18. İNSANLAR YOK OLMAZ, GİDERLER - II. KISIM

6.4K 268 73
                                    

selamm

nasılınııız? ben çok iyiyiim, teşekkürlerr

bölüme geçmeden önce ufak bir bilgilendirme yapmak istiyorum. artık bölümleri part1 ve part2 olarak değil de, bölümleri kesmeden paylaşmaya karar verdim. ama dediğim gibi, bundan önce en fazla beş bin kelime falan oluyordu bölümler. o da az ve tatmin edici olmuyordu. bu yüzden artık en fazla on bin kelime olarak yazacağım bölümleri. bölümlerin günü veyahut tarihi yoktur, bitirdiğim gibi paylaşıyorum

aklınızı karıştıran sorulara açıklık getirdiğime göre artık bölüme geçelim mii?

o halde,

iyi okumalar!

oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın <33

18. İNSANLAR YOK OLMAZ, GİDERLER

II. KISIM

elyas & taha - ay

momik, aliyah - gerçek miydi bu

taylor swith - shake it off

Eylül 2019

Hava sıcacıktı. Güneş, tepeden parlıyor ve ışığını her yere yayıyordu. Kuşlar cıvıl cıvıl ötüyor, çiçekler o hoş polenlerini etrafa sayıyordu. Ben de bu havanın parlaklığına sığınarak kot bir şort ve kırmızı büstiyer giymiştim. İçime de siyah bikini takımımı giymiştim: büyük ihtimalle oyundan sıkılınca denize girerdik. Saçlarımı da yukarıdan toplayıp, terlemeye karşı önceden önlem almıştım. Yine de ne olur ne olmaz diye de plaj çantamın içine vücut spreylerimden koymuştum.

Yazlık bahçemizin önüne kilitlediğim kırmızı bisikletimin kilidini açıp bindim ve önündeki sepete de plaj çantamı koydum. Bugün kızlarla beraber plajın orada voleybol maçı yapacaktı. Evde dura dura sıkılmıştık artık ve bizi artık deniz bile kesmiyordu.

Yine her zaman ki gibi evin önünden ayrılmadan önce anneme mesaj çektim, çünkü babam mesajlara anca eve geldiğinde bakabiliyordu.

Kızlarla plajın girişinde buluşacaktık: başka bir yerde buluşup da oyalanmayı istememiştik. Bu yüzden kaç haftadır aralıksız gittiğim plaja doğru bisikletimi sürdüm. Bir yandan da bakışlarımı etrafta gezdirip çiçeklere bakıyor, tanıdığım kişileri görünce de tebessüm etmeden kendimi alamıyordum. Yazları, burayı seviyordum.

Plaj varmadan önce gördüğüm ilk marketten bir litre su ve sakız almıştım. Çünkü terleyeceğimi, susayacağımı ve acıkacağımı biliyordum: bu yüzden de biraz sakıza ihtiyacım olacaktı. Yazın kilo alma taraftarı değildim.

Kızların benden önce plaja vardıklarını bisikletlerini girişteki demirliklere kilitlediklerinden ve kendilerini de hemen yandaki dondurmacıdan çıkarken gördüğümde fark etmiştim. Beni ilk fark eden Ecrin olmuştu ve hemen el salladı elinde iki tane dondurma tuttuğunu bile umursamadan. "Hey, Zerda! Sana da çilekli yaptırdım, yersin değil mi?" diye sordu aramızda birkaç adım mesafe varken.

Bisikletimi onların kilitledikleri yere kilitleyip, plaj çantamı da içinden aldım ve kızlara doğru yürüdüm. Yanlarına vardığımda tebessüm edip, Ecrin'in uzattığı dondurmayı aldım. "Teşekkür ederim ama ben daha çok orman meyveli severim," dedim onu sahteden kızdırmak için. "Olsun, çilekli de yerim," dedim dudak büzerek.

YAŞ ON YEDİ |TAMAMALANDI|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin