•MAHSUR BİR AY•

2.bölüm

Günlerden çarşambaydı.O beklediğimiz gün gelmişti,saat sabahın altısıydı.Evin içi çok soğuktu,babam dışarıda valizleri yerleştiriyordu,annem ise dolaptan yiyecekleri çıkarıp poşetlere yerleştiriyordu.Bende Havin'le kızlarla konuşuyordum.En erken biz yola çıkacaktık,bunu duyan Bade:

Bade:Biz sizden yarım saat sonra geleceğiz,hem Melisalarıda biz alacağız.

Ben:Ben biraz korkuyorum.

Su: Neden?

Ben:Hava çok soğuk,yollar engebeli ve sis var,ya kaza yaparsak.

Melisa:Berfin sen hep kötü düşünmek mi zorundasın?

Havin:Aynen,bence yolculuk çok eğlenceli olucak.

Ben:Hiç sanmıyorum.

Bade:İyi düşünelim iyi olsun,kızlar ben kapatıyorum valizleri hazırlayacağız.

Dedi,ve kapattık.Yarım saat sonra yola çıkacaktık.Saat dokuzda da orada olacaktık.Son hazırlıkları yaptık,artık hazırdık...

Arabaya bindiğimizde hepimizde bir gerginlik vardı,kimse konuşmuyordu.İlk önce benzin istasyonuna uğrayıp arabayı son bir kontrolden geçirdik, markete girip yolluk atıştırmalık aldık.Bir ay için bakliyat vb.ini Bade'gil getirecekti.İşler tamamlandıktan sonra yola devam ettik...

Çok yavaş gidiyorduk,sis o kadar yoğun değildi,ama diğerlerinin geleceği saatlerde yoğunlaşacaktı.Bu sessizliği annem bozdu:

Annem:Kızlar,oda sayısı az olursa bize evi kiralayan adamın söylediğine göre bir çatı katı varmış,siz orada kalacaksınız.

Havin:İnşallah çatı katı büyüktür.

Ben:Aynen.

Babam:Bu ev diğer evlerden daha ucuzdu,en az 500 TL kârdayız.

Annem:Ömer inşallah senin dediğin gibidir,kesin bu evin bir kusuru var.

Babam:Ne kusuru olucak,mis gibi ev işte daha ne istiyorsun.

Ben:İnşallah baba...

Deyip konuyu kapattık,sonra babam yine o iğrenç müziklerinden açtı.Yanımda kulaklık olduğu için bu yolu rahat bir şekilde geçirdim,ama Havin için aynı şeyi söyleyemem.Babam etrafı duvarlarla çevrilmiş bir sitenin önünde durdu.Güvenlik arabamızı bir kaç şeyi kontrol edip geçirdi,Artık içerdeydik.

Arka arkaya dizilmiş on iki ev vardı,biz en sondaki eve gittik.Tüm evlerin şekli aynıydı,ama bizim kiraladığımız ev daha ucuzdu,bu sorunun cevabını bizim kalacağımız evin arkasında kalan bahçe duvarından anladım,duvarın yarısı yıkılmıştı.Ve yıkılan duvarın arkasında ormana benziyen ama ormandan daha küçük bir yer vardı,sanırım vahşi hayvanlar bu duvarı yıkmıştı,hepimiz neden daha ucuz olduğunu anlamıştık ama artık çok geçti,babam güvenlikle konuşmaya gitti,bizde bahçede bekliyorduk.Döndüğünde sinirli sinirli konuşmaya başladı:

Babam:Bu adam ne kadar umursamaz,kendiniz istediniz diyor birde utanmadan.

Annem:Sakin ol Ömer,yokmuymuş bir çaresi,diğer evlerden birine geçemezmiyiz,parası neyse öderiz.

Babam:Güvenliğe sordum,o evler çoktan kiralanmış,bir bu ev boşmuş.Eve geri mi dönsek.

Annem:Herkese haber verdik,hiç olur mu öyle şey.

Babam:Haklısın,bu zamanlar da sadece kurt gelir,oda acıkırsa,bizde eve erken döneriz.

Annem:Aynen,bir hafta idare ederiz...

Dedi ama herkes çok korkuyordu.Bu havalarda kurtlar daha çok yerleşik alanlara gelirdi.Herkes bunun farkındaydı,zaman kaybetmeden eşyaları içeri taşımaya başladık...