Keyifli Okumalar...
---
Eren sabah uyandığından beri aynanın karşısında duruyordu... Heyecandan eli ayağı titriyor, kalbi gittikçe daha hızlı atıyordu. Bu heyecanın Levi için olduğunun farkındaydı. Kolundaki saate baktı ve artık evden çıkması gerektiğine kanaat getirdi.
Aynanın karşısında son bir kez toplu saçlarını düzeltti, sweatinin altındaki gömleği geniş pantolonun içine sıkıştırdı, dakika başı sıktığı parfümünü tekrar üzerine boca etti.
Evin pencerelerini kontrol ettikten sonra telefonunu cüzdanını küçük bir sırt çantasına doldurdu, kapının önüne geldi ve ceketini kolunun altına aldı, botlarını giydi ve kapıyı sıkı sıkıya kitleyerek apartmandan ayrıldı.
Soğuk hava bedenini üşütürken, kolunun altındaki ceketi hızla giyindi ve çantasını tek omuzuna astı. Kalbinin hızını ölçemiyordu... Mutluydu, onu göreceği için çok mutluydu...
Küçüklüğünden beri hayallerindeki insandı o onun için, otobüs durağına doğru yürürken elini kalbinin üzerine koydu.
Kolundaki saati tekrar kontrol etti, daha yarım saat vardı ve kafeye oldukça rahat bir şekilde ulaşabilirdi. Otobüs durağına vardığında demire yaslanarak beklemeye başladı.
Levi onun için pek çok şeyi ifade ediyordu, bunun farkındaydı... Yaptığı mesleğe onun sayesinde karar vermişti en basitinden...
Sokağın ortasında bir grup genç kız fısırdaşarak Eren'e bakıyordu... Onu tanımışlardı ve Eren'in akıl almaz güzelliği onları da etkilemişti, kızlar hızlı adımlarla Eren'e yaklaşırken telefon kameralarını ayarladılar.
"Merhaba Bay Jeager, bir fotoğraf çektirebilir miyiz?"
Bay Jeager he? diye geçirdi içinden Eren...
Bu hitap şekli Levi'a aitti.
Eren başını sallayarak kızlara yaklaştı, mükemmel gülüşünü ortaya çıkardı ve kızlarla teker teker fotoğraf çekindi.
"Sizin çok büyük hayranınız, Bay Ackerman ile yaptığınız çekim ile sizi tanıdık ve sizi çok seviyoruz." Kızlardan biri heyecan ile bütün kızlar ağızına konuşmuştu.
Eren utanarak ile elini ensesine attı, bunlara hâlâ alışamamıştı... Sosyal medyadaki fan sayfaları bile ona fazla geliyordu.
Otobüsün durağa geldiğini gören Eren kızlara teşekkür etti ve son kez o mükemmel gülüşünü onlara sundu. Yıldız ve kalpler saçan gözleri arkasında bırakarak otobüse bindi ve saatini kontrol etti.
15 dakikası kalmıştı, duraklara göz gezdirdi ve geç kalmayacağına emin olduğunda rahat bir nefes verdi.
---
Kafenin tam önünde duran Levi bu soğuk havada dışarıda oturan insanlara kaşlarını çatarak baktı, ahşap görünümlü güvenlikli bir kapıdan kafenin içine girdi, bu kafeyi seviyordu... Onun tarzıyla örtüşüyordu, tamamen ahşap olan bu vintage kafede cam kenarında boş olan bir masaya oturdu. Self-servis servisinde bulunduğu bu kafe biraz gürültülü olsa da bunu önemsemedi, elini kaldırarak bir garsona işaret verdi.
Siyah dar bir kot ve beyaz gömlek giyen bir genç Levi'ın yanına hızlıca gitti, yaka kartını düzeltti ve elindeki küçük not defteri kavradı.
"Bir çay alabilir miyim? Fincanda olsun lütfen." Levi'ın sesi pürüzsüzdü ve garson Levi'ın çekiciliğine büyülenmiş gibi bakıyordu.
Onu tanımıştı... Ülke genelinde tanınan bir modeldi ve ona göre dandik bir kafede kendisine çay siparişi vermişti.
