•MAHSUR BİR AY•

4. bölüm

Melisayla diğer kızların arasını yaptıktan sonra yemek için masada toplandık,babam burada bir hafta kalacağımızı söyledi,herkes onayladı,ardından odalarımıza dağıldık.

Melisa:Bir hafta çok kısa!

Su:Bir yıl gibi geçicek.

Havin:Canım sıkılıyor,ben balkona çıkacağım.

Ben:Bende geliyorum.

   İlk Havin'le ben sonrada diğer kızlarda yanımıza geldi,hava hala sisliydi.Saat sekizdi,çevrede aydınlatma olmadığından sadece balkonun sönük ışığı vardı.İnternetin çekmediği den muzdarip Bade:

Bade:Ya neden internet çekmiyor.

Melisa:Neden acaba bir düşünelim,aaaa dağın başındayız,hatırlatırım.

Havin:O zaman kendi internetimizi açalım.

Ben:Kardeşim diye demiyorum,kendisi çok zekidir.

Su: Einstein'la kapışır.

Sivri zeka Havin'e yarım saat sonra hiçbir şeyin çekmediğini anlatabildik.Dışarısı soğuk olunca içeri geçip biraz daha konuşup uyuduk...

Sabah kalktığımda çatı katı buz gibiydi dışarıda kar yağıyordu,sis azalmıştı.Isınmak için oturma odasına indim.Şömineye ellerimi uzatırken iki göz gördüm,ağacın arkasında bana bakıyorlardı,dikkatlice baktığımda hiç de hayvan gözüne benzemiyordu.Ağacın arkasında o gözleri göremeyince hayal gördüğümü anladım,sanırım bu olayı fazla abartmamalıydım. 

Kimseye söylememeye karar verdim,ısındıktan sonra mutfağa gidip kahvaltıyı hazırlamaya başladım.Saat sekiz buçuk gibi yanıma Melisa'da geldi, kahvaltıyı beraber hazırlamaya başladık dokuz buçuk gibi ev halkını uyandırıp kahvaltıyı yaptık,kahvaltıdan sonra annemgillerden izin alıp dışarıya çıktık

Su:Eeeee ne yapacağız dışarıda Berfin hanım?

Ben:Arka bahçeye gitmeye ne dersiniz?

Melisa:Öyle ölmeyiz,füze at ahahahaha.

Havin:Hahahahahahahahahahaha!

Bade:Bence de arka bahçeye gitmeyelim,korktuğumdan değil,annemgil kızar.

Ben:Tamam,ben hemen bakıp geliyorum,durun burada.

Su:Bu kızın dik kafalılığı beni gıcık ediyor,hadi yalnız bırakmayalım.

  Hepsi Su'yun sözüne uyup yanıma geldiler.Dışarı çıkmadım,sadece toprağın üstünde ayak izi varmı diye baktım,hiçbir şey yoktu,hayal gördüğümü doğrulamış oldum.Biraz daha oyalanıp eve girdik.Eve girer girmez kapı çaldı,kapıyı açtığımda iki kız vardı,birbirlerinin tıpa tıp aynılarıydı,sanırım ikizlerdi.Kızın biri:

-Merhaba ben Aleyna,telefonunuzu kullanabilir miyiz?dedi.

Bizde bizimkilerin de çekmediğini söyledik,nedenini sorduk.Kızlardan biri önemli bir nedeni yok,bizim telefonlar çekmiyordu,sizinkiler in çekip çekmediğini merak ettik sadece teşekkür ederiz deyip gittiler,bizde yukarı çıktık.Havin'in tabletinde kaydedilmiş diziler vardı,onları izledik.Öğle yemeğini yedik,odayı topladık,saat yedi gibi balkonda oturup saat sekize kadar birbirimize hikaye anlattık,içeri geçtiğimizde Su'nun annesi geldi,bugün havanın soğuk olacağını,don olaylarının başlayacağını söyleyip birkaç tane battaniye getirdi.Geç olmadan hemen uyuduk...