Sahne; Kara Göl'ün yakınında açıklık alanda, Lily Evans, Donna Shacklebolt, Mary Macdonald, Venüs Umay, Remus Lupin, Sirius Black, Peter Pettigrew ve James Potter oturmaktadırlar.
"Yılın bu zamanlarını çok seviyorum." dedim Kara Göl'ün karşısında benimle birlikte oturan arkadaşlarıma. Üşütmeyen ama içinizi okşayan tatlı ekim rüzgarları eserken ve etrafınızda her anınızı unutulmayacak bir hatıraya dönüştürmeye yeminli arkadaşlarınız varken mutlu olmamak imkansız.
Lily gözlerini kapayıp, içinde bulunduğumuz anın keyfini çıkarırken mırıldandı; "Bu yıl ders sayılarımızın artması iyi oldu, içeriden çıkmamak için bir sebebimiz olmasa korkarım her akşam burada oturmaktan hasta olurduk." James oturduğu yerden ayaklanıp, "AH! Ağzından keyif kaçıracak bir cümle çıkmasa olmaz mıydı Evans? Bu yıl derslerimizin niye bu kadar artmak zorunda olduğunu anlamıyorum. Geçtiğimiz iki sene boyunca her şey mükemmeldi."
-Bazılarımızın akademik hedefleri var Potter, etrafta daha az yaramazlık yapacağım diye hayıflanmayı bırak, dedi Lupin.
Remus John Lupin, Hogwarts'a geldiğimden beri en yakın arkadaşım. Oda arkadaşları James Potter, Sirius Black ve Peter Pettigrew'la, gece yarısı okulda dolaşmak ve Slytherinlere kötü şakalar hazırlamakla uğraşmadığı zamanlar benimle birlikte ortak salonda, ya şöminenin karşısında kitap okuyor ya da köşedeki çalışma masamızda ödevlerini yapıyor.
Benim oda arkadaşlarım, Lily Evans, Mary MacDonald ve Donna Shacklebolt ise Remus'unkilere nazaran daha sakin mizaçlara sahip. Potterların yaramazlıkları sebebiyle Griffindor puanları eksildiğinde ise Lily Evans'tan daha tehlikeli bir canlıyı Yasak Orman'da bile göremezsiniz. Hogwarts'taki ilk günümüzü düşündüm. Sakin ve sessiz bir şekilde fakat oldukça dikkat kesilerek sınıf başkanlarının odalarımızı tarif edişini dinlerken çok masum görünüyordu. Yataklarımıza yerleşirken birbirimiz hakkında sorular sormaya başladık. Benim büyücü ailemin Hogwarts'a geldiğim için ne kadar mutlu olduklarını, onun Muggle ailesinin ne kadar şaşırdığını ve sevinç duyduğunu konuştuk. Muggle doğumlu olmasına karşın Hogwarts hakkında benim kadar bilgiliydi. Diagon Sokağındaki alışverişin akşamında bütün okul kitaplarını kurcalarken heyecandan uyuyamamış. Üzerinden iki yıl geçti ve hala aynı hevesle derslerini takip ediyor.
Remus'un çıkışına bozulan James "Bazılarımızın ise atletik hedefleri var" dedi. "Bu yıl Hogwarts'ın gelmiş geçmiş en iyi Quidditchleri oynanacak, tüm yaz boyunca pratik yaptım."Sirius'la birbirlerinin omuzlarına vurarak gülüştüler.
"-Biliyor musun, ailemde uçuş konusunda bir sürü yetenekli büyücü olmasına rağmen asla süpürgenin üstünde kendimi güvende hissedemiyorum." dedim. Bu kafamı cidden meşgul eden bir sorundu. Annem ve babam rahat bir şekilde süpürge kullanıyor fakat ben ne zaman yerden biraz havalansam midem bulanmaya başlıyordu.
-Sorunun genetik olduğunu düşünmüyorum Umay, eğer ailelerimize tam anlamıyla benzeseydik ben de harika bir iksir ustası olurdum, sanırım geçen senenin son iksir dersini hatırlatmama gerek yok, dedi James katılarak gülerken. Herkes aynı anda gülmeye başladı. Saç uzatma iksiri yaptığımız derste, James ile birlikte hazırladıkları iksiri denemeye gönüllü olan zavallı Peter bir anda kel kalmış, tüm sınıf kahkahalarla gülmüştü. Profesör, James ve Peter'ın beklenenin altında olan iksirini derhal yok ederken Peter'a saçlarının eski haline gelmesine yarayacak bir iksir vermişti.
Remus'la aldığımız dersleri karşılaştırırken Sirius yanımıza oturdu. Remus'tan 2 kredi fazla ders seçmiştim. "Aritmansi'yi sen de seçersin sanıyordum" dedim, Sirius "Belli ki akademik hedefleri göründüğü kadar ciddi değil" diyerek takıldı. Sirius'un ders programına bakarak karşılaştırdım, "senin kadar çok olmasa da epey boş vakti var, evet" dedim. Sirius'un ders saatleri karmakarışıkken Remus sabah saatleri boş, günün kalanı ise sıkışık haldeydi. Daha iyi tanımasam rastgele olduğunu düşünürdüm fakat Remus'u iyi tanıyorum bu programı hazırlarken ne düşündüğünü merak ettim. Aklımdan ne geçtiğini farkederek, "İnan bana sen de sabaha kadar yerlerinde duramayan cinperileriyle oda arkadaşı olsaydın sen de biraz kendine vakit ayırmak isterdin" dedi. Güldüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çapulcular-Hogwarts ve Sonrası
Fantasyİhanetin ve kayıpların yaşanmadığı bir büyücülük evrenini her birimiz hayal etmişizdir. Safkan büyücüler ve muggle doğumlular arasında çıkan gerginliklerin harlanmadan söndürüldüğünü, Peter'ın ihanet etmediği, Sirius'un suçlanmadığı, James'in ölmedi...