Garson başını sallayarak Levi'dan uzaklaştı, kafedeki neredeyse herkes Levi'a bakıyordu ve bu onu biraz rahatsız etmişti.
Levi telefonunu çıkartarak dışarıda arabanın içinde onu bekleyen şoförüne mesaj attı. Kapıdan içeri hızlıca giren siyah takım elbiselik kalıplı bir adam Levi'a başını sallayarak hemen yanındaki masaya oturdu.
Garson çocuk dikkâtli bir şekilde Levi'a yaklaştı ve porselen fincan'ın içinde mükemmel kokusunu yayan çayı masaya bıraktı.
"Teşekkür ederim, yandaki şoförümden de sipariş alır mısınız?"
Levi'ın sesi kısık olmasına rağmen garson onu rahatça duydu, ancak içi içine sığmıyordu... İlk defa bir ünlü ile karşılaşıyordu. Garson çocuk sarı saçlarını geriye atarak, Levi'ya biraz daha eğildi.
"Levi Bey, benimle çıkışta bir fotoğraf çektirebilir misiniz?"
Garson hemen kendini geriye çekti ve eski saygın pozisyonuna geri geldi. Levi başını salladığında gözlerinden mutluluk şelalesi aktı. Yüzündeki samimi gülüş ile kalıplı şoföre doğru ilerledi ve onun da siparişini aldı.
Levi telefonundan saati kontrol ettiği sırada kafenin kapısı tekrar açıldı, içeri saçları arkasından güzelce toplanmış ve oldukça hoş giyimli Eren girdi.
Masalarda biraz göz gezirdi ve Levi ile göz göze geldiğinde kalbi duracakmış gibi oldu. Onu ilk kanlı canlı gördüğünde de aynı böyle olmuştu...
Aynı his bütün vücuduna yayılıyordu, gözlerini kaçırarak masaya yürümeye başladı. Levi gözlerini Eren'in üzerinde gezdirdi. Yüzü, giyinişi Levi'ın gözüne oldukça hitap ediyordu ve,
ve ondan etkilenmesini sağlıyordu...
Eren sandalyesini çekti ve Levi tam karşına oturdu...
"Merhaba Bay Ackerman..." Levi çayından bir yudum aldı, ağzında mükemmel bir tat bırakan çay ile kollarını masaya dayayarak, ellerinin çenesinin altına koydu.
"Sadece Levi de." Eren şaşkınlıkla açılan gözleriyle ona baktı. Bunu beklemiyordu, aralarında olan bu resmi ağızı bir köşeye bırakmasını istemesi Eren'in hoşuna gitmişti, kalbi neredeyse yerinden çıkıp masaya atlayacakmış gibi hızlı hızlı atıyordu.
"Merhaba, Levi."
Levi başını biraz aşağı eğerek, kimsenin görmeyeceğine emin olduğunda tebessüm etti. Levi'ın kalbi gittikçe hızını arttırıyordu ve bu ona çok garip geliyordu.
Yüzünü eski hâline çevirdi ve çenesini tekrar ellerinin üzerine yasladı,
"Sanada merhaba Eren."
Eren duraksadı, ismini ondan duymak onu neşelendirmişti...
Gürültüsü gittikçe azalan kafenin self-servisi kapanmıştı, insanlar yavaşça dağılırken sadece masalarda oturan insanların hoş sohbetleri, arkada çalan slow kısık bir müzik ve Levi'ın burnuna dolan Eren'in parfümü kalmıştı...
Sütlü kahveler, çaylar içildi... Uzun uzun derin sohbetler yapıldı, Eren gittikçe Levi'a kendini çekilirken buluyordu. Levi ise Eren'e yavaşça buzlu duvarlarını indiriyordu...
Onlara dakika gibi gelse bile, saatler geçti...
Sürekli içilen sütlü kahve ve çayın kokusu bütün masayı sardı, bu derin mükemmel sohbetin bir parçası oldu adeta... ve,
ve ikisi de bu güzel günün tadını doyasıya çıkardı...
---
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Model "instagram~riren"
Fanfiction"O kadar insan arasından seni seçmem çok büyük bir şans öyle değil mi Eren?" --- (+18 ifadeler içermektedir!) #1 riren (11.06.21) #1 riren (21.06.21) #1 shingekinokyojin (08.02.23)