekse o sövsün size noluyor lan?
"Valla,olabilir de olmayabilir de.Belli olmaz bana"diyince yine bir sinirli ifadeye büründü bunlar.Sanki çocuğun tadı güzel diye en sona sakladığı çikolatasını yedik,ne bu sinir?
"Git işine kızım"Dedi bu seferde diğeri.Bu daha ciddi biri galiba.Sinirli de değil boş boş bakıyor. Aha bir sen eksiktin zaten.Ya ben anlamıyorum ben gittim sağdakine sordum ama o hariç hepsi cevap verdi.Bu ne biçim iş be.
"Size noluyor onu anlamadım ben.Kendinize sorulmayan sorulara cevap vermek hoşunuza mı gidiyor?"diye dalga geçtim.Hadi yine diğer ikisi normal.Şu bizim kaslının yanındakinde bi sinir var boynunda ki damarlar kopucak biraz sonra,demedi demeyin.
"Lan bak kız falan demem-
"Bi sakin ol Gökalp" Oha lan bu konuşabiliyormuş.En azından dayak yemekten kurtardı buda benim işime gelir.Çikolata yemek isterken dayak yemeye niyetim yok yani.Yanında ki yani artık adını öğrendiğim Gökalpın kulağına eğildi birşeyler dedi.Ardından Gökalp diğer ikisine dönüp "Hasan,Mete gidelim."dedi.Sonunda biri isimlerini söyledi.Sabahtan beri sağdaki,soldaki,onun yanındaki diye diye çözmeye çalışıyorum lan.Onlar merdivenlerden çıkıp gidince bende beklemeye başladım.Bunun konuştuğu yok bende konuşmaktan yoruldum be.
"Bana çikolata alsana derken ne düşünüyordun?"dedi dalga geçer gibi bir tavırla.
"Bana çikolata almanı düşündüm.Ama var ya,pişman oldum lan.Bunlar nasıl insan?Çikolata yiyeyim derken dayak yiyiyordum az kalsın"dedim kaşlarımı çatarak.Tabi bu yine birşey demedi,konuşma özürlüsü müsün oğlum?
"Alacak mısın almayacak mısın?"dedim sıkıldığımı belli eden sesimle.
"Alınca beni rahat bırakacak mısın?"
"Banane lan senden,sadece çikolata istedim"
"Iyi o zaman,alırım"dedi bana birşey demeden kantine gitti.Peşinden gittim mi?Hayır.Ne uğraşıcam be.Alsın gelsin işte.Öyle de oldu zaten.Zahmet edip de vermeye geldi sağolsun.Elinden alıp çikolataya bakarak gülümsedim.
"Teşekkür ederim,ben gidiyorum"deyip hala masadan kalkmamış kantinin en köşesinde ki masaya iyice kurulmuş bizimkilerin yanına gittim.Hepsi orangutan yavrusu görmüş gibi bakıyolar maşallah.Onlara aldırmadan az önce kalktığım sandalyeye geri oturdum ve büyük savaşlar sonucu kazandığım-Ah tamam şuan oturup bunu abartmayacağım.Ama havalıydım tabi o ayrı.Kızlara ne olduğunu,neler dediklerini falan kısaca anlattıktan sonra tenefüs zilide çalmıştı.Şimdi dolar burası,en iyisi bahçe.
"Melo,bahçeye çıkalım"dediğimde Melo'da onayladı.Sümeyye ve Beyza sınıfa gideceğini söyleyince her zaman ki gibi bahçeye çıkıp bir o yana bir bu yana dolaştık.En son sıkılıp merdivene oturmasam Melo turlamaya devam edecekti bana kalırsa.Otururken birkaç dakika öncesini düşündüm.Tamam ben utanmam falan ama iyi cesaretti yani bendeki de.Daha 1 ay övünürüm ben bunla.Mahallede ki mukaddes teyze bile topladığı dedikodu malzemeleriyle bu kadar övünmüyor,senin bu halin ne Akel allasen?Ders ziliyle birşeyler düşünmeyi bırakıp merdivenden kalktım.Melo sınıfına gidince bende sınıfıma doğru yürümeye başladım.Mustafa hocanın dersine geç kalmak pekte akıl kârı değildir.Sınıfa girip yerime oturdum.Yine bizimkilerle takılırken hoca girdi içeri.Ders işlemek,ne bileyim sıkıcı olması bir yana insan hiç mi hiç istemiyor be.Can sıkıntısından yerimden kalkıp Okay'ın yanına geçtim.Okay,her türlü dersi kaynatacak birşeyler bulurdu.Eğlenmek istiyorsanız onla takılın yeter yani.Hoca ödevleri kontrol etmeye başladığında Okay'ı dürttüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
USLANMAZ
Teen FictionKendi karakterini kendisi yaratır insan. Havalı olmak için ne yapmalı? Veya dikkat çekmek için? Bunları bilmiyor olabilirim ama size en iyi tavsiyeyi verebilirim,Mutlu olabilmek için kesinlikle: Umursamayın!