İçimizden

131 9 18
                                    

Annie'nin bakış açısı

Dün gece Armin tüm gece boyunca odasında kapanmıştı. Bu yüzden ben de sıkılıp kendi odamda tekme atma çalışmaları yapıyordum. Sabah uyandığımda ise esneyip sırtımı tuttum. "Her yerim tutulmuş..."

Etrafıma baktım birazcık ve yanımda benim gibi sarışın ve mavi gözlü bir adam gördüm. Yavaşça yaklaştım ona ve yanağını okşamaya başladım. İki gün önce konuştuğumuz çocuk meselesi gerçekten içimi ısıtmıştı aslında ama belli etmek istemiyordum. Üstüne bir de dün söyledikleri... "İstediğinde çokta güzel konuşuyorsun işte..." Kendi kendime fısıldamıştım.

Ellerim yavaşça onun saçlarına gitti ve onları okşamaya başladım hafifçe. Daha sonra ise elimi çekip ayağa kalkacaktım ki bir anda bir el bileğimi kavrayıp kendine çekti beni. "Hah!?"

Çekildiğim yerde ise bir anda Armin'in kolları içindeydim. Bunu beklemediğim için o soğuk ifademi de koruyamamıştım. Yüzüm kıpkırmızı bir şekilde ona bakıyordum.

"Hep sen mi beni utandıracaksın?" Bana bakarken sırıtıyordu. Ben de yüzümü göstermemek için yüzümü onun göğsüne gömmüştüm.

"Senden nefret..."

Göz arasıyla ona bakmıştım ama çok masum ve üzülecekmiş gibi gözüküyordu. "...

... Etmiyorum."

Bunu duyduğu anda ise yüzü gülümsemeyle kaplanmıştı ve beni dağınık saçımdan öptü. Buna sürekli kanmaktan bir şekilde kurtulmam gerek. Onun tatlılığı çok tehlikeli.

"Dün seni yalnız bıraktım biraz ama sorun etmedin dimi?" Bana bakarken söyledi.

Kafamı iki yana salladım. "Her tarafımın tutulmuş olması dışında bir sorun yok." Ona baktım sonrasında.

"Yine mi antrenman? Seni her yalnız bıraktığımda kendini zorlamaman gerektiğini söylememiş miydim?"

"Niye? Sen her gün odana kapanmasını biliyorsun ama?" Bunu duyunca gözlerini kaçırmıştı hafifçe.

"H-Hey! Ama ben kendimi zorlamıyorum." Bunu duyunca tek kaşımı kaldırdım.

"Zorlamazsın tabi en zeki dedektif."

"Onunla alakası yok! Her neyse işte!" Yavaşça beni bıraktı ve kenardan gözlüklerini aldı ve ayağa kalktı.

Bırakıldığımda biraz hayal kırıklığına uğramıştım ve ona baktım. "Nereye?"

"Şüphelilerle konuşmam gerek birazcık." Bana baktı konuşurken. Üstünü çıkarıyordu bir yandan da. Üstünü çıkardığında ise dik dik ona bakıp duruyordum. Dışarıdan herkes onu ezik gibi görse de yine de cılız biri falan değildi. Kasları ortalama bir insandan daha fazlaydı.

"Annie?"

"Efendim?"

"Niye dik dik bakıyorsun?"

"Manzaranın keyfini çıkarıyorum."

"Annie!" Yüzü kızarmıştı birazcık ve arkasını dönmüştü hızlıca. Bu tepkisini görünce sırıtmıştım hafifçe. Sonra da üstümdekini çıkarttım yavaşça ona bakarken.

"Tamam tamam bakmayacağım rahatına bak." Bunu dedikten sonra doğrulup esnemiştim ve o da bana göz ucuyla baktığında üstümde bir şey olmadığını fark etti ve yüzü bu sefer harbiden kıpkırmızı oldu. Hemen arkasına döndükten sonra giyinmişti.

"Bugün ne yapacağımızı ben seçiyordum dimi?"

Bunu duyunca yüzümdeki sırıtış uçup gitmişti. Tam tersi yerini kırmızılık almıştı.

Soğuk Kan // AruAni Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin