Koca Şey

175 27 2
                                    

~Bir Önceki Bölümde~

Yurisa gardiyanlara miras kalan kolyeye nihayet kavuşmuş ve onun sırlarını öğrenmeye başlamıştı. Fakat mart aylarının sonunda kötüler daha fazla güçlenmeden yapılmak istenen baskında hiç bir şey planladığı gibi gitmediği gibi her şeye rağmen bazı şeyleri engelleyemeyeceğini öğrenmişti. Twice ın ölümü her ne kadar acı verici olsa da bu acıyı daha sonra yaşama kararı alarak öfkesini kullanarak daha da güçlenmişti

~

"Daha fazla ölüm istemiyorum" dediklerimden sonra ikinci bir emre gerek kalmadan dağılmışlardı. Birden duyduğum ve hissettiğim şeylerle kafamı hızlıca hastanenin olduğu tarafa çevirdim. Koskoca hastane tuzla buz olmaya başlamıştı. Bu nasıl olurdu? Kimdi bu gücün kaynağı? 

Olabilir miydi? Tüplerin içinde canavara dönüşen Shigaraki uyanmış mıydı? Başka bir ihtimal yok gibiydi. Böyle yıkıcı bir güce ne ara ulaşmıştı? Şuan temas halinde bulunmamasına rağmen hastane dahil etrafındaki her şeyi yıkıyordu. Peki bunun bir sonu var mıydı? 

Aklıma gelenler ile kafamı hızlıca hastaneden şehre çevirdim. İnsanların tahliyesi bitmemişti ve bu yıkım aynı hızla devam ederse insanlar da bundan nasibini alacaktı. Buna izin veremezdim. Hızlıca gördüğüm kızıl-beyaz kafanın olduğu yere indim. "Buz duvarı" söylediğim iki kelime bile ona yetmişti biliyordum. Çünkü beni duyduktan sonra hiç zaman kaybetmeden buzlardan duvar oluşturmaya başlamıştı. O duvarı oluşturdu sırada hızlıca portal açma özgünlüğünü kopyaladım. "GÖRDÜĞÜNÜZ ŞEYLERDEN GEÇİN GÜVENLİ  ALANA ULAŞACAKSINIZ" Bağırmamı duyanlar hızlıca açtığım portallara koşmaya başlamıştı. 

'Canavar uyandı ve harekete geçti' Lanet olsun. Shigaraki nin uyandığını hissetmiş olmalıydı. Bu çok kötüydü o canavar tek vuruşunda bir şehri yerli bir edebilirdi. O sırada gözlerim hastanenin oraya kaydığında gördüğüm alevler ile Endeavor un savaşmaya başladığını anlamıştım. Olduğumuz yerde Endeavor un yardımcılarından biri duruyordu ve kulaklıkla konuşmaya çalışıyordu.

 "Ne dedin One for neyse ne yardım gönderiyoruz" One For All ... Shigaraki şuan güç doluydu ama ona rağmen One For All ı mı istiyordu? Peki bunu nerden biliyordu ? All For One ın benlikleri ona geçince aralarında bir şey mi oluşmuştu? All For One bunca zaman One For All ı yenmek ve ele geçirmek için çabalıyordu. Bu çabası Shigaraki ye geçmiş olabilir miydi? 

Düşüncelerimin gittiği yönün sonunu biliyordum. Buna izin veremezdim. Ellerimde yeşil dumanlar oluşturarak Midoriya nın yanına ulaşmalarını sağladım. "Onu koruyun. Ben ölsem bile gelecek onunla daha da parlak olacaktır" Dediklerimi duymuşlardı. Neyin geldiğini bildiğimi anlamışlardı. 

Midoriya itiraz etmek için ağzını açacağı sırada gülümseyerek konuşmasına engel oldum ve iş etüdü arkadaşlarıma tek tek bakarak gülümsememi büyüttüm. "Endeavor taktiği ile plus ultra ... aynı bize öğretilen gibi" cümlemi bitirdikten sonra hızlıca dumanlar eşliğinde gökyüzüne çıktım. Ellerimi yere doğru uzatırken portalların çoğalmasını sağlıyordum. 

Bu sırada gördüğüm kadarıyla Midoriya ve Bakugo harekete geçmişlerdi. "Shigaraki büyük ihtimalle benim peşimde. Onu ıssız bir yere çekebilirim" Endeavor a birkaç şey daha söylerken onları dinlemiyordum. "Görünür kıl ve insanlar tahliye olana kadar gücünü stabil tut" verdiğim emirden sonra bende hızlıca hareket etmeye başlamıştım. "YÖNÜNÜ DEĞİŞTİRDİ ARTIK GÜNEYDOĞUYA GİDİYOR" duyduğum ses ile yönümü değiştirerek kendimi dumanlardan oluşmuş kozanın içine aldım. Böylelikle o iki aptala yetişebilirdim. 

Tam ilerlediğim sırada birinin kozamın içine elini sokup kolumu yakalaması ile tüm dikkatim dağılmış ve kozanın bozulmasına engel olamamıştım. "Beni takip et" diyen Gran Torino ile itiraz şansımın olmadığını biliyordum. Onun hızına ayak uydurmak için özgünlüğünü kopyaladım ve takip etmeye başladım. Midoriya nın kolundan tuttuğu gibi hızını düşürmeden devam ederken onun gibi yapıp Bakugo yu yakaladım ve sürüklemeye başladım.

Gerçek KahramanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin