f i f t e e n

800 84 125
                                    

"Yesene Yuna." diyerek dikkati önündeki tabak dışında her yerde olan Yuna'yı dürtmüştü Chaeryeong. Masaya oturduklarından beri sohbete ne dahil oluyor ne de bacağını sallamayı kesiyordu.

"Birkaç gün sonra büyük yarış var. Çok gerginim." diye söylendi Yuna. Zaman fazla hızlı geçmişti ve Soojin'in normalde ilk sırada yer aldığı lakin yarış günü okula bile gelemeyeceği büyük müsabaka günü çok yaklaşmıştı. Bu da Yuna'nın her geçen dakika paniğinin artmasına sebep oluyordu.

"Başaracaksın." dedi Yeji, Yuna'nın masada duran elini okşarken. "Elinden geleni yap, biz sana güveniyoruz."

"Sağ ol." dedi Yuna. Hiçbir duygu kırıntısı barındırıyordu. "Ama rakipler çok güçlü! Dohan Lisesi'ni biliyorsunuz değil mi?"

Ryujin ağzına attığı makarnayı çiğnerken gözlerini kıstı şüpheyle. "Şu geçen sene Eunji'yi sakat bırakan gerizekalının olduğu lise mi?"

Yuna ellerini masaya vurarak "Evet!" dedi. "Onlar da yarıştalar. Ve okulun sahibi 'birilerine' fazla yakın. Paranın gözü kör olsun."

Yemeğine çatalını batırdığı an aklına bir şey gelmiş gibi devam etti. "Peki Daejin Koleji'ni biliyor musunuz? Onlar da yarıştalar."

Ryujin sinirle çubuklarını masaya bıraktı. "Yuna çarpacağım suratının ortasına şimdi. Bize ne onlardan. Sen takımın en iyisisin ve başaracaksın. Başaramazsan bile elinden eleni yaptın. Çok takma bu kadar. Ha derdin üniversite veya burssa, sen zaten başarılı bir öğrencisin."

"Aynen." dedi Chaeryeong. "Bizi de strese sokuyorsun."

"Afedersiniz." dedi Yuna omuzlarını düşürürken.

O sırada ise Jisu yanlarına gelmişti. Hocayla konuşacağını söyleyerek onlara gitmelerini söylemişti. Lakin öğle yemeğinin yarısını kaçırmıştı. Bu çok sorun değildi, çıkışta da yiyebilirlerdi. Asıl sorun Jisu'nun fazla garip görünmesiydi. Kafası karışmış gibiydi, biraz da endişeli görünüyordu.

Bunu fark eden Yeji "Bir şey mi oldu Jisu?" diye sordu. "Pek iyi görünmüyorsun."

Jisu gülümsemeye çalışarak omuz silkti. "Ne olabilir ki? Sabahtan beri bir şey yememiştim, halsiz düştüm sanırım. Şimdi geçer."

Yeji Jisu'nun yalanına asla inanmasa da "Peki." dedi üstelemeden.

Jisu kendi üstünde toplanmış dikkatin dağılmasını istiyordu çünkü bu durum kendisini baya germişti. "Siz ne konuşuyordunuz?" diye sordu. "Yuna epey gergin görünüyor."

"Büyük yarışa az kaldı ya." dedi Yuna iç çekerek. Çubuklarını önündeki baharatlı erişteye batırırken tekrardan omuzlarını düşürdü. "Gerginim."

Ardından bakışlarını duvardaki saate çevirdi. Saati fark etmesiyle ise gözleri şokla açıldı. Ayağa kalktığı gibi bir lokma almadığı tepsisini masada bırakıp çantasına asıldı. "Antrenmanımız vardı, geç kaldım! Koç Lisa haşlayacak beni." derken bir yandan da çıkışa doğru koşuyordu.

Yuna'nın telaşı hepsinin yüzünde bir gülümseme oluştururken yemeğini bitirmiş olan Ryujin, Chaeryeong ve Yeji de ayaklandı. Tepsilerinde kalanları çöpe boşalttıktan sonra yeniden masaya döndüler. Ama Yeji "Benim gitmem gerek." diyerek yanlarından ayrılmaya hazırlandı. "Hyunjin'e ders çalıştıracaktım bu öğle arası, kütüphanede buluşacaktık. Derste görüşürüz."

Jisu'nun suratı gergin bir hâl alırken Ryujin ve Chaeryeong gülüşüyorlardı. Ryujin saçlarını toplamaya uğraşan Yeji'ye doğru "Eminim ders çalışırsınız." dedi. Yeji, Ryujin'e karşı göz devirmekle yetinirken sonunda saçını at kuyruğu yapabilmişti.

STAY | hyunjin + yejiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin