Keyifli Okumalar
Gökyüzündeki bulutlar kadardı yalnızlığım.Ne ben birilerine ulaşabiliyordum ne de birileri bana...Şikayetçi değildim ama yalnızlığımdan.O yüzden sevmem bu taşınma işlerini...Yeni insanlar,yeni alışkanlıklar,yeni tanışmalar,yeni arkadaşlar...Yalnızlığıma dokunmayın dedikçe çomak sokan bir ailem var çünkü.Yaşadıklarımdan sonra hala hayattan bir beklentim olduğunu düşünüyordu ailem.Oysaki ben bir buluttum,neydi ki bu yağmur gibi her yere ulaştırma çabaları...
Ailem,buradan gidersem yaşadıklarımı tek celsede silebileceğimi,hazmedeceğimi düşünüyorlardı.Ama maalesef içimdeki bu fırtına sandıkları kadar kolay dinmeyecekti.Bunu düşünemiyor oluşları onları bir ortaklığa sürüklemişti.Benim için yaptıkları fedakarlıklar bana ne kadar değer verdiklerini gösteriyordu zaten.Fakat bunun bana iyi gelmeyeceğini anlatamıyordum onlara.
"Rüyaa,gidiyoruz kızım.Hadi,çabuk ol."Babamın seslenişiyle daldığım derin düşüncelerden sıyrıldım.Gerçi sıyrılsam da hiç aklımdan çıkmıyordu ki...
"Geliyorum,baba."Hemen bavulumu elime aldım.17 yıldır ağladığım,güldüğüm,heyecanlandığım odaya son defa baktım.Zordu alışkanlıklardan vazgeçmek...Mecburiyetin üstüme yüklediği yükten kurtulmalıydım.O yüzden veda ettim odama.
Bavulumu ve sırt çantamı alıp hızla merdivenlerden aşağı indim.Ailem benim kadar belli etmese de,içten içe üzüldüklerini biliyordum.Benimle birlikte atlatmışlardı her şeyi.
Eşikte bekleyen şoföre bavulumu ve sırt çantamı verip annem ve babamın yanına adımladım.Son defa evimizi kontrol ediyorlardı.Kolay değildi tabii yıllardır oturduğun evi bırakmak...
"Bunu yapmak zorunda değiliz,biliyorsunuz değil mi?"Ailemin benim yüzümden neredeyse gençliklerini geçirdikleri evi bırakmalarını istemiyordum.Ben...Buna değmezdim.
"Kızım sadece senin için değil,bizim için de önemli bir ortaklığa adım attık.Senin geleceğin için sağlam adımlar atmaya çalışıyoruz.Hem senin yaşında bir çocukları var.Belki kendini sakladığın kutudan çıkarır da yeni arkadaşlıklar edinirsin."Babamın kurduğu cümlelere gözlerimi devirdim.Beni düşünmüyormuş gibi yapıp düşündüklerini bu kadar belli etmeleri sinirimi bozuyordu.
Umursamaz bir şekilde onları arkada bırakıp arabaya binmek için ilerledim.Kapı eşiğinden geçerken çocukluğum gözlerimin önünde canlandı.
"Kizum dur bakayum,sen hayirdur?Ne bu koşuşturmaca?Ecelune mi susadun?"Seviyorum seni Trabzon damarlı kadın.
"Ayh,dur Hayriye Teyze.Babamla annem nerede?Acilen onlarla konuşmam lazım."Küçüklükten beri bana bakan kadına mutlu mutlu gülümseyerek hızla yukarı çıktım.Bu güzel haberi vermek için annem ve babama ihtiyacım vardı.
Merdivenleri ikişer ikişer çıkarak babamın odasına ilerledim.Hızla kapıyı açıp odaya girdim.Annem ve babam kahve içiyorlardı.
"Anne,baba?"Heyecanlı heyecanlı sorduğum soruyla annem ayağa kalktı.
"Rüya?Bir şey mi oldu kızım?"Babamın sorduğu soruyla hızla başımı salladım.Yüzlerindeki artan endişe iyi bir şey beklemediklerini gösteriyordu.Gereksiz yere korkutmamalıydım.
"Merak etmeyin,güzel bir şey oldu.Endişelenmenizi gerektirecek bir şey yok."Annem hemen kolumdan tutup kalktığı yere oturdu.
"Söyle bakalım küçük hanım.Seni bu kadar sevindirmiş olan şey ne?"Annemin sorusunu bekliyormuş gibi hemen başladım anlatmaya.
"Yaren var ya,hani küçüklük fotoğraflarımızın olduğu...Sinan Abi ile Sera Abla'nın kızı."Annem kafasını sallarken devam ettim konuşmama.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavi
Teen FictionSorsan ikimiz de maviydik;ama birimiz deniz birimiz gökyüzü... Biz bu kadar aykırıyız işte. Sen gökyüzüsün,dilediğince uçarsın,nefes alırsın... Ben denizim gelgitleri olan,dipsiz ve tehlikeli... Bana diyorsun ki aşık mısın?İmkansız bu aşk... Ne göky...